Çocuğunuzun karnesi kötüyse, işte izlemeniz gereken yol!

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 25 Ocak 2007 16:00, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Kimse çocuğunun karnesinde 1'lerin sıralanmış olmasını istemez ve kimse kötü bir karne yüzünden evladının canına kıymasını veya evden kaçmasını istemez. O halde bu seslere kulak verelim.

VELİLERE "KÖTÜ KARNE" UYARISI

- Samsun Rehberlik Ve Araştırma Merkezi Müdürü Alican Usta, Çocuğunuzun karnesi kötüyse, izlemeniz veyahutta izlememiz gereken yolları bize aktarıyor!


* "Ebeveyn, Karne Nasıl Olursa Olsun Çocuğunu Sevdiğini Vurgulamalı"

* "Kötü Karnesi Olan Öğrenciye Kesinlikle Hoş Olmayan Sözler Söylenmemeli"

* "Karnesi Çok İyi Olan Öğrenciye Gereğinden Fazla İlgi Gösterilmemeli"

* "Başarının Tek Göstergesi Karne Değildir"

* "Ara Tatilde Çocuğun Dinlenmesi Sağlanmalı"


Uzmanlar, ülkede bir milyon öğretmen ve 20 milyon öğrencinin yarı yıl tatiline gireceği bugünlerde "kötü karne"ye sahip öğrencilere baskı uygulanmaması, "iyi karne"ye sahip öğrencilere ise gereğinden fazla ilgi gösterilmemesi konusunda velileri uyardı.

26 Ocak'ta ilk ve orta dereceli okullarda karnelerini alan öğrencilerin sevinç ve hüzünlerini paylaşmak için ailelerine koşacaklarını söyleyen Samsun Rehberlik ve Araştırma Merkezi (RAM) Müdürü Alican Usta, karne günlerinin kimi öğrenciler için tatilin, kimi öğrenciler için de korku ve kaygının başladığı günler olduğuna dikkat çekerek, "Bu günde anne, baba ve çocuk arasında yoğun olarak sevgi yumakları veya çatışmalar yaşanmaktadır. Üzüntü verici sonuçlarla karşılaşmak istemeyen aileler, çocukları üzerinde baskı uygulamamalıdır" dedi.

Öğrenciler ister iyi ister kötü karne getirsin, ilk tepkilerin ebeveynlerin onları sevdiğini gösterir yönde olması gerektiğini vurgulayan Usta, şunları söyledi:

"Notları kötü olan çocuğun karnesi, anne-baba için sürpriz değildir. Yargılama, cezalandırma, eleştirme ve olumlu ile karşılaştırma, ailelerin uyguladığı yanlış tutumların çocuk üzerindeki göstergesidir. Her şartta aileler çocuklarına karşı anlayışlı bir tutum içine girmelidir. Unutmamalıyız ki; zayıf bir karne, ebeveynlerden çok çocuğun duygu durumunda farklılıklara yol açacaktır. Kendini yetersiz hissetme, mutsuzluk, umutsuzluk, derslerden uzaklaşma dışında çocuk bir de çevreden aldığı veya alabileceği olumsuz tepkilere karşı kendini koruma çabasına girecektir. Karne döneminde aile ve çocuğun yaşadığı üzüntüleri bitirip, böyle bir sonucu yeniden yaşamamak için birlikte nedenleri gözden geçirmeleri ve çözümler üretmeleri gerekmektedir."

Ailesinin sevgisini, güvenini hisseden, olumlu ilginin var olduğu bir ortamda yaşayan çocukların "kötü karne" üzüntüsünü kısa sürede atlatacağını açıklayan Usta, bu çocukların ebeveynleriyle işbirliği yaparak çözümler geliştirmeye çalışacağını ve böylece başarıya daha kısa sürede ulaşacağını kaydetti. Usta, burada anne-babanın yapabileceğinin, çocuğun dışındaki nedenleri ele almada çocuğu desteklemek ve çocuğun dikkatini sorumluluklarına çekmek olduğunu ifade ederek, "Unutulmamalı ki karne günü çocukta stres, üzüntü, mutsuzluk, karamsarlık duygularının başladığı gün değil de, dönem boyunca yaşanan sıkıntı ve stresin sona erdiği gün olmalıdır. Zayıf karne ödüllendirilmeyecek dahi olsa her çocuk tatili ve dinlenmeyi hak etmiştir" diye konuştu.

Zayıf karnesi olan çocukların başka çocuklar ya da kardeşleriyle kıyaslanmamasının önemine işaret ederek, "Kesinlikle hoş olmayan küçük düşürücü ifadeler kullanılmamalıdır" uyarısında bulunan Usta, öncelikle sorunun araştırılması, ailenin çözemeyeceği bir problem varsa uzmanlara danışılması gerektiğine değindi. Karne notları çok iyiyse de çocuğa gereğinden fazla ilgi gösterilmemesi gerektiğini belirten Alican Usta, şöyle devam etti:

"Başarının tek göstergesi karne değildir. Çocuğun çabası varsa, motivasyonu yüksekse bu davranışı onaylanmalıdır. Başarılı olduğu konular vurgulanmalı ve ön plana çıkarılmalıdır. Sorun olan alanlarda aile çözüm bulmaya çalışmalıdır. Ara tatilde çocukların mutlaka dinlenmesi sağlanmalıdır. Tatiller bunun içindir. Karne zayıf olduğu için çocuğa tatil boyunca ders çalıştırılmamalıdır. Kitap okuması ve yoğun olmayan bir tekrar yapılması yeterlidir. Çocuk için aktif etkinlikler planlanmalı ve ona zaman ayrılmalıdır."


Karne psikolojisi çocukları intihara kadar sürüklüyor

Kimse çocuğunun karnesinde 1'lerin sıralanmış olmasını istemez ve kimse kötü bir karne yüzünden evladının canına kıymasını veya evden kaçmasını istemez. O halde bu seslere kulak verelim.

Milli Eğitim Müdürü'nden karne uyarısı

Ankara Milli Eğitim Müdürü Murat Bey Balta, velileri, ''kötü karne'' getiren çocuklarını suçlamamaları konusunda uyardı.

Çocukların tatilde ders çalışmaları için zorlanmaması gerektiğini vurgulayan Balta, öğretmenlerden de tatil için fazla ödev vermemelerini istedi.

Balta, yaptığı açıklamada, öğrencilerin yarın karne alacağını anımsatarak, velilere ve öğretmenlere bazı uyarı ve önerilerde bulundu.

Balta, karnenin çocuğun yeterliliği ve kişiliğini gösteren bir belge olmaktan çok, çocuğun okulla ilgili alması gereken sorumlulukları alıp almadığı, okul konusunda yapması gereken görevleri yerine getirip getirmediği, arkadaş ve aile ilişkileri gibi konularda velilere ipuçları verdiğini belirtti.

Karne notlarıyla çocuğu yargılamanın, telafisi mümkün olmayan yaralar açabileceğine dikkati çeken Balta, velilere şu uyarı ve önerilerde bulundu:

- Kötü karne getiren çocuğunuza asla bağırmayın, suçlamayın. Onu tehdit etmeyin, bağırma, dövme ve cezalandırma gibi onur kırıcı davranışlardan kesinlikle uzak durun,

- Başarı ve başarısızlık durumunda heyecanınızı fazla dışa vurmayın,

- Öncelikle karnede gördüğünüz iyi notlar üzerinde durum ve memnuniyetinizi dile getirin. Kırık notlara ilişkin ifadelerinizi özenle seçin,

- Kesinlikle kıyaslama yapmayın. Arkadaşının karnesinin daha başarılı olduğunu söyleyip arkadaşıyla kıyaslama yapmak son derece yanlıştır. Bunun yerine bir sonraki dönem düzeltme fırsatı olduğunu söyleyin,

- Çocuğunuzu tatilde ders çalışması için zorlamayın, fakat kesinlikle ilgisiz de kalmayın. Birlikte yapabileceğiniz etkinlikler planlayıp uygulayın,

- Çocuk ilköğretim 1. sınıfa gidiyorsa okuma-yazma, matematik gibi yeni öğrenmeye başladığı konuları ara verildiğinde unutabilir. Zaman zaman bunların tekrar edilmesinde fayda vardır,

- Çocuğunuzun televizyonu çok izlemesine, bilgisayarda saatlerce oynamasına ve internette sürekli vakit geçirmesine izin vermeyin. Yerine alternatif etkinlikler bulun.

Öğretmenlerin de öğrencilere tatil için fazla ödev vermemelerini isteyen Balta, öğrencilerin tatilde öncelikle dinlenmelerini, aileleriyle birlikte sosyal ve kültürel etkinliklere katılmalarını ve bol bol okumalarını önerdi.


TÜRK EĞİTİM-SEN'DEN AÇIKLAMA

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, ailelere seslenerek, karnedeki kırık notlar için 'çocuklarınıza baskı yapmayın' uyarısında bulundu.

Özcan, yaptığı yazılı açıklamada, ikinci yarı yıl tatilinin hem eğitimciler hem de öğrenciler için farklı bir dönem olmasını beklediklerini ifade etti. Yarın karne alacak öğrencilere ve velilere de uyarılarda bulunan Özcan, öğrencilerin karneyi hayatlarının odak noktasına yerleştirmemeleri gerektiğini belirtti. Karnenin başarının tamamı olmadığının altını çizen Özcan, ailelerden çocuklarına karnelerindeki kırık notlar için baskı yapmamalarını istedi. Karne psikolojisinin çocukları intihara kadar sürüklediğini hatırlatan Özcan, çocukların kırık notlarının altında yatan nedenlerin araştırılması ve daha çok gayret sarfetmesi için destek olunması gerektiğini vurguladı. Özcan, ailesi tarafından örseleneceği düşünülen çocuğun istenmeyen davranışlar sergileyebileceğine de dikkat çekti.


Öğrenciler yarın karne alacak

İlköğretim ve ortaöğretim okullarında okuyan öğrenciler yarın karne alacak.

2006-2007 eğitim-öğretim yılının ilk dönemi, yarın sona eriyor. Yaklaşık 14 milyon öğrenci ile 600 bine yakın öğretmen iki haftalık yarıyıl tatiline başlayacak.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Sincan'daki Faruk Kadri Timurtaş İlköğretim Okulu'nda düzenlenecek törende, öğrencilerin karne heyecanını paylaşacak. Çelik, bu törenin ardından Çorum'a gidecek ve burada yapılacak karne dağıtım törenine katılacak.

İlköğretim okullarında okuyan öğrencilere yarın, karneleriyle birlikte velilerine iletmek üzere birer mektup da verilecek. İlköğretim Genel Müdürlüğünce hazırlanan mektupta, yenilenen ders programları ve yeni uygulamalara ilişkin bilgilere yer verilerek, çocuklarının başarısı için velilere önerilerde bulunuluyor.

İKİNCİ YARIYIL

2006-2007 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısı, 12 Şubat 2007 Pazartesi günü açılacak.

Öğrenciler, 19 Haziran 2007 Salı günü karne alacaklar ve 3 aylık yaz tatiline girecekler. 2007-2008 eğitim-öğretim yılının, 17 Eylül 2007'de başlaması planlanıyor.

SINAVLAR DÖNEMİ

İlköğretim ve lise son sınıf öğrencileri için 2006-2007 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısı, katılacakları sınavlar nedeniyle ilk yarıyıldan daha yoğun geçecek.

Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerinde okumak isteyen ilköğretim son sınıf öğrencileri, 10 Haziran 2007'de gerçekleştirilecek Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı'na (OKS), lise son sınıflarındaki öğrenciler de 17 Haziran 2007'de Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS), üniversitelerin yabancı dil ile ilgili bölümlerinde okumak isteyen adaylar da 24 Haziran 2007'de Yabancı Dil Sınavı'na (YDS) katılacaklar. ÖSS ve YDS'ye başvurular, okulların açılacağı 12 Şubatta başlayacak ve 23 Martta sona erecek.

İlköğretim okullarının 5, 6 ve 7. sınıf öğrencileri ile liselerin 9, 10 ve 11. sınıflarında okuyan öğrenciler de 6 Mayıs 2007'de Devlet Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı'na girecekler.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber