Selzedeler evlerini yıktırmamak, ekipler ise yıkmak için direniyor
Samsun'da selde en çok maddi zararın meydana geldiği Yılanlıdere yatağındaki evlerin yıkılmaya başlanması konut sahipleri ile yerel yöneticileri karşı karşıya getirdi.
İlk olarak dereye sıfır noktasındaki kullanılamaz haldeki konutları yıkarak işe başlayan ekipler, haklarını alamadıkları gerekçesiyle evlerini terk etmek istemeyen vatandaşları ikna etmeye çalışıyor. İlk gün 3 evi yıkan ekipler bugün de yıkımlara Gaziosmanpaşa ve Yavuz Selim mahallelerinde devam edecek.
Büyük bir endişe içerisinde yıkım sırasının kendi evlerine gelmesini bekleyen selzedeler ise birliktelik oluşturarak evlerinin yıkılmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Zor şartlarda kazandıkları parayla dere yatağındaki arsalarının üzerine 2 katlı konut yaptıklarını belirten Mehmet Çakır, ?Benim iki kat evim var, 6 nüfusum. Benim evimin karşılığı verilsin. Vatandaş burada mağdur olmuştur. Bizim haklarımızı vermedikten sonra devletimizin buraları yıkması için bizi çiğneyip geçmesi lazım.? dedi.
Yetkililerin kendilerini kandırdığını iddia eden bir başka sel mağduru olan İsmail Durmaz ise şunları söyledi: ?Buradaki vatandaşların hepsinin konut yerine arsa tapusu var. Yani bizim evlerimizin ruhsatı yok. Bunlar imardan önce yapılan binalar. İmar buradan geçtikten sonra buraya iskan yetkisi vermediler. Belediye bize arsa bedeli yani toprağın rayiç bedeli neyse hakkımızı o şekilde ödeyeceğini söylüyor. Bu da tahminim dönümü 60 bin liraya denk geliyor. Bu şekilde hesap yapıldığında metresine göre 3 -4 bin lira alacak olanlar var. Benim de tutsun 10 bin lira, yani bu paraya bana Sayın Başbakan bir ev verebilecek mi? Yani biz devletin bu insanlara evlerini yapıp vermesini istiyoruz. Ama burada, ama başka yerde fark etmez.? diye konuştu.
Sağlık sorunları olduğunu ve gündelikçi olarak çalışıp kazandığı parayla bir ev yaptığını belirten Emine İpek de şunları söyledi: ?Bizim evimize göre ev vermeleri lazım. Benim iki katlı evim var. Evim hasar gördü. Biz başbakana oy verdik, şimdi bizi kimse tanımıyor. Elektriğimiz, suyumuz yok, yemeklerimiz ekşiyor. Bize hiç hak tanıyan yok, ben rahatsızım, evim gittiğinden beri ben çok fena oldum. Bizim evimizi yıkacaklar, ama bana yine iki katlı ev verecekler. Ben gündeliğe gittim, hamallık yaptım, o parayla ev yaptım. Oğlumun işi gücü yok, hiçbir şeyim kalmadı.?
İlk gün belediye ekipleri Gaziosmanpaşa Mahallesi'nde Bal Sokak'ta bir, Şifahane Sokak'ta da iki evi yıkmıştı.