Komutan ve MİT'çi suikastındaki mermiler köy korucusuna ait çıktı

Ahmet YUKUŞ

Nusaybin'de 4 yıl önce şehit edilen MİT çalışanı Rıfat Ün ile Jandarma Karakol Komutanı Oktay Aydoğan'ın cinayetinde kullanılan mermilerin seri numarası, jandarmanın köy korucusuna verdiği fişeklere ait çıktı.

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Mardin Bölge Müdürlüğü'nde sivil memur olarak çalışan Rıfat Ün (31) ile Nusaybin İlçesi Merkez Jandarma Karakol Komutanı Oktay Aydoğan (39), 21 Kasım 2011'de Nusaybin'de araçlarıyla evlerine dönerken kendilerini takip eden bir araçtan açılan ateş sonucu şehit edildi. Aydoğan'ın vücuduna 11, Ün'ün vücuduna ise 2 kurşun isabet etti. Saldırıyı PKK üstlenirken özel bir ekip, olayı aydınlatmak için Ankara'dan Nusaybin'e gitti. Soruşturma sonucu köy korucusu Mehmet Latif E., üniversite öğrencisi Bahoz T., Devran D. ve Süleyman D. tutuklandı.

PARMAK İZİ BULUNDU

Suikastın, İstanbul plakalı, çalıntı bir araçla gerçekleştirildiği belirlendi. Boş arazide terk edilmiş halde bulunan aracın vites kolu, fren, döşeme ve kapılarında, atış artıkları tespit edildi. Araçtan alınan parmak izleri şüpheli Bahoz T. ve Süleyman D. ile örtüştü. Olay yerinde bulunan 2 boş kovan üzerinde yapılan incelemede ise, seri numaraları, Nusaybin Jandarma Komutanlığı'nca köy korucusu Mehmet Latif E.'ye mühimmat olarak verilen Kalaşnikof mermilerine ait çıktı. Devran D.'nin, aynı yıl içerisinde bir polis memurunun evinin kapısında el yapımı bomba patlattığı da, olay yerinde bulunan sigara izmaritinden tespit edildi. Savcı, hazırladığı iddianamede, şüphelilerin MİT çalışanı Rifat Ün ile Jandarma Karakol Komutanı Oktay Aydoğan'ı "PKK/KCK silahlı terör örgütünün talimatları ve amaçları doğrultusunda tasarlayarak iştirak halinde kasten öldürdüklerini, sanıkların ayrıca devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçuna doğrudan iştirak ettiklerini" belirtti. İddianamede 4 kişi hakkında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi.

'MERMİLER İKİNCİ ELDİ' SAVUNMASI

Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, İzmir'de tutuklu olan korucu Mehmet Latif E., savunmasını SEGBİS (Sesli ve görüntülü bilişim sistemi) üzerinden yaptı. Latif E. "Olay günü köydeydim. Mermiler kesinlikle benim değildir. O mermiler tüm köy korucularında vardır. Kendi mermilerimi kimseye vermedim. Bana verilen mermiler ikinci eldi, daha önce başka koruculara verilmişti. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi. Diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmezken "Sümbül" kod adlı gizli kadın tanık "Erkek arkadaşımla geziyorduk. Yakınımızdan çok sayıda silah sesi geldi. Saldırının yapıldığı aracın şoförü Bahoz T. bana doğru baktı, gülerek geçti, hangi amaçla güldüğünü bilmiyorum" şeklinde ifade verdi. Süleyman D. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, diğer 3 şüphelinin tutukluluk halinin devamına karar verildi.