BİM, üniversiteler yer değiştirme yönetmeliğine tabi değil dedi!

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, yükseköğretim kurumlarının "Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmelik" hükümlerine tabi olmadığını, naklen atamalarda kurumların takdir hakkının bulunduğuna hükmetti.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 02 Mart 2021 00:04, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
BİM, üniversiteler yer değiştirme yönetmeliğine tabi değil dedi!

Dava konusu olayda, bir yükseköğretim kurumunda görevli memur, özel sektörde çalışan eşinin son iki yılda 360 gün sigorta priminin yatırdığı gerekçesiyle eşinin çalıştığı Konya iline tayin talebinde bulunmuştur.

Üniversite yeni kurulmuş bir üniversite olması bakımından personel ihtiyacı bulunduğu gibi bütçe kanunlarıyla açıktan ya da naklen atama yoluyla temin edilecek personel sayılarının azaltıldığını ifade ederek, kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde devamı amacıyla davacıya muvafakat vermemiştir.

İlk derece mahkemesi, "Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmelik"in 14 üncü maddesi hükmü uyarınca eş durumu özründen, eşi kamu personeli olmayan davacının anılan Yönetmelik hükmü uyarınca eş durumu özründen yararlanma olanağının bulunduğunun açık olduğu, gerek Anayasa, gerekse de Yasalar ile korunması emredilen aile birliğinin korunması ilkesinin göz ardı edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.

Bölge İdare Mahkemesi ise, Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'te sadece kamu görevlilerinin aynı kurumun farklı yerlerdeki teşkilatlarına atanmasına ilişkin usul ve esasların belirlendiği, farklı kurumlara atanma taleplerinin ancak kurumlar arası naklen atama yoluyla yer değişikliklerinde cari olan hizmetin gerekleri ve kamu yararı kriterleri çerçevesinde inceleneceği, kurumlar arası naklen atama talepleri değerlendirilirken, mevzuatta sadece kişiler için öngörülen şartların gerçekleşmesinin yeterli olmadığı, aynı zamanda hizmete ilişkin koşulların da elverişli olması gerektiği, dolayısıyla davacının talebini personel ihtiyacını dikkate almak suretiyle değerlendiren üniversitenin işleminin hukuka uygun bulmak suretiyle ilk derece mahkemesinin kararını bozmuştur.

İŞTE MAHKEME KARARI

T.C. İSTANBUL BÖLGE İDARE MAHKEMESİ

2. İDARİ DAVA DAİRESİ

E. 2020/386

K. 2020/803

T. 9.7.2020

İSTEMİN ÖZETİ :... Üniversitesi Rektörlüğü Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nda bilgisayar işletmeni olarak çalışan davacının, özel sektörde çalışan eşinin son iki yılda 360 gün sigorta priminin yatırıldığından bahisle eşinin çalıştığı Konya ilinde faaliyet gösteren ...... Üniversitesine kurumlar arası nakil yoluyla atanması istemine muvafakat verilmemesine ilişkin 26/07/2019 tarih E.3961 Sayılı ...... Üniversitesi Rektörlüğü- Personel Daire Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptali yolundaki Edirne İdare Mahkemesi'nin 20/12/2019 tarih ve E:2019/1114, K:2019/1580 Sayılı kararının, davalı idare vekili tarafından; nispeten yeni kurulmuş bir üniversite olan idarenin personel ihtiyacı bulunduğu gibi bütçe kanunlarıyla açıktan ya da naklen atama yoluyla temin edilecek personel sayılarının azaltılması dikkate alındığında; kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde devamı amacıyla davacıya muvafakat verilmemesinin hukuka aykırılığından söz edilemeyeceği ileri sürülerek, kaldırılması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi İkinci İdare Dava Dairesince, dava dosyasındaki bilgi ve belgeler incelenerek işin gereği görüşüldü:

KARAR : Dava; .. Üniversitesi Rektörlüğü Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nda bilgisayar işletmeni olarak çalışan davacının, özel sektörde çalışan eşinin son iki yılda 360 gün sigorta priminin yatırıldığından bahisle eşinin çalıştığı Konya ilinde faaliyet gösteren ... Üniversitesine kurumlar arası nakil yoluyla atanması istemine muvafakat verilmemesine ilişkin 26/07/2019 tarih E.3961 Sayılı .... Üniversitesi Rektörlüğü- Personel Daire Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmıştır. İlk derece Mahkemesince "...Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmelik'in değişik 14. maddesi hükmü uyarınca eş durumu özründen, eşi kamu personeli olmayıp, talep edilen yerde kesintisiz son iki yıl sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olanların da faydalanacağı açık olup, eşi Konya İlinde özel bir şirkette son iki yıl içinde 360 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle sigortalı olarak çalışan davacının, anılan Yönetmelik hükmü uyarınca eş durumu özründen yararlanma olanağı bulunduğu açık olduğundan, gerek Anayasa, gerekse de Yasalar ile korunması emredilen aile birliğinin korunması ilkesinin gözardı edilemeyeceği, davacının eşinin ... İli'nde görev yapma olanağının bulunmadığı da dikkate alındığında aile birliğinin hiçbir zaman tesis edilme imkanının olmaması nedeniyle, davacının aile birliği gözetilmeden tesis edilen dava konusu işlemde, Anayasa ve Yasa hükümleriyle teminat altına alınmış olan aile bütünlüğü ilkesine ve hukuka uyarlık görülmemiştir." gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 74. maddesinde; "Memurların bu kanuna tabi kurumlar arasında, kurumların muvafakatı ile kazanılmış hak dereceleri üzerinden veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde derece yükselmesi suretiyle, bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan, bir kadroya nakilleri mümkündür. Kazanılmış hak derecelerinin altındaki derecelere atanabilmeleri için ise atanacakları kadro derecesi ile kazanılmış hak dereceleri arasındaki farkın 3 dereceden çok olmaması ve memurların isteği de şarttır." düzenlemesi yer almaktadır. 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda 22/12/2005 tarih ve 5436 Sayılı Kanun'un12. maddesiyle yapılan değişiklik ile katma bütçe uygulamasına son verilmiş, üniversiteler bu sınıflandırmada "Özel Bütçeli" idareler kategorisine ait II sayılı cetvelde gösterilmek suretiyle her biri yer yönünden yerinden yönetim modeliyle ayrı birer kamu tüzel kişiliği şeklinde örgütlenmiştir. Yukarıdaki mevzuat hükümlerine göre; memurların kurumlar arası nakil suretiyle atanmaları için memurların kurumları ile atanmak istedikleri idarenin ortak iradelerinin mevcudiyeti zorunlu kılınmıştır.

