MEB Personel Genel Müdürünü Gereğine Davet

MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN göreve başladığı ilk günlerde kendisinin zor ve önemli bir göreve geldiğini, bu görevde başarılı olmasının Türk Milli Eğitim Sistemi için çok önemli olduğuna olan inancımızı, yayımladığımız başarı dileklerimizle beraber kendisine iletmiştik. Söz konusu yazımızda, genel müdürü bekleyen bazı sorunları da kendisine aktarmıştık. Ancak gelinen noktada karamsar bir tablo ile karşı karşıyayız ve bu tablonun değişmesi mümkün görünmemektedir. Bu nedenle Sayın Genel Müdüre eski sözlerini hatırlatma gereği duyuyoruz.

* Okul müdürü atamalarına ilişkin haberimiz soru önergesi oldu
* İstanbul'da, Bakan onayıyla atanan okul müdürleri...

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 16 Nisan 2009 09:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Buradaki maksadımız süreçte gelişen durumlarda kendisine rehber olmak, işini kolaylaştırmak olmakla beraber hiçbir sorunun çözümünde, yok yere böbürlenerek kendimize pay çıkarma gereği duymadık. Biz eğitim adına yapılan her olumlu icraatı alkışlarken, yapılan yanlışlıkların düzeltilmesi amacıyla eleştirilerimizi esirgememeyi de vazife edinmişizdir.

Sayın genel müdürün göreve başladığı ilk günden itibaren bilmekteyiz ki kendileri tamamen iyi niyetle konulara yaklaşmakta, fakat aşması gereken bazı engelleri aşamamaktadır. Bakanlığın en üst makamında imza makamı olmaktansa, memleketin vatandaşlık makamında bir birey olarak yaşamayı tercih edebilecek sayın genel müdürün aşağıda ortaya koyduğumuz hususları yerine getiremediğini hatırlatmayı okuyucularımız adına kendimize vazife biliriz.

Milli Eğitim Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN vekâleten göreve başlamasının ardından ortaya koyduğu;

1- "Yönetici atama yönetmeliğinin sendikaların görüşü alınarak yeniden değiştirileceği,"

2- "Yargı kararlarını göz önünde bulundurarak, bir çalışma yapıyoruz. Bu konuda tarafların da görüşlerini alacağız" "Bu görevin ağırlığını ve sorumluluğunu bilen biriyim" politik davranan biri olmadığını, kendisi için liyakatin önemli olduğunu kaydetti. Ziyarette gündeme gelen Yönetici Atama Yönetmeliği hakkında bilgi de veren Yalçın, yargıdan dönmeyecek şekilde bir yönetmelik hazırlamak için çalışmalara başladıklarını, bu çerçevede Danıştay'ın kararlarını da inceleyeceklerini anlattı.

3- "Görevimizi yürütürken bize katkı sağlayan destek veren olumlu ve yapıcı eleştirilerini bizimle paylaşan herkese minnettar olduğumuzu da burada belirtmekte yarar görüyorum. Özellikle memurların yoğun olarak izlemekte olduklarını bildiğim "memurlar.net" sitesinin görüşü ve önerilerini dikkate alacağımızı da vurgulamak istiyorum. Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarının yöneticiliklerine yapılacak atamalara ilişkin mevzuat zaman zaman idari yargı organlarınca verilen yürütmeyi durdurma kararlarına bağlı olarak kesintiye uğramıştır. En son 24/04/2008 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticileri Yönetmeliği ile ilgili olarak bazı eğitim sendikaları tarafından idari yargıya götürülmüş ve Danıştay'ın 21/07/2008 tarihli 2008/3799 ve esas no ve 4155 esas nolu kararlarıyla Yönetmeliğin Ek-2 formunun yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir. Karar Bakanlığımıza 12/08/2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Buna bağlı olarak aynı zamanda Bakanlığımızın internet sitesinde de yayınlanan 14/08/2008 tarihli ve 2008/55 Nolu Genelge yayınlanarak karar, gereğinin yapılması için valiliklere gönderilmiştir. Diğer taraftan Yönetmelikte yargı kararları, kamuoyu beklentileri ve günün ihtiyaçları dikkate alınarak başlatılan yeni çalışmalar mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılacak ve uygulamalara başlanacaktır. Bunun bir problem alanı olmaktan çıkarılması amacıyla gereken bütün tedbirler alınacaktır. Bu yönüyle kamuoyunun rahat olmasını ve bize güvenmesini arzu etmekteyiz.
Ayrıca 2005 ve 2006 yıllarında müdür yardımcılığı için seçme sınavına girerek başarılı olanların atama işlemlerine devam edilmektedir. Kazanılmış hakların korunması ve yönetimin sürekliliği bizim için anlamlı ve önemli bir özellik arz etmektedir. Uygulamalarımızda ve yönetim anlayışımızda bu temel prensibi her zaman koruyacağımızdan şüphe duyulmamalıdır."

4- Ve asaleten atamasının yapıldığı dönemde yaptığı Teşekkür mesajında yer alan;

"Personel Genel Müdürlüğü görevine başlamış olmam nedeniyle, bu görevimden dolayı şahsen gelerek ya da telefonla aramak suretiyle başarı ve iyi niyet temennilerinde bulunan herkese öncelikle teşekkürlerimi, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Göreve başladığım tarihten bu yana kamuoyuna değişik vesilelerle bildirdiğim üzere, kamuoyunun hassasiyeti ve beklentilerine uygun olarak çalışmalarımızı mesai mevhumu aramaksızın sürdürmekteyiz. Özellikle de yönetici, öğretmen atamaları ve diğer hizmet sınıflarında görev yapmakta olan personelimizin görevde yükselme iş ve işlemlerini kanun, yönetmelik ve genelgelere uygun olarak hukuk odaklı yürütmüş ve yürütmeye devam etmekteyiz.

Burada temel hedefimiz eşit, adil, ekip çalışmasını benimseyen ve güvene dayalı bir yönetim anlayışını ortaya koyarak, verilere dayalı, kamuoyunu doğru bilgilendiren ve teşkilat içinde sağlıklı ve doğru bilgi akışını sağlayan, sıfır hatalı, istatistiklerle destekli, eleştirilere açık, sorulan ve sorgulanabilen bir bakış açısıyla hizmet vermektir. Ayrıca merkez ve taşra teşkilatımızda görev yapmakta olan her kademedeki görevlilerimizin vatandaş odaklı hizmet vermesi ve vatandaş - devlet ilişkilerinde saygılı, ölçülü, dürüst ve güvenilir bir yaklaşım sergilemesi bizim önem ve öncelik verdiğimiz hususlardır.

Bilinmesinde yarar gördüğüm diğer bir husus da, kaynakların etkin ve verimli kullanılması, atıl kapasite yaratılmamasıdır. Özellikle insan kaynakları yönetiminde bilgi ve teknolojiyi merkeze alan, yönetim biliminin temel prensiplerine dayanan bir yönetim anlayışıyla sorunları çözme odaklı hizmet üretmeye çalışıyor olmamızdır. Bu duygu ve düşüncelerle tekrar sevgilerimi ve teşekkürlerimi belirtir, bundan sonra da çalışmalarımızı belirttiğim nitelikte sürdüreceğimizi kamuoyunun bilgilerine saygılarımla sunarım.?

cümleleri ile yaklaşımlarını yerine getirememiştir, getirmesi de mümkün değildir. Şöyle ki;

Sayın genel müdür Milli Eğitim Bakanlığının Personelden sorumlu en üst amiri olduğu halde bu vazifesini icra edebildiği şüphelidir.

On binlerce vekâleten yürütülen eğitim kurumu yöneticiliği olduğu halde, bu kurumlara asaleten atama yapmak için mevzuat çıkarmakla mükellef olduğu halde, olan mevzuatı da olacak mevzuatı da bertaraf edecek uygulamalar sayın bakan tarafından icra edilmektedir.

Sayın bakan -belki giderayak- Türk Milli Eğitim Sistemine son anti icraatlarını yapmaktadır. Sayın bakan; Sayın Genel Müdürün kendisi ya da uhdesindeki yöneticiler vasıtasıyla yönetici atamalarını gerçekleştirmektedir. Atama sebebi ?Bakan Onayıyla? diye geçmektedir.

Evet, 10 binlerce insan yönetmelik beklerken, hak ettiği kuruma atanmayı beklerken sayın bakan istediği kuruma atamaları yapmaktadır. Bu nedenle sayın genel müdürün yukarıda saydığımız kendine ait cümleleri yerine getirmesi mümkün değildir. Bu aşamada kendisine düşen gereğini yapmaktır.

Bu sözlerin uydurma olduğunu düşünenler varsa, kamuoyu olarak; sayın genel müdürden son zamanlarda bakan onayıyla yapılan tek bir yönetici ataması olmadığı açıklamasının beklenmesi aşikardır.

Bu atamalar sayın bakanın ?Ben genel müdür, il müdürü, ilçe müdürü atıyorum bir okul müdürü ya da müdür yardımcısı mı atayamayacağım? sözlerine vesile olan http://www.memurlar.net/haber/118070 linkindeki haberimizden ibaret değildir.

Özellikle son birkaç hafta da onlarca, yüzlerce atama yapılmıştır. On binlerce insan kariyer, liyakat, hizmetin gereği, hukukun üstünlüğü gibi temel ilkelere uygun bir mevzuat beklerken, sayın Genel Müdür bunun uğraşı içerisinde olduğunu her seferinde beyan ederken, keyfi uygulamalarla eğitimin adeta kuşatılmasına sayın genel müdürün seyirci kalamayacağı, en azından samimiyetinin göstergesinin bu olamayacağı kanaatindeyim. Şimdi İstanbul'da açılımını daha sonra açıklayacağım bazı okul isimlerini vereceğim. Bu okullara Müdür atamaları yapılmıştır. Bakan oluru ile üstelik bazıları Anadolu Lisesi ve bu okullara Anadolu Lisesi Öğretmeni statüsü dahi gözetilmeden atamalar yapılmıştır:

a- P.Lisesi (Anadolu)
b- Y.A.L.
c- Ş.A.L.
d- M.İÖO
e- Ç.A.Ö.L
f- S.A.A.L.

Evet, bunların devamı İstanbul ve Anadolu'da var hem de Müdürlük ya da Müdür Yardımcılığı boyutunda var. Bu iddiaları çürütecek bir sonuçla karşılaştığım takdirde gereğinin yerine geleceği, bu kalemin kırılacağından emin olunması; aksi durumda ilgililerin gereğini yerine getirmesi isteğiyle?

Bu noktada beklenen tek cevap şudur: Görev sürem içerisinde hiçbir kuruma tarafım ya da çalışma personelimce imza altına alınmış, ? Bakan Onayıyla? yapılmış tek bir yönetici ataması yoktur.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber