Online oyunlara karşı çocukları koruyun
Erzurum'da, kaybolduktan 6 gün sonra cesedi bulunan Musa Kanğ'ın ölümünün ardından gündeme gelen bazı online oyunların Türkiye genel satıcısı firma yetkilisi Sadun Kaya, ''Oyunların bu tür olaylarla anılması doğru değil'' dedi.
Aralarında ''Metin 2'', ''Ogame'', ''Knight Online'' gibi pek çok online oyunun Türkiye yetkili genel satıcısı şirketin yöneticisi Kaya, AA muhabirine, Kanğ'ın ölümünden son derece üzüntü duyduklarını belirterek, bir karakteri geliştirmeye yönelik stratejik online oyunların böylesi bir adli olayla anılmasının üzüntü verici olduğunu söyledi.
Emniyet birimlerinin Erzurum'daki olayla ilgili gerekli soruşturmayı yürüttüğünü, konuyla ilgili konuşmanın doğru olmadığını ifade eden Kaya, şunları söyledi:
''Bu olayla birlikte gündeme gelen oyun sektörü, Türkiye'de 2 milyondan fazla kullanıcısı olan dev bir sektördür. Bu sektörün dünyada 55 milyar doların üzerinde cirosu bulunuyor ve istatistiklere göre sektör önümüzdeki yıl itibariyle de 200 milyar doları aşacak bir hacme sahip olacak. Bu pazarda faaliyetimizi, insanlara zarar vermeden sürdürmeye çalışıyoruz. Erzurum'daki ya da benzer olaylarla adımızın anılması, oyunu kötü bir şeymiş gibi göstermek doğru değil. Oyundaki amaç strateji ve zeka geliştirmektir. Askeri kuruluşlarda da eğitim amaçlı simülasyon oyunlar kullanıyor. Oyunların bu tür olaylarla anılması doğru değil.''
Sadun Kaya, bu tür oyunlarda geliştirilen karakterlerin zaman zaman satışının söz konusu olabildiğine değinerek, kişilerin oyundaki karakterleri dilediği gibi satabileceğini, bu konuda yasal bir engelin bulunmadığını öne sürdü.
''KARAKTERİ BMW İLE TAKAS EDEN VAR''
''Karakterin üzerindeki donanıma göre fiyatı artıyor ama Erzurum'daki olayla gündeme gelen 'Metin 2' oyunundaki karakterlerin değeri fazla değildir'' diyen Kaya, şöyle devam etti:
''Maksimum 200 ile 500 TL arasında değişir, bu da nadir bir durumdur. Ancak 'Knight Online' gibi oyunlarda karakterlerin satışında, donanımına göre daha fazla değer biçilmektedir. 20-25 bin TL'lik münferit satışlar yapıldığı oldu. Hatta geçen yıl İstanbul'dan bir tekstilci İzmit'e gelerek, BMW marka otomobiliyle 'char'ı (oyunda oluşturulan karakter) takas etti. Ancak bu örnekler fazla değildir.''
''Knight Online'' oyununu 5 yıldır oynadığını ifade eden nakliyeci Umut Ateş (30) ise günde 5 ya da 6 saatini oyun için harcadığını, kendisinin de zaman zaman oluşturduğu karakterleri sattığını bildirdi.
Oyun sayesinde köklü arkadaşlıklar kurduğunu dile getiren Ateş, şunları kaydetti:
''İstanbul'dan yaklaşık 40 kişilik grupla sürekli buluşuyor, piknikler düzenliyoruz. Kendi kültürünü oluşturmuş, farklı bir sanal ortam. Amacı, burada en güçlü olup, rakiplerine hükmetmek. Bunu elde etmek için de zaman ayırmak, yüksek statü elde edebilmek için en az 6-7 ayını harcamak gerekiyor. Bazı kişiler de emek harcamadan, hackerlerin elde ettiği ya da kullanıcıların geliştirdiği karakteri yüksek ücretlerle satın alabiliyor.''
Bir süre önce Bursa'da bir kişi oyun karakterinin şifrelerinin bir hacker tarafından ele geçirildiği iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuş, İzmir'de de oyuna ait karakterleri, sanal savaş aletlerini ve eşyalarını internet üzerinden satma vaadiyle yaklaşık 100 bin TL'lik dolandırıcılık yaptığı iddia edilen kişi yakalanmıştı.
Erzurum'da, 3 Kasımda kaybolan ve kamuoyuna ''hackerler kaçırdı'' iddiasıyla yansıyan Musa Kanğ'ın cesedi, 6 gün sonra Demiryolları Gar binasının kuzeyindeki metruk bir binada, 2 metre derinlikteki çukurda üzeri taşlarla kapatılmış, yalnız dizleri görülür vaziyette bulunmuştu.
UZMAN GÖRÜŞÜ
Çocuk psikiyatrisi uzmanı Prof. Dr. Ayşen Coşkun, bu tür oyunların sadece çocuklar tarafından değil, gençler ve yetişkinler arasında da çok yaygın olduğunu, ev ortamı ve internet kafelerde oynanan bu tür oyunların özellikle ilköğretim çağındaki çocukların psikolojilerini ve sosyal yaşamlarını olumsuz etkilediğini belirtti.
Çocukların online oyunlar nedeniyle saatlerce internet kafede veya evde bilgisayar başında kalabildiğini, bunun da çocuğu giderek sosyalleşmeden, arkadaşlık ilişkilerinden uzaklaştırdığını ifade eden Çoşkun, şunları söyledi:
''Çocuklar bilgisayarı sadece oyun amaçlı görüyor. Evinde bilgisayarı olmayan çocuklar bu olanağı dışarda bulmaya gayret gösteriyor. Bu da beraberinde bazı riskleri getiriyor. Çocuk, internet kafelere gitmek durumunda kalıyor, bu tür yerlerin fazlaca denetimi yok. Buralar ticari yerler olduğu için bütün çocukları alma eğilimindeler. Oyunla birlikte çocuklar eğitimden uzaklaşabiliyorlar, olur olmaz arkadaşlıklar kurma riski, sağlıksız tanışmalar artıyor. Bu tür ortamların sıkı şekilde denetlenmesi gerekiyor.''
Çocuklara, gençlere 21. yüzyılda gelişmelerini sağlıklı şekilde sürdürebilmeleri için sunulabilecek olanakların çok sınırlı, buna karşın eğitim şartlarının çok ağır olduğunu dile getiren Coşkun, ''Okul, dershane, ders derken aileler de bu çarkın içine giriyor ve çocuğun asıl ihtiyaçlarını kimse fark etmiyor. Bu boşluk bir şekilde doluyor, bu da internet, bilgisayar üzerinden oluyor'' diye konuştu.
Prof. Dr. Çoşkun, niteliği itibariyle bu tür oyunların kendini kontrol edebilen, uğraş verdiği konunun oyun olduğunun farkında olan belli yaşın üzerindeki gençler ve yetişkinlerce oynanmasının sakıncalı olmadığını da vurguladı.
Bu arada, online oyunların oynanması konusunda adli makamların bir yasak kararı bulunmadığı, böyle bir karar olması durumunda söz konusu oyunların oynatıldığı yerlerin ilgili birimlerce denetlenip kapatılacağı kaydedildi.