YÖK'ten üniversitelere '15 Temmuz' mektubu
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), çağrı mektubu gönderdiği üniversitelerden, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrası Türkiye'yi karalamaya yönelik yürütülen kampanyalara karşı, yabancı akademisyenlere ve üniversitelere 15 Temmuz'un anlatılmasını istedi.
YASEMİN KALYONCUOĞLU
YÖK Başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, çağrı mektubunun, "darbelerin bilimsel açıdan incelenmesi, topluma ekonomik, sosyolojik, psikolojik etkilerinin yanı sıra dış politika üzerindeki etkilerinin de araştırılması ve topluma maliyetinin ortaya konması" için gönderildiğini belirtti.
Saraç, "Böyle acı dönemlerin bir daha yaşanmaması, tekrar böyle bir teşebbüse dahi girişilmemesi için üniversitelerde darbe dönemlerini aydınlatma faaliyetlerinin yapılmasını ve hatta darbeler üzerine tezler yazılmasını teşvik etmek amacıyla bu yazı gönderilmiştir." ifadelerini kullandı.
- "Güvenlik gerekçesi ile akademik toplantılar iptal ediliyor"
Mektupta, üniversitelerden kendi içlerinde darbeleri ve 15 Temmuz'u neden ve sonuçlarıyla tartışmaları, darbe girişimiyle ilgili verilerin paylaşıldığı etkinlik ve bilgilendirme toplantıları yapmaları, bu dönemi yabancı akademisyenlere anlatmaları ve yapılan bu çalışmalarla ilgili 30 Temmuz'a kadar YÖK'e bilgi vermeleri istendi.
YÖK'ten üniversitelere gönderilen mektupta, Türkiye'nin 15 Temmuz 2016 gecesi, hain bir darbe girişimine maruz kaldığı, vatanperver Türk milletinin devletin etkin unsurlarıyla birlikte tam bir savunma gerçekleştirerek demokrasisine sahip çıktığı kaydedildi.
Türk milletinin ağır ve acı kayıplara uğrayarak, şehitler ve gaziler ile sayısız vatandaşın girişimleriyle kalkışmanın bertaraf edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Yükseköğretim camiamız da vatanımız ve milletimizin güzide bir parçası
olarak bu savunmada yer almış, şehitler vermiştir. Yaklaşık olarak şehitlerimizin
yüzde 30'u ve gazilerimizin yüzde 24'ü lisans veya lisans üstü eğitimlidir.
Tüm şehitlerimiz ülkemizin, devletin bekası için yitirdiği değerlerdir. Abant
İzzet Baysal Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Balıkesir
Üniversitesi, Beykent Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Namık Kemal Üniversitesi,
Okan Üniversitesi, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi
öğrenci ve akademisyenlerini şehit veren üniversiteler arasındadır.
Geçtiğimiz süreçte uluslararası kamuoyu nezdinde konu çarpıtılmış, darbe girişiminin
ve demokrasi mücadelesinin gerçek verilerine dayanmayan bilinçli bir algı yönetimi
sürdürülmüştür ve maalesef halen de sürdürülmektedir. Ülkemizin prestijine karşı
bu karalama kampanyası, akademik faaliyetlerimizin uluslararası boyutuna doğrudan
zarar verir hale gelmiştir. Sözde güvenlik gerekçesi ile ülkemizde düzenlenen
uluslararası kurslar, toplantılar ve etkinlikler yurt dışı paydaşlarca iptal
edilmekte, yabancı öğrencilerin ve akademik personelin Türkiye'ye gelmeleri
sistemli şekilde engellenmektedir. Halbuki diğer ülkelerde terör olayları yaşandığında,
aynı paydaşlarca akademik çalışmaların etkilenmemesi için azami özen gösterilmektedir."
Türkiye'ye yönelik karalama kampanyası düzenleyenlerin kendi devletlerinin asla zarar görmeyeceği şekilde sistemli hareket ettikleri ifade edilen açıklamada, "Memleketimizin maruz kaldığı bu haksız uygulamalara karşı yükseköğretimin tüm unsurları olarak birlikte mücadele edilmesi elzemdir." ifadesine yer verildi.
Yazıda "Akademik camiamızın, devletimizin yanında, demokrasimiz ve kendi
geleceğimiz için aktif girişimlerde bulunması icap ediyor. Darbe teşebbüsü hakkında
devletimize yönelik yürütülen yıpratıcı, olumsuz değerlendirmelere ve ağır ithamlara
karşı gelişmeleri doğru ve kapsamlı bir şekilde anlatmak vatandaşlık bilincimizin
de gereğidir." değerlendirmesi yapıldı.