Ancak, memurlara kurumlarınca muvafakat verilmemesi halinde ortaya çıkan uyuşmazlıklarda idari yargı merciilerince; kadro durumu ve personel ihtiyacı, atanacak kişinin ve atanmak istenen kadronun niteliği gibi unsurlar değerlendirilmek suretiyle muvafakat verilmemesi yolunda idarece kullanılan takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından hukuka uygun olup olmadığının değerlendirileceği de yerleşik idari yargı ilkelerince kabul görmektedir.

Dava dosyası incelendiğinde; davacının .... Üniversitesi Rektörlüğü Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nda bilgisayar işletmeni olarak görev yaptığı, eşinin ise 17/11/2017 tarihinden itibaren Konya ilinde faaliyet gösteren özel sektördeki bir şirkette sigortalı olarak çalışmakta olup, davacının atanmak istediği .....Üniversitesince davalı idareye hitaben yazılan 22/07/2019 tarihli yazı itibariyle 360 günlük sigorta priminin yatırıldığı, davalı idarenin ise; mevcut personel ihtiyacı karşısında bu tür taleplerin yürütmekte oldukları kamu hizmetini sekteye uğratabileceğini belirtmek suretiyle dava konusu işleme yönelik savunmalarını gerekçelendirdiği görülmektedir.

Dosya içeriğindeki bilgi ve belgeler, yukarıdaki mevzuat hükümleri ve açıklamalar ile birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar gerek davacı gerekse davalı idarenin uyuşmazlığa yönelik iddialarını Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümlerine dayandırmış iseler de, bizzat söz konusu genel yönetmelikteki istisnai düzenlemeler ile başka kurumların genel yönetmelikle tanınan yetki çerçevesinde çıkardıkları özel yönetmelik hükümlere bağlı olarak, eş durumu mazeretine binaen farklı kurumlara geçiş suretiyle başka yerlere atanmaya cevaz veren haller dışında, Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'te sadece kamu görevlilerinin aynı kurumun farklı yerlerdeki teşkilatlarına atanmasına ilişkin usul ve esasların belirlendiği sabit olup, farklı kurumlara atanma taleplerinin ancak kurumlar arası naklen atama yoluyla yer değişikliklerinde cari olan hizmetin gerekleri ve kamu yararı kriterleri çerçevesinde inceleneceği, idareye tanınan takdir yetkisinin bu kriterler bakımından denetlenebileceği dikkate alındığında; davacı, Konya'da özel bir işyerinde çalışan eşi nedeniyle aile bütünlüğünün korunmasını istemekteyse de, ilgililerin kamu görevine girerken görevin gerektirdiği hizmetlere uygun davranmayı kabul ettikleri ve idare hukuku alanında kamu yararının bireysel yarardan üstün tutulduğu, kurumlar arası naklen atama talepleri değerlendirilirken, mevzuatta sadece kişiler için öngörülen şartların gerçekleşmesinin yeterli olmadığı, aynı zamanda hizmete ilişkin koşulların da elverişli olması gerektiği, dolayısıyla davacının talebini personel ihtiyacını dikkate almak suretiyle değerlendirdiği anlaşılan davalı idarenin, dava konusu işlemin tesisine yönelik takdir hakkını hizmet gerekleri ve kamu yararına uygun şekilde kullandığı sonucuna varılmıştır. Bu durumda; dava konusu işlemde hukuka aykırılık; dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk derece Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle; istinaf talebinin kabulüne, Edirne İdare Mahkemesi'nin 20/12/2019 tarih ve E:2019/1114, K:2019/1580 Sayılı kararının kaldırılmasına, davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan 302,85-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, istinaf safhasında davalı idarece yapılan 101,40-TL posta gideri ile hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.700,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, davalı idarenin harçtan muaf olması nedeniyle istinaf aşamasında alınmayan 148,60-TL istinaf başvurma harcının davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili vergi dairesine harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, posta gideri avansından varsa artan kısmın mahkemesince taraflara iadesine, kararın taraflara tebliği için dosyanın ait olduğu mahkemeye gönderilmesine, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45/6. ve 46.maddeleri uyarınca temyizi kabil olmamak üzere kesin olarak, 09.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber