Cep telefonu kapkaçsına 'kayıt' darbesi

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, cep telefonlarının kayıt altına alınmasıyla birlikte hırsızlık ve kapkaç olaylarında yüzde 90 oranında azalma olduğunu bildirdi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Telekomünikasyon Kurumu, Denizcilik Müsteşarlığı ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün 2008 yılı bütçelerinin görüşülmesine başlandı.

Komisyonda sinevizyon eşliğinde yaklaşık 2.5 saat süren bir sunum yapan Bakan Yıldırım, telekomünikasyon sektöründe yaşanan gelişmeleri anlattı.

Yıldırım, telefonda 1994 yılında tekel hakkının kalkmasıyla birlikte sektörde serbestleşme döneminin başladığını ifade ederek, ''Serbestleşme dönemi öncesi verilen toplam lisans miktarı 126'dır. Serbestleşme döneminden sonra ise bu sayı 232'ye ulaştı'' dedi.

Türk Telekom ve GSM şirketleriyle sınırlı olan pazarın, çeşitlilik ve miktar bakımından arttığını belirten Yıldırım, telekomünikasyon alanındaki pazar büyüklüğünün 18 milyar dolar olduğunu söyledi.

Yıldırım, 2004 yılından bu yana sabit telefonda düşüş yaşandığını, buna karşın GSM sektörünün geliştiğine işaret ederek, ''Göreve geldiğimizde 23.3 milyon olan cep telefonu abone sayısı, bugün itibariyle 60 milyona dayanmıştır. Bunun gösterdiği şey açık. Artık iletişimde gelecek trend mobil haberleşmeye doğru gitmektedir'' diye konuştu.

İnternette, ADSL ile birlikte Türkiye'nin iletişim otoyolları dönemini başlattıklarını ifade eden Yıldırım, internet abone sayısını 4.3 milyon kişiye çıkardıklarını bildirdi.

Yıldırım, halen 247 askeri birlik ile 800 il ve ilçeye internet evi kurduklarını, bin 300'ünde ise çalışmalarının sürdüğünü belirtti.

Cep telefonlarının kayıt altına alınmasıyla birlikte hırsızlık ve kapkaç olaylarında yüzde 90 oranında azalma olduğuna işaret eden Yıldırım, ''Temmuz 2005'te yaklaşık 19 milyon olan kayıtlı telefon sayısı, Kasım 2007 tarihi itibariyle 84 milyona yaklaşmıştır. Bunun ekonomik değeri 9 milyar dolardır'' diye konuştu.

Yıldırım, kısa mesajlarda Türk alfabesindeki karakterler için ilave yazılımlara ihtiyaç duyulduğunu anlatarak, ''Örneğin ş ve ğ harfleri için 3 tane başka karakter kullanılıyor. Bunu ortadan kaldırmak için Telekomünikasyon Kurumu karar verdi. Temmuz 2008 tarihi itibariyle bunun tedbirini alacaklar. 100 milyon dolarlık bir yatırım yapılacak. Türkçe karakterleri bütün cihazlarda göreceğiz'' ifadesini kullandı.

-''TELEFON DİNLENMESİ...''-

Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Yıldırım, şöyle devam etti:

''Görevi, bütün istihbaratları, teknik takipleri tek merkezden yapmaktır. Buna polis, jandarma ve MİT dahildir. İletişim Başkanlığının görevi, yasal olmayan, dinlemelerin önüne geçmek, dinlemelerde ve teknik takipte homojenlik sağlamaktır. Sadece vatandaşların, önemli mevkideki insanların 'Dinleniyor muyum?' endişe taşıdığını biliyoruz. Bunun asıl nedeni, teknik takip olayının tek bir merkezden yürütülmemesiydi. Şimdi bu iş tek noktada toplandı. Aslında burası dinleyen bir merkez değil. Yasal tanımlanmış yoldan gelen taleplere yol veren bir yer. Kendi başına dinleme faaliyeti yok. Örneğin Hrant Dink cinayetinde bu sistem vasıtasıyla çok kısa sürede katil yakalandı.''

-TÜRKSAT 3A ÖNÜMÜZDEKİ YIL FIRLATILACAK''-

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye'nin sahip olduğu uyduların durumuna da değinerek, ''Türksat 3A uydusu önümüzdeki yıl mart ya da nisan ayında yörüngesine fırlatılacak'' dedi.

PTT'nin çalışmalarına da değinen Yıldırım, PTT Bank projesiyle kurumun 230 trilyon lira kara geçtiğini bildirdi.

Artık PTT'nin kişisel pul bastığını ifade eden Yıldırım, milletvekillerine, ''Parayı bastırın, pulu alın. İster seçmenize, isterse eşinize dostunuza gönderin. Seçim kampanyalarında fena bir fikir değil, ilgilenenlere duyurulur'' diye seslendi.

Yıldırım, Ankara-Eskişehir arasında çalışacak olan hızlı tren setinin İspanya'dan yola çıktığını ve 10 gün sonra Türkiye'de olacağını söyledi. Ankara- Eskişehir hattının 2008 yılının içinde ticari işletmeciliğe açılacağını belirten Yıldırım, ''Bununla birlikte Türkiye dünyada 8., Avrupa'da 6. ülke unvanına sahip olacak'' dedi.

-''BÖLÜNMÜŞ YOL ÇALIŞMALARI...''-

Ulaştırma Bakanı Yıldırım, bölünmüş yol çalışmalarını anlatırken, ''Şu an itibariyle bölünmüş yollar 13 bin 758 kilometreye ulaşmıştır. Bunların 2 bin kilometresi otoyol, 643 kilometresi il yolu, geri kalan da devlet yoludur'' dedi.

Türkiye'nin 3 büyük kentini birbirini bağlayacak otoyol çalışmaları yaptıklarını, bu kapsamda 6 projenin bulunduğunu vurgulayan Yıldırım, ''2 bin 300 kilometre olan bu projelerin maliyeti 20 milyar doların üzerindedir. Bunu mevcut bütçe imkanları ile yapmak mümkün değil. Bunları alternatif finans yöntemleriyle yapacağız. Önümüzdeki yıl en az 2 tanesine başlamak istiyoruz'' diye konuştu.

Bugüne kadar bölünmüş yollara 5.6 milyar YTL harcama yapıldığını, ancak ülke ekonomisine en az 555 milyon YTL'lik kazanç sağlandığını bildiren Yıldırım, bölünmüş yolların yapımıyla birlikte trafik kazalarında önemli düşüşler yaşandığını kaydetti.

-HAVA ve DENİZCİLİK SEKTÖRÜ-

Bakan Yıldırım, Türkiye'de havayollarının, halkın yolları haline geldiğini ifade ederek, ''Türkiye, hava taşımacılığında dünyadaki gelişmeleri alt-üst eden bir sonuca ulaştı. 2015'te yıllık 55 milyon olan insan taşıma sayısı, 2005 yılında aşıldı'' dedi.

Denizcilik alanında yapılan çalışmalarını anlatan Yıldırım, yatlarda motorlu taşıtlar vergisinin ciddi bir engel olduğunu söyledi.

Yatçıların vergi yüzünden başka bayraklar çektiğine işaret eden Yıldırım, ''Bu da onurumuza dokunuyor. Bu noktada çalışma yaptık. Maliye Bakanlığı ile anlaştık. Muhalefetin desteği ile bu bu ayıbı kaldıralım. Bunu çoktan kaldırırdık ama muhalefetin, 'Garip gurebanın vergilerini kaldırmıyorsunuz, yat teknelerininkini kaldırıyorsunuz' eleştirilerinden çekindik. Bu yüzden çalışmayı geciktirdik'' diye konuştu.

-GÖREN GÖZLER PROJESİ-

Bakan Yıldırım, Komisyon üyelerine Gazi Üniversitesi ile birlikte görme özürlüler için hazırladıkları ''Gören Gözler Projesi'' hakkında da bilgi verdi.

Bu projenin büyükşehirlerde uygulanacağını dile getiren Yıldırım, ''Görme engelli vatandaşlara bir cihaz verilecek. Bu cihaz, GPS yardımıyla gideceği yönü gösterecek. Bu projenin bedeli 6 milyon avrodur. Görme engelli vatandaşın hayatını, gören göz haline getirmek için bu paranın hiçbir kıymeti yok'' dedi.