Prof. Kasapoğlu: Ankara için 7.7 büyüklüğünde deprem tehlikesi yok

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 19 Eylül 2007 13:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erçin Kasapoğlu, "Ankara için 7.7 büyüklüğünde bir deprem tehlikesi söz konusu değildir. Ancak, son yıllarda artan plansız-programsız, çarpık ve kalitesiz yapılaşma nedeniyle deprem riski giderek artmaktadır" dedi.

Kasapoğlu, yaptığı açıklamada, Ankara'nın geçmişte ve yakın zamanlarda büyük depremlerin merkezi olmadığını ancak 100-120 kilometre kuzeyinde bulunan ve yeryüzünün aktif zonlarından biri olduğu bilinen Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun batı uzantısındaki depremlerle kentin 90-100 kilometre güneydoğusundaki Kırşehir-Keskin fay zonundaki depremlerden önemli ölçüde etkilendiğini belirtti.

Kasapoğlu, Ankara'nın, 50 kilometrelik uzaklıklar içinde oluşacak küçük depremlerin ve 70-100 kilometrelik uzaklıklar içinde oluşacak büyük depremlerin etkileri altında kalan bir kent olarak tanımlanabileceğini kaydetti.

Ankara'nın bugün yüksek yapılarla dolan ve en yüksek yoğunlukta kullanılan alanın Yenişehir ve Kızılay çevresi olduğunu ifade eden Kasapoğlu, "Genç alüvyonlar ve pliyosen yaşlı kalın göl çökelleri ile kaplı olan bu alan, çevrede olabilecek depremlerde, daha büyük ivme değerli ve daha uzun deprem devam süresi verebilecek en tehlikeli alandır" dedi.

Ankara'da deprem yönetmeliğine, hatta normal yapı kurallarına uygun yapıların yapılmadığını savunan Kasapoğlu, şöyle devam etti:

"Bugünkü haliyle, kentin bu bölgesindeki yapıların deprem riski, 1938 ve 1944 yıllarına oranla çok artmıştır. Çünkü, bugünkü yapıların kalitesinin düşük olması ve içlerinde barınan insan sayısının artmış olması, bu yapıların aynı tehlikeden daha fazla zarar görme olasılıklarını artırmıştır. Örneğin, çarpık ve kalitesiz yapılaşmanın en yoğun olduğu Demetevler semtinin, Ankara'nın yakın çevresinde oluşabilecek bir büyük depremden etkilenme durumu, 17 Ağustos 1999 Doğu Marmara depremindeki İstanbul'un Avcılar semtinden pek farklı olmayacaktır."

"Tüm bu gerçeklere karşın Ankara, ne geçmişte ne de bugün bir büyük depremin merkez üssü durumunda olmamıştır" diyen Kasapoğlu, kentin deprem riskini 1938 ve 1944 yıllarındaki düzeyde tutabilmek için yapılacak yeni yapılarda depreme karşı özel önlemler alınması gereğini vurguladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber