Binaların depreme dayanıklılığı sanal ortamda test edilecek
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, yapıların depreme karşı güçlendirilmesi amacıyla
yönetmelik değişikliğine gidiyor.
Alınan bilgiye göre, Bakanlık yetkilileri ile ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr.
Haluk Sucuoğlu, Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nuray Aydınoğlu ve İTÜ'den
Prof. Dr. Erkan Özer'in bulunduğu Deprem Yönetmeliği Komisyonu'nun çalışmaları
son aşamaya geldi.
Komisyonun yaklaşık 2 yıldır devam eden çalışmaları sonucunda, kamuoyunda Deprem Yönetmeliği olarak bilinen ''Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında
Yönetmelik''in çeşitli maddelerinde değişiklik öngören bir taslak hazırlandı.
Taslağın en önemli düzenlemesini de, yönetmeliğin son bölümünde yer alacak
''Mevcut Yapıların Değerlendirilmesi ve Güçlendirilmesi''ne ilişkin esaslar
oluşturuyor.
YENİ DÜZENLEME NELER GETİRECEK ?
Taslak, ''deprem karşısında mevcut bir binanın nasıl etkileneceğinin tespitine
ilişkin inceleme ve hesap yöntemleri ile güçlendirme esaslarına'' yer veriyor.
Taslağa göre, güçlendirme için, öncelikle binaların mevcut durumu hakkında
bilgi toplanacak. Bu çerçevede, binaların yapı projeleri, raporları ve zemini
incelenecek. Binada çeşitli gözlem ve ölçümler, malzeme örnekleri üzerinde de
testler yapılacak.
Betonarme, çelik, prefabrike ve yığma gibi bina türlerine göre uygulanacak
farklı yöntemlerle, yapıların projeye uygunluğu tespit edilecek ve taşıyıcı
sistem röleveleri çıkarılacak. Zemin özelliklerinin yanı sıra binada varsa mevcut
hasar, onarımlar, eklentiler ve değişiklikler de belirlenecek.
SANAL ORTAMDA TEST
Binayla ilgili çıkarılacak bilgiler, bilgisayara yüklenecek ve hazırlanacak
simülasyon modeliyle, deprem karşısındaki performansı ortaya konacak.
Taslakta, binada oluşabilecek hasara ilişkin şu tanımlamalar yer alıyor:
''-Hemen Kullanım Durumu: Hasarsızlık veya az hasar. Binanın yapısal elemanlarında
hasar oluşmamıştır ve dayanım özelliklerini korumaktadır.
-Can Güvenliği Durumu: Orta derecede, ancak onarılabilir hasar. Binanın yapısal
elemanlarının bir kısmında hasar görülür. Ancak elemanlar dayanımlarının önemli
bölümünü korumaktadır.
-Göçmenin Önlenmesi Durumu: Ağır hasar, bina göçme durumuna yakındır. Binanın
yapısal elemanlarının önemli kısmında hasar görülür, dayanımlarını büyük ölçüde
yitirmişlerdir.
-Göçme Durumu: Yapı tamamen çökmüştür veya yıkılmanın eşiğindedir.''
HEDEFLENEN PERFORMANS
Taslakta, binaların kullanım amacına göre, güçlendirmede esas alınacak deprem
şiddeti ve hedeflenen performanslar ise şöyle sıralandı:
''-Hastane, itfaiye, enerji tesisi gibi deprem sonrası kullanımı gereken binalar:
Bu binaların şiddetli depremde (Hemen Kullanım), çok şiddetli depremlerde ise
(Can Güvenliği) sağlaması hedefleniyor.
-Okul, yurt, cezaevi gibi insanların uzun süreli yoğun biçimde bulundukları
binalar: Bu binalardaki güçlendirme çalışmalarında orta şiddetli depremlerde
(Hemen Kullanım)ın, çok şiddetli depremlerde (Can Güvenliği)nin sağlanması amaçlanıyor.
-Sinema, tiyatro, konser salonu gibi insanların kısa süreli yoğun bulundukları
binalar: Bu binalardaki güçlendirmede de şiddetli depremlerde (Can Güvenliği),
çok şiddetli depremlerde ise (Göçmenin Önlenmesi) esas alınıyor.
-Patlayıcı ve parlayıcı maddelerin bulunduğu ya da depolandığı binalar: Şiddetli
depremlerde (Hemen Kullanım), çok şiddetli depremlerde de (Göçmenin Önlenmesi)
hedefleniyor.
-Konutlar, işyerleri, oteller ve diğer binalar: Bu binaların şiddetli depremde
(Can Güvenliği)ni sağlayacak şekilde güçlendirilmesi planlanıyor.''
GÜÇLENDİRME YÖNTEMLERİ
Taslak uyarınca, binanın deprem simülasyonundan aldığı sonuç ve hedeflenen
performansa göre güçlendirme programı belirlenecek.
Betonarme binaların güçlendirilmesiyle ilgili olarak şu yöntemler uygulanabilecek:
''-Kolonların çelik, betonarme veya lifli polimer ile sargılanması,
-Kolon kesitlerinin büyütülmesi,
-Kirişlerin sarılması,
-Bölme duvarların güçlendirilmesi,
-Taşıyıcı sistemlerin dökme betonarme perdelerle güçlendirilmesi,
-Betonarme sisteme dıştan yeni çerçeveler eklenmesi,
-Betonarme sisteminin kütlesinin azaltılması (binanın üst katının kaldırılması,
çatının hafif bir çatıyla değiştirilmesi, çatıda bulunan su deposu gibi tesisat
ağırlıklarının zemine indirilmesi, vb.)'' Bu arada, binalarını güçlendirmek
isteyenler için uygun koşullu kredi verilmesi de gündemde bulunuyor.
İSTANBUL'DA 70 BİN BİNA RİSKLİ
Komisyon Başkanı Prof. Dr. Haluk Sucuoğlu, yaptığı değerlendirmede, Türkiye'de
deprem kuşağında yer alan binaların büyük bölümünün depreme dayanıklı olmadığını
belirtti.
Sadece İstanbul'da bulunan yaklaşık 1 milyon binanın yarısının olası Marmara
depreminde hasar görmesinin, 70 bininin de ağır hasara uğraması veya yıkılmasının
beklendiğini kaydeden Sucuoğlu, ''Yıkılabileceği tahmin edilen binalarda beklenen
can kaybı 50-60 bin arasında'' dedi.
Riskli binaların ya yıkılıp yeniden yapılması ya da güçlendirilmesi gerektiğine
dikkati çeken Sucuoğlu, sadece İstanbul'daki riskli 70 bin binanın yıkılıp yeniden
yapılmasının 100 milyar YTL'nin üzerinde bir maliyet yaratacağını bildirdi.
Sucuoğlu, bunun da Türkiye'nin yaklaşık dış borcuna eşit olduğuna işaret etti.
Sucuoğlu, 20 yaşından genç binalarda güçlendirmenin, yıkıp yeniden yapma maliyetinin
yarısından az olması halinde tercih edildiğini kaydederek, ''İyi hazırlanmış
bir güçlendirme projesi ile bu oran yüzde 25'in altına çekilebiliyor'' dedi.
Yönetmeliğin etkin bir şekilde uygulanabilmesi için hizmetiçi eğitim ve güçlü
denetime ihtiyaç duyulduğunu belirten Sucuoğlu, ''Güçlendirme Yönetmeliği''nin
yayınlanmasıyla yüksek deprem riskine sahip binaların belirlenmesi ve güçlendirilmesi,
bunun sonucunda deprem risklerinin ciddi biçimde azaltılması, özellikle de can
kayıplarının önlenmesi mümkün olabilecek'' diye konuştu.