Erdoğan'ı mektupla tehdit eden öğretmen adayının annesi konuştu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e peş peşe mektuplar yazarak ölüm tehdidinde bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan ve sonra da tahliye edilen Abdurrehim Aras'ın annesi Sıdıka Aras, oğlunun uzun süredir işsiz olduğunu ama büyük bir hata yaptığını söyledi.

AA muhabirinin görüştüğü Erzurum'un Çat ilçesi Karaşeyh köyündeki anne Sıdıka Aras, 1'i kız 5 çocuk annesi olduğunu, biri öğretmen olan çocuklarının hepsini okutmaya çalıştığını söyledi.

Oğlu Abdurrehim Aras'ın Başbakana bu şekilde mektup yazmasının kabul edilemeyecek bir davranış olduğunu belirten anne Aras, "Uzun süredir işi yoktu.

Başbakana kağıt yazmış. Sonra da onu tutukladılar. Yazdıklarını sonradan öğrendiğimizde çok üzüldük" dedi.

Tutukluluk süresinden sonra oğlu Abdurrehim'in köye geldiğini belirten anne Aras, "Abdurrehim hapisten çıktıktan sonra köye geldi. Bir süre odasına kapandı kaldı. Sonra da çalışmak için Ankara'ya gitti" diye konuştu.

DERSANEDE ÇALIŞMIŞ, VEKİL ÖĞRETMENLİK YAPMIŞ

Abdurrehim Aras'ın öğretmen ağabeyi Abdullah Aras da AA muhabirine, kardeşinin fakülteyi bitirdikten sonra anımsadığı kadarıyla KPSS'den 76 veya 78 puan aldığını, bunun da öğretmenlik için yeterli olmadığını, 4 yıl işsiz kaldığı için bir ara bunalıma girip bu mektupları yazmış olduğunu öğrendiklerini söyledi.

Kardeşi Abdurrehim'in üniversiteden sonra Giresun'un bir ilçesinde özel dershanede 6 ay kadar çalıştığını, Erzurum'un Hınıs ilçesinde de 5 ay süreyle vekil öğretmenlik yaptığını anlatan Aras, şöyle konuştu:

"Çocukluğu ve üniversite hayatında bir sorunu yoktu. Herhangi bir grupla da ilişkisi olmadı. Okulu bitirip net iş bulamayınca bunalıma girdi. Bunu hissettim.

Hatta psikologa götürmek istedim kabul etmedi. Bu arada o mektupları yazmış." Abdullah Aras, "O dönem bunalıma giren kardeşimin yaptığı çok büyük bir hata, ancak bir çözüm de bulunması lazım" diye konuştu.

FAKÜLTEDE SAKİN BİR ÖĞRENCİ

Aras'ın mezun olduğu Adnan Menderes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Şahin Baranoğlu da "Son derece üzücü bir durum, ama eğer doğruysa bizim emekli olmamız lazım" dedi.

Baranoğlu, "Aras, o dönem sakin, kendi halinde bir gençti. Halihazırda psikolojik bir sorunu da yoktu" diye konuştu.