Albay Çiçek'in yeniden ifadesi alınacak

Adli Tıp, ?ıslak imzalı' Demokrasiye Eylem Planı için ?Dursun Çiçek'in eli ürünü' raporu verdi. Ergenekon savcıları, Çiçek, Çiçek'in ekibi ve planı sunduğu üstleri hakkında soruşturma başlattı

BÜNYAMİN DEMİRKAN İSTANBUL

Demokrasiye Müdahale Eylem Planı'nın ıslak imzalı orjinalinin ?Ergenekon Silahlı Terör Örgütü? iddiasıyla soruşturma yapan savcılığa ulaşması ve Adli Tıp'tan ?İmza Dursun Çiçek eli ürünü? raporu alanmasının ardından cunta soruşturması başlatıldığı öğrenildi. Orjinal belgeyi gönderen ihbarcının, ekipteki diğer subayların ismini de verdiği ortaya çıktı.

ÜÇ UZMAN ?ÇİÇEK'İN ELİ ÜRÜNÜ' DEDİ

Demokrasiye Müdahale Eylem Planı belgesinin orjinalinin yaklaşık 10 gün önce Ergenekon savcılarına ulaştığı, savcıların da ilk incelemenin ardından orjinal olup olmadığının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği öğrenildi. Adli Tıp'ta incelenen imzanın ?Albay Çiçek'in el ürünü olduğu?nun üç uzmanın imzasıyla rapor edildiği belirtildi. Fotokopi belgeyi inceleyen Jandarma ve polis kriminal laboratuarları ile Adli Tıp ve TÜBİTAK imzanın Dursun Çiçek'e ait olduğunu belirlemişti.

İHBARA ?CUNTA' SORUŞTURMASI

Ergenekon savcılarına Genelkurmay Karargahı'nda görevli bir subay tarafından gönderilen skandal planın orjinalinin altındaki imzanın Albay Çiçek'e ait olduğunun ortaya çıkması, Ergenekon soruşturması kapsamında ?cunta' ekibine yönelik soruşturmayı derinleştirtiiyor. 24 saat tutuklu kaldıktan sonra jet bir kararla serbest bırakılan Albay Çiçek, ?orjinal belge'nin ortaya çıkmasının ardından bu defa ?altları' ve ?üstleri' birlikte soruşturuluyor.

ÇİÇEK'İN EKİBİ TEK TEK SIRALANDI

Orjinal belgenin biri kapak 4 sayfadan oluştuğu, kapakta Albay Çiçek'in belgeyi sunduğu isimlerin de yer aldığı da iddia edildi. İhbar mektubunda Çiçek'in skandal planı hazırlayan ekibindeki subayların isimlerinin de tek tek sıralandığı belirtildi. Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıların, belgedeki üst yazıda yer alan subayın yanı sıra listedeki bu subayları da soruşturmaya dahil ettiği öğrenildi.

İFADE VERMEYE ÇAĞRILACAKLAR

Ergenekon savcılarının Albay Çiçek'in yanı sıra şüpheli diğer isimlere ilişkin belge ve bilgileri, şüphelilerin diğer Ergenekon sanıkları ve Poyrazköy cephaneliği ile bağlantılarının olup olmadığını karşılaştırdığı kaydedildi. Savcıların önümüzdeki günlerde bu isimleri ifadeye çağırabileceği belirtildi.

İmzayı neden değiştirdiği şimdi daha iyi anlaşıldı!

Demokrasiye Eylem Planı'nın ıslak imzalı orijinalinin Ergenekon savcılarına ulaşması ve Adli Tıp'ın ?Dursun Çiçek eli ürünü? raporu vermesi yeni tartışmayı başlattı. Çiçek'in, yıllardır kullandığı imzasını askeri savcılıkta değiştirme nedeninin, belgenin orijinalinin dışarı sızdığının bilinmesi olduğu iddia ediliyor.

Genelkurmay Harekat Başkanlığı 3. Bilgi Destek Şube Müdürü Çiçek'in imzasını taşıyan Nisan 2009 tarihli planın Haziran 2009'da medyada yer almasının ardından karargahta hareketli saatler yaşandığı iddia edildi. Belgenin orjinalini savcılara gönderen kişi, 12 Haziran günü Taraf'ın haberinin ardından Çiçek'in bürosunda temizlik yapıldığını, ancak skandal planın orjinalinin bulunamadığını iddia etti. Aramaların ardından Askeri Savcılık'ta ifadesi alınan Albay Çiçek'in, o gün imzasını değiştirmesinin nedeninin belgenin orjinalinin de sivil savcıların eline geçmiş olabileceği endişesinden kaynaklandığı belirtiliyor. Çiçek yıllardır kullandığı imzayı değiştirirken, ?belge ortaya çıkarsa imza benim değil' mazeretine sığınmak için bu yolu tercih ettiği ifade ediliyor. Çiçek'in imzasını değiştirirken daha önce değişik belgelerdeki imzaların ortaya çıkma ihtimalini hesap edemediği belirtiliyor.

