Kaygıdan kurtulmak için uzmanından üç altın öneri

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 28 Mart 2012 12:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Eğitimci Ömer yanmaz, insanın kaygıdan kurtulabilmesi için öncelikle vücudunu gevşetmeyi öğrenmesi gerektiğini belirtti. Vücudu gevşetmenin 3 yolu bulunduğunu dile getiren Yanmaz, "Bunlar, doğru nefes alma, fizik egzersizi, düşünce biçimini düzenlemedir." dedi.

Doğru nefes alarak vücudun rahatlatılabileceğini anlatan Yanmaz, Vücutta daha fazla oksijen yakılmasından dolayı,öğrenme sırasında beyinde meydana gelen protein bağlarının kurulmasını sağlar. Oksijenin vücudun en uç noktasına gitmesini ve stresin ortadan kalkmasını ya da azalmasını sağlar. Buda öğrenmeyi kolaylaştırır." diye konuştu.

Doğru nefes almada akciğerin tamamının oksijen ile dolması lazım geldiğini bildiren Eğitimci Ömer Yanmaz, şu bilgileri verdi: "Nefes burundan alınıp ağızdan verilmelidir. Sağ elinizin avuç içini midenize, sol elinizi göğsünüze koyun. Nefes aldığınızda sağ eliniz hareket ediyorsa doğru nefes alıyorsunuz demektir. Günde 40-50 defa doğru nefes alma egzersizi yapmak kaygıyı düşürür."

"GERGİNLİK, DAMARLARDA DARALMAYA NEDEN OLUR"

Düzenli fizik egzersizleri yapmanın da kas gevşemesi, zihinsel gevşeme, yapılan işte etkinliğin artması, enerjide artış, endişelerde azalma, duygusal rahatlık, kendine güven artışı gibi faydaları bulunduğunu vurgulayan Yanmaz, "Gerginlik, damarlarda daralmaya neden olur. Hücrelere giden kan miktarında azalma olur. Bu da hücrelere yetersiz besin ve az oksijen gitmesi demektir. Bu durumda vücutta salgılanan bazı maddeler öğrenmeyi zorlaştırır." uyarısında bulunuyor.

Fiziksel egzersizden sonraki rahatlama sırasında salgılanan seratonin adındaki maddenin öğrenmek için gerekli olan zihinsel ortamın doğmasını sağladığını bildiren Yanmaz, "Bir fizik egzersizi programı tamamlandığı zaman yorgunluk hissedilmemeli. Zıplayarak yapılan yorucu hareketlerden kaçınılmalıdır." tavsiyesinde bulundu.

Düşünce biçimini düzenlemenin de kaygıyı azalttığını ifade eden Yanmaz, şunları kaydetti: "Sınav için olumlu düşünün. Sınavdan önce zihninizde geçmişteki başarısızlıklarınızı değil başarılarınızı düşünün. Kendinize güvenin. 'Mahvolurum' 'hapı yutarım' gibi düşüncelerin problemi çözmeye yararı olmadığını unutmayın. Sınav, bilgilerin ölçülmesidir, kişiliğinizin değil. Kaygıyı siz oluşturdunuz, üstesinden gelecek olanda sizlersiniz. Çünkü var olanı silmek, olmayanı yazmaktan daha kolaydır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber