Güneşe çıkarken çocuğun geleceğini yakmayın

Özellikle çocukların güneşin zararlı ışınlarından korunması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Sibel Alpar, çocuklukta bir kez bile güneş yanığı geçirmenin, ileri yaşlarda deri kanseri riskini 3 kat artırdığına dikkat çekti

Kaynak : Türkiye
Haber Giriş : 07 Temmuz 2016 09:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Güneşe çıkarken çocuğun geleceğini yakmayın

Ziyneti Kocabıyık - Son 15-20 yıldır ozon tabakasının hasar görmesi sebebiyle dünyaya ulaşan güneş ışınları kanserojen hale geldi. Ülkemizin güneş ülkesi olması dolayısıyla diğer ülkelerden daha büyük bir risk altındayız. Dünyada da en yaygın görülen kanserler arasındaki deri kanseri, ülkemizde tüm kanserler içinde dördüncü sırada yer alıyor. Dünya Sağlık Örgütü, 5 kişiden birinin yaşam süresi içinde deri kanserine yakalanacağını söylüyor. 65 yaş üzerinde görülme sıklığı artan deri kanserinin temelleri çocukluk çağından itibaren atılıyor.

AÇIK RENK GÖZLÜLER TEHLİKEDE

Güneşle birlikte yeryüzüne ulaşan UVA ve UVB ışınlarının tamiri mümkün olmayan DNA hasarına yol açtığını söyleyen İstanbul Florence Nightingale Hastanesi dermatoloji kliniğinden Prof. Dr. Sibel Alpar, "Melanom çok hızlı ilerleyen, yaşamı en çok tehdit eden deri kanseri tipidir. Son yıllarda sıklığı her yıl % 3 artmıştır. Melanom herkeste görülebilir. Fakat açık tenli ve güneş hassasiyeti bulunan kişiler daha fazla risk taşır. Beyaz tenli, açık renk gözlü, kızıl saçlı kişiler, çocukluğunda ağır güneş yanıkları geçirenler, ailesinde deri kanseri olanlar, organ nakli geçirmiş hastalar, uzun süre korunmasız güneş altında zaman geçirenler ve geçirmiş olanlar, uzun süreli güneşlenenler ve solaryuma girenler risk altındadırlar" dedi.

Deri kanserinin tedavisinde erken teşhisin diğer kanserlerden daha büyük bir önem taşıdığını söyleyen Prof. Dr. Alpar kişinin cildini kendi kendine kontrol etmesi gerektiğini belirterek, "Vücutta yeni çıkan veya doğuştan olan bir benin renk, ebat veya şekil değiştirmesi, kanaması, büyümesi, birden çok renkli olması, kaşınması durumlarında dikkatli olunmalıdır. Tüm bu değişikliklerin tehlikeli bir hastalığın habercisi olabileceği hatırlanmalı ve en kısa sürede bir dermatoloji hekimine başvurulmalıdır" diye uyardı.

BEN HARİTASI ÇIKARILIYOR

Erken teşhis durumunda yeni geliştirilen bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yönelik tedavilerle deri kanserinin başarıyla tedavi edildiğini anlatan Prof. Dr. Sibel Alpar, "Daha kanserleşmenin yeni başladığı aşamada tanı koyabilmek amacıyla dermoskop, bilgisayarlı dermoskopi gibi görüntüleme yöntemleri geliştirilmiştir. Yine kişilerin bu cihazlarla ben haritaları çıkarılıyor, kaydediliyor, düzenli kontroller sırasında en ufak değişiklik fark edilerek tehdit ortadan kaldırılıyor" diye anlattı.

TAVSİYE EDİLEN DOZLARA UYULMUYOR

Güneş koruyucular yanlış kullanılıyor

Koruyucu kullandıktan sonra saatlerce güneş altında kalmak, yapılan en önemli hatalardan biri...

Deri kanserinin ve erken cilt yaşlanmasının önüne geçebilmenin tek yolu güneşten korunmaktır. Korunmaya kıyafetlerden başlamak gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Sibel Alpar uygun giysilerle güneşle temasın en aza indirilmesi gerektiğini ifade ederek "Kıyafetlerde seçilen kumaşın cinsi bile korunmada etkili olmaktadır. Polyester ve yün, pamuklu kumaşlara göre UV ışınlarını daha çok emer. Kumaşın UV ışını emen kimyasallarla yıkanması korunmayı arttırır" dedi.

Güneş koruyucuların hem dost hem de düşman olduğunu belirten Prof. Dr. Alpar, "Güneş koruyucu kullanmayı ya bilmiyoruz ya da koruyucu sürdüm dile saatlerce güneşte kalıyoruz. Ancak bu ajanların sürülüp kontrolsüz güneşte kalınması yarar yerine zarar getirecektir. Çünkü koruyucular belirli oranda ve sürelerde etkilidir. Hiçbir koşulda saat 11:00 ve 16:00 arasında güneşte kalınmamalıdır. Koruyucunun uygun kullanılması şartıyla etkinliği güvenilirdir. Güneş koruyucular cm2 ye 2 mg olarak sürülmelidir. Birçok çalışmada kişilerin önerilen dozlarda güneş koruyucusu uygulamadıkları gösterilmiştir. Suya dayanıklı, geniş spektrumlu yani hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruyan, en az 30 faktörlü koruyucular tavsiye edilir" diye aktardı.

GÜNEŞ KREMİNİ NASIL KULLANALIM?

- Güneş koruyucu, dışarı çıkmadan yarım saat önce uygulanmalı, ortalama 4 saatte bir yenilenmelidir.

- Günümüzde deri tipine, sağlıklı veya dermatolojik sorunları olanlara göre ve değişik formlarda (krem, losyon, spray, renkli) koruyucular mevcuttur. Dermatoloğunuza danışarak ürün seçmeniz yerinde olacaktır.

- Güneş koruyucular içinde organik, inorganik (titanyum dioksit, çinko oksit) kimyasallar bulunabilmektedir. Ürün seçimi yaşa, amaca göre olmalıdır.

- Çok basitleştirecek olursak, eğer kişide 1 saat içinde güneş yanığı gelişiyorsa, SPF 15 koruyucu ile 15 saatte gelişir diye düşünülebilir (15 kat fazla sürede). Kişinin ihtiyaç duyduğu faktör numarası buna göre belirlenebilir.

- Güneşten koruyucunun hem UVA hem UVB'ye karşı koruma sağlaması idealdir. Çünkü UVA ışınları ani zarar vermez ancak DNA hasarı oluşturarak yıllar içinde deri kanseri oluşumuna yol açar.

- Gözlerin gözlükle, dudakların da yine güneşten koruyucu ile korunması unutulmamalıdır.

Denize girerken yüzücü kulağı hastalığına yakalanmayın

Uzmanlar kulak kiri ile sık sık kulakları tıkanan kişilerin sudan çıktıktan sonra kulaklarını kulak çubuğu ve elle temizlemeye çalışmaması konusunda uyarıyorlar. Özellikle yaz mevsimi gelmeden ya da tatile çıkılmadan önce kulak kiri biriktirme eğilimi olanların kulaklarını temizletmesini tavsiye eden Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Özmen Öztürk, "Biriken salgının kulak çubuğu havlu ucu veya parmakla temizlenmeye çalışılması, kaşınması, kiri daha da derinlere itip kulağın iyice tıkanmasına yol açabileceği gibi bölgeyi tahriş ederek enfeksiyonlara daha da açık hale getirebilir. Kulaklığınızdaki suyun akmasını sağladıktan sonra birkaç dakika düşük ayarda saç kurutma makinası ile kulak yolunu kurutun" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber