Yüksek et fiyatları, bayramdan sonra düşecek

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 22 Kasım 2009 14:32, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, koyun ve sığır sayısı her yıl yüzde 2 artırılmadığı takdirde Türkiye'de 2013 yılına kadar kırmızı ette 164 bin kaçak et açığının olabileceğini söyledi.

Türkiye'de hayvan sayısı ve et üretiminin son 10 yılda hızla azaldığına dikkat çeken Bayraktar, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 10 yıl içinde kesilen sığır sayısının yüzde 21, manda sayısının yüzde 29, koyun sayısının yüzde 43, keçi sayısının yüzde 73 ve toplam kesilen hayvan sayısının yüzde 29 oranında azaldığını ifade etti. Et ve süt fiyatlarının düşük seyretmesi nedeniyle üreticilerin hayvanlarını kesmesi, neticede besiciye yeterince materyal temin edilememesinden kaynaklandığını belirten Bayraktar, şöyle konuştu: "Son bir iki yılda yaşanan kuraklık nedeniyle yem temininde görülen zorluklar nedeniyle damızlıklar da dahil ciddi sayıda koyun kesilmesi, Kurban Bayramı nedeniyle 1,5- 2 milyon baş hayvanın besiye çekilmesi, bu durumun arz talep dengesini bozması, küçükbaş hayvancılığa verilen desteklerin üretimi artırmayı bırakın korumayı bile sağlamaya yetmemesi, meraların yetersiz olması, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde terör nedeniyle bazı yayla ve meraların kullanılamaması, Et ve Balık Kurumu'nun askeriye ve devlet kurumlarının ihtiyaçlarını karşılamak için aldığı ihaleler nedeniyle özel sektörle rekabete girmesi."

İTHALAT LOBİLERİ VAR

TZOB Başkanı Bayraktar, et fiyatlarının arttığına dikkat çekerek, piyasada ithalat lobileri olduğunu belirtti. Bayraktar, ithalat lobilerinin yoğun kulisleri ile ithalat yapılmalı söylemleri olduğunu anlatarak şunları söyledi: "2009 Ekim ayında koyun eti perakende fiyatı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54 oranında artarken ithalat yapalım söylemleri dile getirilen dana etinin fiyatı yüzde 19.7 oranında artmıştır. Buna karşılık gözden kaçan ama tüketicileri yakından ilgilendiren tavuk eti fiyatları koyun etine göre yakın bir oranda yaklaşık yüzde 31 oranında artmıştır. Türkiye küçükbaş canlı ve ette ihracata dayalı bir üretim politikası ile desteklenirse, 900 milyon dolarlık canlı hayvan ve 500 milyon dolarlık et olmak üzere toplamda yaklaşık 1,5 milyar dolarlık Ortadoğu küçükbaş ithal pazarının en önemli ihracatçı aktörlerinden biri olabilir."

Türkiye'nin dünyanın küçükbaş canlı hayvanda en önemli ithal pazarlarına yakın bir ülke konumunda olduğunu belirten Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti: "Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan, Katar, Bahreyn gibi ülkeler toplamda 900 milyon dolara yakın ithalat yapmaktadır. Bu ülkeler, geçmiş yıllarda ihracat yaptığımız en önemli ülkelerdir ve hayvancılıkta yaşadığımız olumsuz gelişmeler bu pazarları Avustralya, Suriye, İran, Sudan, İspanya, Fransa gibi ülkelere kaptırmamıza neden olmuştur."

Bayraktar, DPT raporuna göre koyun ve sığır sayısının her yıl yüzde 2 artırılmadığı takdirde Türkiye'de 2013 yılına kadar kırmızı ette 164 bin kaçak et açığının olabileceğini hatırlatarak, küçükbaş hayvacılıkta acil tedbirlerin devreye sokulmasını istedi. Bayraktar, Türkiye'de yeterli et olduğunu anlatarak yapılan ihracat sayesinde et fiyatlarının yükseldiğini bununla birlikte Kurban Bayramından sonra et fiyatlarının düşeceğini söyledi.

BOYALI MANDALİNALAR

TZOB Başkanı Bayraktar, Türkiye'de GDO'lu ürünlerin üretimine izin verilmediğini belirterek, Türkiye'ye yabancı ülkelerden ithal edilmek suretiyle giren GDO'lu ürünlerin ise mısır, soya, pamuk ve kanola olduğunu hatırlattı. Bayraktar, Türkiye gündeminde yerini alan boyalı mandalinalar hakkında da sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazı basın organlarında konuyu tam olarak bilmeyen bazı kişilerce, 'Boyalı mandalinaların' piyasaya sürüldüğü öne sürülmektedir. Yeni hasat döneminde narenciye ürünleri iç olgunluğa ulaştığı halde meyve kabuğunun tam olarak sararmadığı bilinen bir gerçektir. Piyasanın talebini karşılamak amacıyla erken hasat edilen bazı narenciye ürünlerinde çeşitli tekniklerle kabuk sarartma işlemi uygulanmaktadır. Ürünün albenisini artırmak için, yılardır uygulanan bu sarartma işlemi, kamu oyuna boyalı mandalinalar olarak aksettirilmektedir. İnsan sağlığına hiçbir zararlı etkisi olmayan boya ve zararlı bir kimyasalın kullanılmadığı bu işlemin kamuoyuna yanlış aksettirilmesi, bilhassa domuz gribine karşı vücut mukavemetini artıran, bu nedenle tüketicilerimiz tarafından bol bol tüketilmesi gereken bu faydalı meyveyi tüketmekten caydırmaktadır. Bu husus talep daralmasından dolayı hem üreticinin hem de gerektiği gibi beslenemeyen tüketicinin aleyhine olmaktadır."

TAHİR SARIKAYA

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber