Türk-İş SSK sağlık tesislerini devralmaya hazır
Türk-İş'ten yapılan açıklamada, herkese eşit ve adil sağlık hizmetini ücretsiz
sunmanın sosyal devletin asli görevi olduğu belirtilerek, ''Türk-İş, işçi ve
emeklilerin kendi öz malı olan SSK sağlık tesislerini, çağdaş bir biçimde yönetilmesi
için devralmaya hazırdır'' denildi.
Türk-İş Yönetim Kurulu, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devri konusundaki
kanun tasarısı ile ilgili yazılı açıklama yaptı.
Tasarının, anayasanın çerçevelediği hukuk anlayışına aykırı olarak çıkarılmak
istenildiği kaydedilen açıklamada, Türk-İş'in, bu tasarı ile işçilerin ve adlarına
işverenlerin ödedikleri primler ile elde edilen SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na
devrini hak ve yetki gaspı olarak gördüğü belirtildi.
Açıklamada, IMF ile yapılacak stand-by anlaşmasının ön koşulu olarak dayatılmak
istenilen bu uygulamanın, sigortalıların, emeklilerin, aile fertleri ile dul
ve yetimlerin mevcut sosyal sigorta haklarını kısıtladığı savunuldu.
DEVRALMA ŞARTLARI
SSK'nın yönetiminin sosyal taraflara verilmesi gerektiği görüşünü taşıyan Türk-İş'in,
sahipleri işçiler olan ve kapsamındaki 36 milyon sigortalı, emekli, dul, yetim
ile hak sahibi durumundaki aile fertlerine sağlık hizmeti sunan SSK sağlık tesislerini
devralıp kurum sağlık tesislerini akıllı ve etkin yöneterek, verimli çalıştırıp
daha kaliteli hizmet üretip sigortalı işçilerin, emekli dul ve yetimlerin ve
bunların hak sahibi durumundaki aile fertlerinin hizmetine sunmaya hazır olduğu
kaydedildi.
Açıklamada, teknik ayrıntıların yapılacak görüşmelerle tespit edilmesi kaydıyla
Türk-İş'in, SSK sağlık tesislerini şu şartlarla almaya talip olduğu bildirildi:
''-Kısa vadeli sigorta kollarından tahsil edilen primlerin tamamının öngörülecek
süre içinde hastane yönetim fonuna aktarılması, -Tahsil edilen primlerin öngörülen
sürede yönetim fonuna aktarılmamasından doğacak zararların tümünün karşılanması,
-Sağlık hizmeti, devletin asli görevlerindendir. Bu nedenle devletin kamusal
sağlık için ayırmak zorunda olduğu payın düzenli olarak fona aktarılması, -Oluşturulacak
fonun ve sağlık tesislerinin yönetimine asla müdahale edilmemesi, -Sağlık tesislerinin
tüm araç, gereç ve sağlık, yardımcı sağlık, idari ve hizmetli personeli ile
devredilmesi, -Yürütülmekte olan kurum hastanelerinin otomasyonunun tamamlanarak,
bilgisayar ortamında provizyonla denetimi yapılacak şekilde sigortalı, emekli,
dul ve yetimler ile hak sahibi durumunda olanların kayıtlarının oluşturulması
ve sürekli güncelliğinin sağlanması, -Hak sahibi durumunda olanların sağlık
yardımlarından yararlanmalarına imkan sağlayacak sağlık karnelerinin kurum tarafından
verilmesi konusundaki sorumluluğun kuruma ait olması, -Mevcut sağlık tesislerinin
yönetiminin yeniden oluşturulmasına olanak sağlayacak düzenlemelerin yapılması,
-Bugüne kadar siyasi müdahalelerle kurumun ihtiyacı olan yerler dışında yaptırılan
yatırımların ve kaynaklarının yanlış kullanılması nedeniyle uğradığı zararların
güncel değerler üzerinden karşılanması, -Kurum hastanelerinde aynı sağlık hizmetlerinin
üretilmesine rağmen, dışarıdan da satın almak zorunda bırakılması nedeniyle
birikmiş olan borçlarının tasfiye edilmesi.''
''ALTERNATİF ÜRETİLMEYE DEVAM EDİLİYOR''
Açıklamada, Türk-İş'in, bu devir probleminin ortaya çıkması nedeniyle yukarıda
belirtilen ilkeler doğrultusunda alternatif üretmeye devam ettiği ve bu çalışmaları
bilimsel kesimler ve sosyal taraflarla uyumlu bir şekilde sürdürdüğü kaydedildi.
Tüm vatandaşlara ücretsiz sağlık hizmeti sunmanın sosyal devletin asli görevi olduğu belirtilen açıklamada, ''Türk-İş'in asıl ve üzerinde tartışmaya yer olmayan talebi budur. Bu haktan vazgeçilmesi asla kabul edilemez. Türk-İş, bu konudaki mücadelesini sürdürecektir'' denildi.
aa