Bürokrasi Meclise yalan söylemiş
Bürokrasinin soyguna göz yumduğu bir kez daha belgelendi. Halk Bankası yöneticilerinin 10 milyon dolarlık batık kredi için Meclis'ten gelen uyarı karşısında 'Dava açıldı' diyerek yalan söylediği ortaya çıktı.
Hükümetler değişse de gerçek iktidarı elden bırakmayan bürokrasinin, devletin soyulmasındaki önemli rolü bu defa Halk Bankası'nda yaşanan bir olayla ortaya çıktı. Meclis Yolsuzluk Komisyonu'nun bütün uyarılarına rağmen bürokratların göz göre yalan söylemesi sonucu Halk Bankası'nın 10 milyon dolarlık batık kredisi için dava açılamadı. Soygun zaman aşımına uğradı. Olayın skandal boyutu, Halk Bankası yönetiminin, zaman aşımı uyarısında bulunan Azmi Ateş başkanlığındaki TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'na, "Biz soruşturma başlattık, dava açıldı" diyerek yanlış beyanda bulunmasıyla başladı. Banka yönetiminin bu beyanına karşılık, zaman aşımının gerçekleşmesi, bu beyanın doğru olmadığını ortaya koydu.
BATAN MİLYON DOLARLAR
Net Holding'e 1998'den itibaren verilen ve geri dönmeyen kredilerde usulsüzlük olduğu iddiaları, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu raporu ile Meclis'e geldi. TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu, tespitleri yerinde bularak sorumlular hakkında TCK'nın 230 ve 240. maddelerinde yer alan "Görevi Kötüye Kullanmak" ve "Hizmet Sebebiyle Emniyeti Suistimal" suçlarının işlendiği kanaatiyle gereğini yapmak üzere dava harekete geçti. Komisyon, zaman aşımı süresinin dolmasına bir yıl kala, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Komisyon, bununla da kalmayıp 28.7.2003 tarihinde Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Halk Bankası yönetimine konuyu ayrıca aktardı. Ancak bütün bu uyarılara rağmen Halk Bankası Genel Müdürlüğü ile Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu tarafından gereken işlemler yapılmadı.
İŞTE YALANIN BELGESİ
Devletin batan trilyonlarının hesabının sorulamaması üzerine inceleme başlatan Ankara Savcılığı, ilginç bir detayı ortaya çıkardı. Halk Bankası yetkilileri, TBMM Yolsuzluk Komisyonu'na, Net Holding'le ilgili verdikleri ifadede yalan beyanda bulunmuşlardı. Halk Bankası yetkililerinin Komisyona verdiği bilgilere ilişkin raporun 71 ve 72. sayfalarında, yalan beyanlar şöyle ifade ediliyordu: "27.03.2003 tarihinde toplanan Banka Genel Kurulu'nda söz konusu firma ve 37 firmaya kullandırılan kredilerde sorumluluğu bulunan banka eski yöneticileri aleyhine Mayıs ve Haziran aylarında Mali Sorumluluk davaları açılmış, ayrıca Şubat 2004 ayında sorumlular hakkında gerekli suç duyurusunda bulunulmuş olup sorumluluk davalarının halen derdest olduğu, suç duyuruları ile ilgili olarak hazırlık tahkikatlarının devam ettiği bildirilmiştir." Banka yönetimi, trilyonlarca lirayı batıranlarla ilgili hiçbir işlem yapılmadığı halde, savcı yetkisine sahip olan Meclis Yolsuzluk Komisyonu'nu açıkta aldatmıştı.
SAVCILIK PEŞİNE DÜŞTÜ
Savcılık, davanın zaman aşımına uğramasına sebep olan Halk Bankası yetkilileri
hakkında harekete geçti. Son olarak Banka müfettişi A. Gökhan Akgöl'ün görevinin
gereğini yapmadığı gerekçesiyle 'görevi ihmal' davası açıldı. Yani 10 milyon
dolarlık dava, bir kişinin sırtına yüklenmiş oldu. Üstelik Müfettiş Akgöl'ün,
zaman aşımı dolmadan bitirdiği raporuna rağmen bu yola gidildi. Böylece, usulsüz
kredilerle ilgili imzası bulunan zamanın Halk Bankası yetkilileri aklanmış oldu.