Davutoğlu'nun öğrencileri hocalarını anlattı

Türkiye'nin yeni Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nu 90'lı yıllarda hocalık yaptığı Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi'ndeki öğrencileri anlattı. Davutoğlu'nun, kendilerine ağabeylik, liderlik yaptığını belirten öğrenciler, hocalarının okuldaki yabancılar tarafından da sevilip sayıldığını söyledi.

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 25 Ağustos 2014 10:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Davutoğlu'nun öğrencileri hocalarını anlattı

Seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yeni Başbakan ilan edilen Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'nu, 1990 yılında, Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi'nde yardımcı doçentlik yaptığı yıllardaki öğrencileri anlattı. Akademik kariyerinin haricinde, iyi bir dost, iyi bir lider ve samimi bir ağabey olarak görülen Davutoğlu, üniversitedeki herkes tarafından da çok seviliyordu.

GURBETİ HİSSETTİRMEDİ

1990'lı yılarda Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi'nde okuyan Petrokimya ve Dış Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Zekai Doğan, Davutoğlu'nun kendilerine 'Beni bir abi, dost gibi görün. Bizler burada bir aileyiz, sizler de ailenin bir parçası oldunuz' dediğini söyledi. Doğan, 'Hiçbir zaman gurbet ellerde yalnızlık çekmeyeceğimizin mesajını vermişti. Bir gün paramız bitmişti. 'Hocam' dedim, böyle böyle harçlığımız yok dedim. 50 Ring vardı cebinde. 'Bunun yarısını bana getirin, yarısı da harçlık olsun' dedi'

'ABİ' DİYE HİTAP EDERDİK

Şimdilerde Dabai merkezli bir şirketin temsilciliğini yapan Ömer Kayani de Davutoğlu'na 'abi' diye hitap ettiklerini belirterek, 'Davutoğlu diğer kültürleri de yakından tanıdığı için her zaman arabulucu görevindeydi' dedi. Diyanet Vakfı Proje ve Dış Hizmetler Koordinatörlüğü'nde başuzman olarak çalışan Zeliha Sağlam da, Davutoğlu'nun öğrencilerin başarılarını da kontrol ettiğini anlattı.

ÖĞRENCİLER İÇİN FON OLUŞTURDU

Malezya'ya okumak için eşi Aynur Tutkun'la gittiklerini anlatan Diyanet Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tutkun, 'Hocamız, bir fon oluşturmuştu. Maddi imkanlarını zorlayarak gelen arkadaşlarımız da vardı. Acil ihtiyaçları o fondan karşılıyordu. Bir bayram yalnız kalmıştı. Biz kendisine bayram ziyaretine gittik. Hem bayram tebriğini yaptık hem de bayram temizliğini yaptık. Sonra tam bir aile gibi hep beraber yemek hazırlayıp masaya oturduk' dedi.

Oğlunun güzel gününü görmedi

Dışişleri Bakanı ve AK Parti Genel Başkan adayı Ahmet Davutoğlu 4 yaşındayken hayata veda eden annesi Meymune Davutoğlu'nu 76 yaşındaki yengesi Gülümser Türkalp, gözyaşları içinde anlattı. Davutoğlu'nun dayısının eşi, olan Gülümser Türkalp, Meymune Davutoğlu'nun aynı zamanda kuzeni olduğunu söyledi. Çocukluğunun, Meymune Davutoğlu ile bir arada geçtiğini anlatan Türkalp, kendisinin vefatına kadar birlikte yaşadıklarını anlattı.

TEK HATIRA FOTOĞRAFI

Meymune Davutoğlu'nun tek fotoğrafını hatıra olarak sakladığını ifade ederken gözyaşlarına hakim olamayan Türkalp, şunları kaydetti: 'Ondan kalan tek hatıra fotoğrafı. Oğlunun bu günlerini görseydi çok güzel olurdu, göremedi. Ahmet'e karşı ayrı bir sevgisi vardı. Ahmet'in doğumunda çok sevinmişti.'

ADIMI SAYIKLIYORMUŞ

Türkalp, anne Davutoğlu'nun rahatsızlandığını, Konya'ya tedavi için gittiğini belirterek, şunları kaydetti: 'Meymune hamileydi. Hastanede adımı sayıklamış. Ben de o gece yanına gittim, yanında kaldım. Sabaha karşı da vefat etti.'

Küçük adam geldi

Dışişleri Bakanı ve AK Parti Genel Başkan adayı Ahmet Davutoğlu'nun yakınları bilinmeyenlerini anlattı. Ahmet Davutoğlu doğduğu zaman kendisinin 14 yaşında olduğunu belirten halasının oğlu Hayati Demirbaş, Davutoğlu'nun her hareketinin dikkatini çektiğini belirterek, 'Beş altı yaşlarında Şehzadebaşı Camii önünden geçerken bir belediye binasına bakar, bir de camiye bakardı. Birine hayranlıkla bakar diğerine bakar geçerdi. Mukayese kabiliyeti çok yüksekti' dedi.

BÜYÜKLERLE SOHBET EDERDİ

Taşkentliler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Soydabircan da Davutoğlu için 'küçük adam' dediklerini kaydederek, 'Ahmet Bey için 'küçük adam' geldi derdi. O giyimi kuşamı son derece önemser ve güzel giyinirdi. Devamlı büyükler ile sohbetlere katılırdı' dedi. q İSTANBUL - İHA

Hastanede ilk işimiz Sare ablayı bulmaktı

Mustafa Tutkun'un eşi Aynur Tutkun da Davutoğlu'nun öğrencilerle yakinen ilgilendiğini belirtti. Tutkun, 'İnsana değer veren, kendisini feda ederek birebir değerlendiren bir hocam olarak aklımda' dedi. Davutoğlu'nun eşi Sare Hanım da o yıllarda Malezya'daki bir klinikte doktorluk yapıyordu. Öğrenciler hastaneye işi düştüklerinde ilk işlerinin Sare Hanım'ı bulmak olduğunu söylüyorlar; 'Daha ilk yıllar, dil bilmiyoruz. Hastanede hemen Sare ablayı bulurduk, kendisi de hemen yardımımıza koşardı.'

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber