Emniyet: Trabzon polisinde zafiyet yok
Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan, Trabzon'da son zamanlarda
meydana gelen olaylarda polisin bir zafiyetinin söz konusu olmadığını belirterek,
"Arkadaşlarımız özveriyle, gecelerini gündüzlerine katarak çalışmaktadırlar"
dedi.
Çalışkan, haftalık bilgilendirme toplantısında, akaryakıt kaçakçılığının son
zamanlarda artış gösteren bir suç türü olarak karşılarına çıktığını bildirdi.
Akaryakıt kaçakçılığının nedenleri arasında genel olarak ekonomik, kişilerin
kolay para kazanma arzuları, akaryakıt üzerinden alınan vergiler ve kaçak akaryakıtın
normal piyasa fiyatının çok altında olmasının sayılabileceğini vurgulayan Çalışkan,
"Söz konusu nedenlerin yanı sıra, özellikle deniz yoluyla yapılan kaçakçılıkta
sahillerimizin uzunluğu da önemli bir unsurdur" dedi.
Akaryakıt kaçakçılığının önlenmesi için 14 Haziran 2005 tarihinde Enerji Piyasası
Düzenleme Kurumu ile İçişleri Bakanlığı arasında "Petrol Piyasasında Yapılacak
İşbirliği Protokolü" imzalandığını belirten Çalışkan, bu çerçevede polis
sorumluluk bölgesi içerisinde bulunan toplam 5 bin 551 akaryakıt istasyonunun
denetlendiğini, söz konusu akaryakıt istasyonlarından 401'inin lisanssız olduğunun
tespit edilerek mühürlendiğini kaydetti.
Protokol kapsamında, petrol piyasasında madeni yağ firmaları ile ilgili lisans
alan 106 firmadan polis bölgesinde olan 54'ünün denetlendiğini de ifade eden
Çalışkan, Kaçakçılık Daire Başkanlığı'nın koordinasyonunda yapılan "Karışım"
isimli operasyonda; ithalatı ön izne bağlı solvent türü kimyasal maddeleri ithalat
amacı dışında kullandıkları, akaryakıta karıştırmak suretiyle akaryakıt istasyonlarına
sattıkları ve haksız kazanç elde ettikleri belirlenen 32 kişinin yakalanarak
gözaltına alındığını söyledi. Bu olayda 350 ton standart dışı akaryakıta el
konulduğunu belirten Çalışkan, kaçak akaryakıt olaylarında yakalamaların geçen
yıla göre 2 kat artış gösterdiğini kaydetti. Çalışkan, akaryakıt kaçakçılığının
olay bazında en çok Van, Şırnak ve Şanlıurfa gibi doğu illerinde meydana gelmesine
rağmen yakalama miktarlarına göre Van hariç Kocaeli, İstanbul ve Mersin gibi
iller olmak üzere denize kıyısı bulanan ilerde yoğunluk kazandığını vurguladı.
Çalışkan, "Bunun kaçakçılıkta kullanılan yöntem farklılığından kaynaklanmakta
olduğu, özellikle deniz araçlarıyla çok büyük miktarlarda akaryakıt kaçakçılığının
yapıldığı değerlendirilmektedir" dedi.
TRAFİK KAZALARI
Geçen yıl meydana gelen 570 bin 419 trafik kazasında 3 bin 215 vatandaşın yaşamını
yitirdiğini, 123 bin 985 kişinin ise yaralandığını bildiren Çalışkan, geçen
yıl motorlu araç sayısının da yüzde 9,5 artış göstererek 11 milyon 77 bin 522'ye
ulaştığını söyledi.
Sürücü belgesi sayısında ise yüzde 5'lik bir artış olduğunu ve rakamın 16 milyon
958 bin 895'e yükseldiğini ifade eden Çalışkan, otobüs kazalarında bir önceki
yıla göre azalma kaydedildiğini belirtti.
Şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan otobüs işletmelerine ait 90 otobüs sürücüsünün
2004 yılında kusurlu olarak karıştığı ölümlü trafik kazalarında 187 vatandaşın
hayatını kaybettiğini, 977 vatandaşın yaralandığını kaydeden Çalışkan, 2005
yılında ise 86 otobüs sürücüsünün kusurlu olarak karıştığı ölümlü trafik kazalarında
145 kişinin hayatını kaybettiğini, 974 kişinin yaralandığını bildirdi.
TRABZON OLAYLARI
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çalışkan, Trabzon'da son zamanlarda
olayların arttığı hatırlatılarak, güvenlik zafiyeti olup olmadığının sorulması
üzerine şunları söyledi:
"Trabzon polisi futbolculara yönelik silahlı olayı ve din adamına yönelik olayı başarıyla aydınlattı. Olaylar sadece Trabzon'da değil, İstanbul ve Ankara'da da oluyor.
Trabzon, Karadeniz bölgemizin önemli bir kentidir. Güvenlik zafiyeti olduğu
yorumlarına katılmamız mümkün değil. Arkadaşlarımız özverili bir şekilde gecelerini
gündüzlerine katarak çalışmaktadırlar" Trabzon'a daha önce personel ve
araç gereç takviyesinin yapıldığını da hatırlatan Çalışkan, İçişleri Bakanı
Abdülkadir Aksu'nun bugün ilde yapacağı toplantıda tüm bu olayların nedenlerinin,
alınacak tedbirlerin tartışılacağını söyledi.
Din adamının öldürülmesinde kullanılan glock marka silahın ruhsatının bulunmadığını,
başka bir olayda kullanılmadığının anlaşıldığını, bu silahların namlu ve çeşitli
mekanizmasının metal olması nedeniyle detektörlerde fark edildiğini anlatan
Çalışkan, olayda azmettirici olup olmadığı sorusuna ise, "Şu ana kadar
bir örgüt ya da organize grup tespit edilemedi. Hazırlık soruşturması devam
etmektedir" yanıtını verdi.
İstanbul'da bir vatandaşın ölümü ve aralarında polislerin de bulunduğu 16 kişinin
yaralandığı patlamanın terör örgütü tarafından gerçekleştirildiğine dair tespitler
bulunduğunu ifade eden Çalışkan, patlayıcı türünün A4 tipi olduğunun sanıldığını,
incelemenin sürdüğünü vurguladı.
"TUZAĞA DÜŞMEYELİM"
Bir başka soru üzerine, karikatür olayının ardından meydana gelen olayları
değerlendiren Çalışkan, camilerin gösteri yeri değil, ibadet yeri olduğunu belirterek,
"Saldırıya dönüşecek her eylem bu krizi çıkaranların amacına hizmet edecektir.
Türk milleti soğukkanlılığını muhafaza etmeli ve bu tuzağa düşmemelidir. Gösterilen
tepkiler akılcı ve sağduyulu olmalıdır" dedi.
Yapılacak eylemlerin, vurma, kırma, yakma gibi şiddet içermesi durumunda haklı
olunan konuda haksız duruma düşüleceğini belirten Çalışkan, radikal dinci örgütlerin
oyunlarına gelinmemesini, meşru sınırlarda hareket edilmesini istedi.