Adalet Bakanlığı raporu: Adli Tıp'ın her uygulaması yanlış
'Nerem doğru' dedirten rapor
Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu, Adli Tıp Kurumu'nu mercek altına aldı. Müfettişler, kurumun neredeyse her yaptığının bir hatalar manzumesi olduğunu, hazırladıkları raporda ilan etti
Hakkı KURBAN / ANKARA
Adli Tıp Kurumu'ndaki hatalar üzerine başlatılan Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu incelemesi, kurumun dosya ve evrak yazımında da birçok prosedürü ihlal ettiğini ortaya koydu. İhlallerden hareketle 'öneriler listesi' hazırladı. İşte müfettişlerin gözüyle Adli Tıp Kurumu'ndaki hatalar:
'RIZASIZ' İÇ BEDEN MUAYENESİ: Raporda en dikkat çeken tespitlerden biri 'iç beden muayenesi'. CMK'nın 'rıza' kriterine dikkat çeken müfettişler, 'Kızlık zarı raporu, DNA testi, sperm kontrolü içerikli iç beden muayenesinin mağdurelerin rızasına dair bir beyan tutanağı ya da imzası bulunmadan yapıldığı belirlenmiştir' tespiti yaptı. Teftiş Kurulu raporunda bu uygulamanın yasal sorumluluk doğuracağını vurguladı.
USULE AYKIRI UYGULAMA: Örnek olaylara da yer verilen tespitlerde 'delil' uyarısı da dikkat çekti. Sungurlu Başsavcılığı'nca 11 Ağustos 2010'da kabirden çıkarılan bir kız çocuğuna ait cesetten alınan materyallerle beraber, bebeğin anne-babası olduğu iddia edilen kişilerden 'hakim kararı olmaksızın' alınan kan örneklerinin değerlendirildiği örneğine raporlarında yer veren müfettişler, bu şekilde DNA analizi yapılmasını usule aykırı buldu.
İSİMLER DEŞİFRE: Mahkemelerden ya da Cumhuriyet başsavcılıklardan gönderilen materyallerin güvenli ve gizli bir kayıt sisteminin esas olması gerekirken, bir kodlamayla değil, isimleri saklı tutulmadan gerçekleştirildiği de rapora yansıdı.
15 GÜNDE YAZILMASI GEREKİYOR
Adli Tıp Kurumu Uygulama Yönetmeliği'ne dikkat çekilen raporda, 'Gerekli tüm incelemeler ve istenilen belgeler tamamlandıktan sonra 15 gün içinde raporun düzenlenerek mahalline gönderilmesi hükmünün her durumda şiar edinilmesi' gerektiği vurgulandı. Dikkat çeken bir uyarı da 'zamanaşımı' konusunda yapıldı: Zamanaşımı yaklaşmış olan evrak için öncelik uygulamasının yapılmadığı görülmüştür. Gelen evraka ve işlere zamanaşımı ölçüsüne göre öncelik tanınması benimsenmelidir.
KAYIT VE TESLİM
Raporda, kayıtlarda ve raporların tesliminde gerekli dikkatin gösterilmediği tespitine yer verilirken, onaysız fotokopilerin bile ciltlerde olduğu kaydedildi. Ambar mevcudunun giriş çıkış kayıtlarında da özen istendi.
GECİKEN BELGELER
Teftiş Kurulu'nun tespitleri arasına 'belge gecikmeleri' de girdi. 'Bir kısım işlerin kuruma gelişiyle merciine rapor halinde gönderilişi arasında makul sayılmayacak sürelerin geçtiği, bu durumun da adaletin tecellisinde sürüncemede kalmaya ve hatta kamuoyunda tepkilere neden olma olasılığını da beraberinde getirdiği belirlenmiştir' denildi. Raporda, karara rağmen 7 ay yazılmamış raporlar bulunduğu da vurgulandı.