Çiçek, ifadesinde, önce ?İmzamı üç yıl önce değiştirdim, yeni imzamı ilk kez askeri savcılıktaki ifadenin altına attım?, dedi. Sonra ifade değiştirerek, ?Farklı imzamı ilk kez Askeri Savcılık tutanağında kullanmıştım, o ana kadar örnekleri sizde bulunan imzamı kullanıyordum? demişti.

Türkiye'yi sarsacak yeni belge iddiası

Savcılığa 14 sayfalık yeni bir ihbar mektubunun ulaştığı öne sürüldü. Mektubun 4 sayfasının ?Demokrasiye Müdahale Planı', 5 sayfasının ihbar mektubunu hazırlayan subayın kendi el yazısıyla cunta ekibinde kimlerin yer aldığını ve faaliyetlerini anlatan bölüm olduğu iddia edildi. Mektubun 4 sayfasında ise Türkiye'yi sarsacak bilgileri içeren belgeler ve kamuoyunun daha önce bilmediği konuların yer aldığı öğrenildi.

Genelkurmay'dan ?ıslak imza' açıklaması

Düzgün işleyen yasal sürece itirazımız olamaz

Genelkurmay Başkanlığı, ?ıslak imzalı' Demokrasiye Müdahale Eylem Planı'nın Ergenekon savcılığına ulaştığına yönelik haberler üzerine dün akşam saatlerinde üç maddelik bir açıklama yaptı. 4 Eylül 2009 günü ?Belge sahte, yapanları bulun? diyen Genelkurmay, dün 3 maddelik kısa açıklamasında belgenin gerçek olabileceğini ima etti. 4 Eylül 2009 günü Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak ?TSK, belgeyi maksatlı olarak üreten ve basın organlarına sızdıran kişilerin tespit edilmesini ve adalet önüne çıkarılmalarını beklemektedir? dedi. 11 Eylül tarihli basın bilgilendirme toplantısında da ?sahte belge ile ilgili takibin sürdüğü' vurgulandı.

Dünkü üç maddelik açıklamadaki ?Hukuk devletinde her şeyin yasalara uygun olarak yürütülmesine hiçbir kimsenin ve hiçbir kurumun itirazı olamaz? cümlesi, Genelkurmay'ın belgenin doğru olabileceğini kabulüyle ilgili ilk sinyali olarak nitelendirildi. Genelkurmay ?bir ihbar mektubu ve mektubun odağındaki gelişmelerin öncelikle medyada yer almasının sağlanmasının kaygı verici? olduğunu vurguladı.

?Yeni belge çıkarsa soruştururuz' demişti

Skandal eylem planının ortaya çıkmasının ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Ertuğrul Özkök'e yaptığı açıklamada ?Belgenin gerçek çıkması durumunda gereken neyse onu yapacağız. Ancak belgenin sahte çıkması halinde ise ne yapacağımızı hep birlikte göreceğiz. Bütün Türkiye görecek? demişti. Askeri savcılığın belgenin orjinali bulunmadığı için soruşturmayı sonlandırdığını belirten Başbuğ, belgenin orjinalinin çıkması durumunda askeri savcılığın yeniden soruşturma açacağını söylemişti.

TSK bu lekeyi kabullenmez

Başbakan Erdoğan, 2009 tarihli ?demokrasiye darbe' planının ?ıslak imzalı' orijinalinin ortaya çıkmasıyla ilgili olarak, ?TSK böyle bir lekeyi kabullenemez? dedi

Sonuna kadar gidilecekBaşbakan Erdoğan, Avrupa'daki PKK'lıların dönüşü ile ilgili "ara verdik" diyerek son sözü söyledi. Erdoğan, "Sen kalkıp tek tip elbiselerle, malum isimler altında, benim ülkeme girersen bu ülkemin genelini yaralar. Bunu siyasi ranta dönüştürmek için malum bir siyasi parti bütün imkanlarını seferber edip, burada böyle bir gösteriye girerse biz de buna eyvallah diyemeyiz" dedi.

PKK'lıların dönüşünü adeta gövde gösterisine dönüştüen karşılama törenlerinin, Avrupa'dan 28 Ekim'de geleceği açıklanan grup için İstanbul'da tekrarlanması endişesi hükümeti harekete geçirdi. Pakistan'a giderken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Tayyip Erdoğan ortaya çıkan görüntülerin halkın çoğunluğunu üzdüğünü belirtirken, "Güven bunalımı doğdu, bir ara verip izlenecek usüle karar vereceğiz" dedi.

BİRŞEY YAPARKEN, DİĞERİNİ YIKAMAYIZ

Türkiye'ye gelen 34 PKK'lı için yapılan gösterilere tepkisini sürdüren Erdoğan, 28 Ekim'de Avrupa'dan gelecek grubun dönüşünün DTP'nin şova dönüşen karşılaması nedeniyle ertelendiğine dikkat çekti. DTP'yi önceden ısrarla uyardıklarını vurgulayan Erdoğan, "Biz bir tarafı yaparken başka tarafı yıkamayız, buna hakkımız yok" diye konuştu. Başbakan İran dönüşünde sürecin devamında nasıl bir usül izleneceğine karar verileceğini belirtirken, ' süreç sevinç gösterileri gibi basit birşeye kurban gidebilir mi?' yönündeki bir soruya "Güneydoğu'da olanları çok basite indirgiyorsanız ben de ona şaşarım, neresi basitse" yanıtını verdi..

İYİ NİYETİMİZE KARŞILIK VERİLMEDİ

İsim vermeden DTP'yi eleştiren Erdoğan, Güneydoğu'da yaşanan olaylarla ilgili olarak şunları söyledi: "Gelen 34 kişi sembol olarak, giyim-kuşamlarıyla ortaya bir farklılık koyuyor, bu ülkenin genelini yaralıyor. Sen kalkıp tek tip elbiselerle, malum isimler altında, benim ülkeme girersen bu ülkemin genelini yaralar. Bunu siyasi ranta dönüştürmek için malum bir siyasi parti bütün imkanlarını seferber edip, burada böyle bir gösteriye girerse biz de buna eyvallah diyemeyiz, evet de diyemeyiz. biz bütün bu uyarıları da kendilerine zaten önceden yaptık, sakın bu yola girmeyin, yanlış yaparsınız, bırakın savcılık gelsin ifadelerini alsın, ifadelerini aldıktan sonra gereği neyse yapılacaktır. Sonra da güvenlik içinde evlerine gönderilecektir. Geçmişteki yanlışlara düşülmemesi için özellikle de tedbir aldık ama maalesef aldığımız bu tedbirlerin karşılığını onlardan göremedik.

PROVAKASYON RAĞMEN YOLA DEVAM

Şehit ailelerinin de terörün bitmesi istediğine işaret eden Erdoğan, süreci baltalamak isteyenlere dikkat çekti. Başbakan Erdoğan, "Bu işlerde spekülasyonlar çok, maalesef provakatörler de çok, buraları farklı yorumlayarak iktidarı zora düşürmeye çalışanlar da çok. Ne olursa olsun bu yola çıktık atmamız gereken adımları bundan sonra da atacağız" diye konuştu. PKK'nın Kürt halkını temsil etmek gibi bir amacı olmadığını savunan Erdoğan, şöyle konuştu: "Bizim asıl hedefimiz milletimizle terör örgütü arasına duvarı örmek ve Kürt kökenli vatandaşların istismarını önlemek. Bölücü örgüt onların temsilcisi olamaz, öyle bir dertleri de yok. Kürtler benimle aynı. Cumhurbaşkanı, bakan ve milletvekilleri olabiliyorlar."

TSK BU LEKEYİ KABULLENMEZ

Başbakan Tayyip Erdoğan, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve 24 saat bile geçmeden tutuksuz yargılanmasına karar verilen Albay Dursun Çiçek imzalı İltica ile Mücadele Eylem Planı konusunda da çarpıcı açıklamalar yaptı. AK Parti hükümetinin olayların aydınlanması için sürecin sonuna kadar gidilmesi beklentisinin altını çizdi. Kuvvetler ayrılığına vurgu yapan Başbakan Erdoğan şunları kaydetti: "Biz başında da söylediğimiz gibi sonuna kadar bu tür olayların takipçisi olacağız. Türkiye'yi böyle olaylara mahkum etmemeliyiz, devletin üzerinde herhangi bir lekelemeye müsade etmemeliyiz. Bundan sonraki süreç savcı ile mahkeme arasında olacak. Yürütmeye düşen birşey olursa biz onu yine yerine getiririz. Kaldı ki TSK böyle bir gölgeyi, böyle bir lekeyi kabullenemez. Temennimiz bu işin hayırlısıyla sonuçlanmasıdır."

IRAK USULÜ KONVOY

Ekim ayı başından beri saldırılarda 180'in üzerinde kişinin hayatını kaybettiği Pakistan'da, Başbakan Erdoğan için olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. İslamabad'da Benazir Butto Havaalanı'nda başbakanın gelişini görüntülemek isteyen gazeteciler, alana sıkı güvenlik tedbirleri nedeniyle dört saatte girebildiler. Irak ziyaretinde olduğu gibi Erdoğan'ın konvoyu havaalanından otele gidene kadar yollarda kuş uçurulmadı. Başbakan Erdoğan ile seyahat eden heyete de otelden ayrılmamaları uyarısı yapıldı. Başbakan'ın açılışını yapması beklenen Kızılay'ın Afet Kordinasyon Merkezi'ne gitmesinin güvenlik riski yaratabileceği nedeniyleprogramdan çıkarılabileceği belirtilirken, Erdoğan'ın bugün yapacağı görüşmelerin kapalı mekanlarda olacağı vurgulandı.

BERİVAN ORUÇOĞLU / İSLAMABAD