Bitki ıslahçılarından YÖK Başkanı Özcan'a 'domates' tepkisi
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr.Yusuf Ziya Özcan'ın, 'Ülkemizde domates tohumu üretilmeyip İsrail'den geliyor' açıklamasına Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Vehbi Eser sert tepki gösterdi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Özcan'ın Nevşehir Üniversitesi'nin akademik yılı açılış töreninde yaptığı konuşmada, ülkenin yerli domates tohumu üretememesinden utanç duyduğunu belirten sözler sarf etmesi tohum üreticilerinin tepkisini çekti. Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı ve Türkiye Bitki Islahçıları Birlik Başkanı Vehbi Eser, YÖK Başkanı'nın domates tohumu üretimiyle ilgili açıklamasının kendilerini üzdüğünü ifade etti.
Erzurum Tarımsal Üretim Araştırma Enstitüsü'nde basın açıklaması yapan Eser, saygın bir bilim adamı olan YÖK Başkanı Özcan'ın domates tohumu üretimi konusunda temelsiz ve yanlış bilgilere dayanarak açıklama yaptığına vurgu yaparak, "Sayın YÖK Başkanı, yeterli bilgiye dayanmadan yapmış olduğunuz bu açıklamaları, samimiyetinize olan güvenimizden dolayı talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. Ülkemiz tohumculuk sektörüne bir 'özür' borcunuz olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizde yetiştirilen domates ve buğdayların tohumu İsrail ve Amerika'dan gelmiyor. Bu tohumları ülkemizde üretiyoruz. Türk sebze tohumculuk sektörü bugün itibariyle domates tohumluğu piyasasının yüzde 50'sini elinde bulunduruyor. Domates çeşit üreticileri yıllık ortalama 10-15 milyon dolar AR-GE yatırımı yapıyor." dedi.
YÖK Başkanı Özcan yaptığı açıklamada şöyle demişti: "Ülkemizde yetiştirilen domates ve buğdayın tohumlarının büyük bir kısmı yerli tohumumuz olmadığı için Amerika ve İsrail'den geliyor. Bir Türk aydını olarak bazen gerçekten kendimi çok küçük hissediyorum. Yani biz ihtiyacımız olan domates tohumunu bu ülkede üretemez miyiz? Evvelden atalarımız bu tohumları kendileri üretip yıllarca bu üretimin devamını sağlamışlar. Biz niye yapmıyoruz? Tohumculuk ile ilgili bir araştırma enstitümüz olsa buna birkaç üniversitemiz öncülük etse fena mı olur? Sonunun ne olacağı da belli değil. Bu domates tohumunu alıyorsunuz, artık genetik program diye bir şey var, içine bir genetik mekanizma yerleştirilir, hiç bilmediğimiz hastalıklara kapılabiliriz. Böyle şeylerle zamanla bir milleti yok edebilirsiniz. Öyle bir şeyler yerleştirirler ki 20 yıl içerisinde o tohumdan yiyen insanlar ölür, öyle tehlikeler de var. Sadece aman paramız dışarı gidiyor endişesiyle söylemiyorum. Üniversitelerimizin bu konularda bize yardım etmesini istiyoruz."