Üniversite öğrencisini yakarak öldüren kişiye müebbet hapis

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 16 Şubat 2012 15:15, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01

Adana'da, Açıköğretim Fakültesi öğrencisi 21 yaşındaki İsmet Dündar'ın tinerle bayıltılıp yakılarak öldürülmesiyle ilgili, sanığa müebbet hapis, yardımcı olan yeğenine de 16 yıl hapis cezası verildi.

Adana 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, 11 Nisan 2011'de Turhan Cemal Beriker Bulvarı'nda bir binanın ikinci katında Selahattin Yaşar Biçer'e ait ''sanal tefecilik'' olarak nitelendirilen kredi kartı komisyonculuğu yapıldığı öne sürülen işyerinde İsmet Dündar'ın yakılarak öldürülmesiyle ilgili, haklarında ''suç delillerini yok etmek amacıyla kasten öldürme ve kasten yangın çıkarma, bu suçlara yardım etme'' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıklar Nurettin Kızılkaya (37) ve yeğeni Ahmet Vahap Kızılkaya (19) hazır bulundu. Öldürülen İsmet Dündar'ın babası müşteki Ali Dündar da duruşmaya katıldı.

Cumhuriyet Savcısının okuduğu mütalaaya göre, Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası'nda servis işçisi ve sahne görevlisi olarak çalışan Nurettin Kızılkaya, söz konusu işyerine kredi kartı borçlarına taksit yaptırmak için sık sık gitmeye başladı. Borçlarından kurtulamayan Kızılkaya, işyerini soymaya karar verdi ve İsmet Dündar'a olaydan birkaç saat önce fare zehri karıştırılmış meyve suyu içirmek istedi.

Dündar meyve suyunu içmeyince, Kızılkaya olay yerinden ayrıldı ve bir süre sonra Dündar'ın işyerinde yalnız olduğunu öğrenerek, tekrar gitti. Kızılkaya, kapıyı açan Dündar'ı tiner döktüğü temizlik beziyle ağzını ve burnunu kapatıp bayılttı, ardından çekmecelerde para aradı. Bu sırada Dündar ayılınca, bu kez tinerli bezle uzun süre ağzını ve burnunu kapatıp, boğdu. Geride delil kalmaması için de Dündar'ın bulunduğu yerdeki koltuğu gazeteyle yaktı.

Yanına yeğeni diğer sanık Ahmet Vahap Kızılkaya'yı alan Nurettin Kızılkaya, bir süre sonra işyerinin yanıp yanmadığını kontrol için tekrar geldi. Sanıklar, İtfaiye araçlarını görünce evlerine döndü. Maktul ile son görülen kişilerin araştırılması sırasında, polis sanıkların üzerlerindeki tiner kokusunu bastırmak için aşırı derecede kolonya kullanmalarından şüphelendi. Sanıklar, sorguları sırasında suçlarını itiraf etti.

Sanık Nurettin Kızılkaya, duruşmadaki savunmasında suçlu olduğunu belirterek, ''Kredi kartlarımı ve senetlerimi almak için işyerine gitmiştim. Ancak, öldürme kastım yoktu. Pişmanım'' dedi.

Sanık Ahmet Vahap Kızılkaya ise yaklaşık 10 aydır suçsuz yere tutuklu olduğunu savunarak, ''Ailemin durumu iyi değil. Babam annemden ayrı. Yaşadığı üzüntü nedeniyle şeker hastası oldu. Babamı seviyorum, ona yardımcı olmak istiyorum. Akranlarım askere gidiyor. Ben de gitmek istiyorum. Benim bir suçum yok, başta amcamın baskısıyla suçu üstlendim. Bize verdiği iki odalı evden bizi atacağın söyledi. Affınıza sığınıyorum. Beraatımı istiyorum'' diye konuştu.

Müşteki Ali Dündar ise sanıklardan şikayetçi olduğunu söylerken, avukatı ise sanıklar için hafifletici neden indirimlerinin uygulanmamasını talep etti.

Mahkeme başkanı, sanık Nurettin Kızılkaya'ya ''kasten adam öldürmek'' suçundan verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını, itirafı ve pişman olması nedeniyle müebbet hapis cezasına çevirdi, sanık Ahmet Vahap Kızılkaya'ya ''cinayete iştirak'' suçundan verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını ise duruşmadaki iyi hali ve diğer sanığın baskısı altında olaya katıldığı için 15 yıl hapis cezasına çevirdi. Mahkeme başkanı ayrıca iki sanığa ''yangın çıkarmak'' suçundan 10'ar ay hapis cezası verdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber