Milli Eğitim'e pembe bina

Haber Giriş : 17 Ekim 2005 07:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanlığı, eskiyen binasını, daha iç açıcı bir hava vermek için "pembe" boyayacak. Bakan Çelik, "Kamu binaları kasvetten kurtarılmalı" dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara'daki eskiyen bakanlık binasını, daha iç açıcı bir hava vermek için "pembe" boyamaya karar verdi.
Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan bakanlık binaları eskimeye başladı. Bakanlık binaları bir yandan eskirken, diğer yandan ihtiyaçları karşılayamaz hale geldi. Duvarları sağlam olan, ancak tavan ve tabanları eskiyen bakanlık binaları bir bir yenileniyor. Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı'ndan sonra, Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Milli Eğitim Bakanlığı binası da bakıma alındı.

Kasvetli renkler kullanılmayacak

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, kamu binalarının kasvetli havasından arındırılması gerektiğini belirtti. Çelik, Kızılay'daki ana binanın çok eskidiğini söyleyerek, iç ve dış yüzünde yapılan restorasyon çalışmaları ile modern hale getirileceğini bildirdi. Çelik, bakanlık binasının dış yüzeyinin de gül kurusu bir renge boyanacağını ifade ederek, kamu binalarını kasvetli havasından kurtarmada öncü olacaklarını belirtti. Yaklaşık 10'ar kat ve iki ayrı bloktan oluşan binalardaki restore çalışmalarının, önümüzdeki ay içinde tamamlanması bekleniyor. Bakanlık makamı asma kattan, binanın en üst katına taşınacak. En üst kat tamamen Bakan'a ait olacak. Restorasyon ve tadilat masraflarının Vakıfbank tarafından karşılanacağı belirtildi.

Taşımalı eğitim!

Adana'nın Feke ilçesine bağlı İndere Havzası'ndaki 5 köyden biri olan Mansurlu Köyü'ndeki çocuklar, okula gitmek için "taşımalı eğitim"den yararlanıyorlar. Ancak onları taşıyan servis "minibüs" değil, bir katır. Köyden her sabah katırla okula taşınan çocuklar, gidiş-dönüşlerinde sırayla katıra binerek yolculuk yapıyorlar.

NE OLUYORSA EŞEĞE OLUYOR!

Mansurlu Köyü'nde yaşayan Mehmet Özcan ve Kemal Avşar da, taşıma aracı olarak eşeklerini kullanıyorlar. Çocukluklarından beri birlikte oynayıp, birlikte büyüdüklerini anlatan Özcan ve Avşar, köyden kasabaya yaptıkları yolculuklarda da aynı eşeğe sırayla biniyorlar. Eşeğin sırtı ise hiç boş kalmıyor.

yenişafak

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber