MHP'li vekil: Karaman'daki olay bir vakfa maledilemez

Gün geçmiyor ki yaşadığımız bu devirde bir çocuk istismarı haberi almayalım. En son gündeme gelen ve meclis sıralarını da oldukça hareketlendiren bir istismar olayı Karaman'da yaşandı.

Karaman'da bir öğretmenin yurt olarak kullanılan evde yaşları 9 ile 10 arasında değişen 45 erkek öğrenciyi istismar ettiği ortaya çıktı. 10 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunmaktan 600 yıla yakın hapsi istenen öğretmen Muharrem B. ile ilgili iddianamenin detayları ise dehşet verici.

MHP'nin, çocukların her türlü istismardan korunması, yaşanan sorunların tespit edilmesi ve çözüme yönelik çalışmalar yapılması konusundaki önergesinin gündeme alınması önerisi, 4 partinin Karaman'daki çocuk istismarı ile ilgili önergede anlaşmaya varması ve Çocuk istismarı ile ilgili Mecliste Araştırma Komisyonu kurulması...

Yaşanan taciz olayı sonrası meclisi oldukça hareketlendiren çocuk istismarı konusu neden partiler ve ideolojiler üzerinden gündeme getiriliyor? Mecliste kabul edilen önerge ebeveynleri rahatlatacak mı yoksa siyasi partilerin rantlarının gölgesinde mi kalacak?

Çocuk istismarları ve Meclis'teki yansımalarını MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu ile konuştuk.

VAKIF KÜLTÜRÜNÜ ÖNEMSEYEN BİR PARTİYİZ

Depboylu, parti olarak vakıf kültürünü her zaman benimsediklerini dile getirerek vakıfların yaptıkları hizmetlere de karşı olmadıklarını belirtti.

Depboylu, "Bunun yanı sıra üzerinde en çok durduğumuz şey çocuk istismarıdır. Biz bir tek vakıf üzerinde bu olayın değerlendirildiğini düşünmüyoruz. Vakıflar bizim için değerli ancak bu kurumlar kurulduktan sonra bir takım hizmetleri verirken gerekli denetimlerin de yapılması gerekiyor." dedi.

VAKIF İSMİ ZİKRETMEDİK

MHP'li vekil, ne önerge verirken ne de konuşmalarında vakıf ismi zikretmediklerinin altını çizerek, "Asla bir vakfı karalamak gibi bir niyetimiz yok. Ama bir vakıf hizmet verirken, çocukları güven verip ailelerden toplarken ki sadece Ensar Vakfı da değil bunu birçok vakıf yapıyor, kurumların çok dikkatli olması gerekiyor. Bu vakıflara izin veren, bu vakıflar ile iş birliği yapan devlet kurumlarının da bir tavsiyesi olması gerekiyor. " ifadelerini kullandı.

NASIL BİR İNSAN OLDUĞU KİMSENİN ALNINDA YAZMIYOR

Taciz ve istismar olaylarının sadece vakıflarda değil devlet kuruluşlarında ve başka kurumlarda da yaşandığını vurgulayan MHP'li Depboylu, bu olaylar yaşandığı zaman nasıl yollar izlendiği ile ilgili bilgi verdi.

Depboylu,"Milli Eğitim Kurumlarının her hangi bir kurumunda yaşandığında, bakanlık müfettişlkerini gönderiyor. Suçluyu buluyor, suçluyu adalete teslim ediyor. Ancak bu arada kusur ve ihmali olanlar da bulunuyor ve haklarında işlem yapılıyor. Zaten olması gereken budur." şeklinde konuştu.

Depboylu sözlerine, "Kimsenin bunu Ensar Vakfına yüklemesi doğru değil. Zaten Ensar Vakfı da belirtmiş; Kimsenin alnında yazmıyor nasıl bir insan olduğu." ifadeleri ile devam etti.

BU İHMAL VE KUSURU VAKFA MAL ETMEK GİBİ BİR DÜŞÜNCEMİZ YOK

"Beşiktaş'da bir bale kursunda yaşanan taciz olayı neden bu kadar gündem oluşturmadı da Ensar Vakfı bu denli olay oldu?"

diye fikirlerini sorduğumuzda MHP Milletvekili Depboylu şu cevabı verdi;

"Bu iki buçuk yıldır devam eden bir olay. 45 çocuk söz konusu ve 10 çocuğunki kanıtlanmış. Defalarca yapılan bir istismar var. Bu süreçte vakfın da bu kişiyi takip etmesi gerekir. Sadece bu kişiyi de değil bütün çalışanlarını takip etmeli. Burada bir ihmal ve kusur var. Bizim bu ihmal ve kusuru vakfa mal etmek gibi bir düşüncemiz yok. Ama vakıfta bunu ihmal eden, görmeyen, gerekli hassasiyeti göstermeyenler de varsa bunlara da yaptırım uygulanmalı."

DENETİM GELİRSE VAKIFLAR DA RAHAT EDER

Çocuğu olanların bu olaya daha sağlıklı bakabileceğini savunan Depboylu herkesin empati yapmasını istedi.

"Çocuğu olanlar bilir, bırakın 45 çocuğu bir çocuğun bile saçının teline zarar gelse ne hissedersiniz? Empati yapmak lazım. Tutanaklarımıza bakın, konuşmalarımıza bakın, biz özellikle bir vakfın üzerine gidilmesinden yana değiliz, biz bütün kurumların, özellikle çocukaları yatılı olarak alan kurumların, resmi veya değil tüm kuruluşların denetlenmesi taraftarıyız. Öyle bir denetim gelirse vakıflar da rahat eder. Böyle bir aklanma gelirse vakıf da aklanmış olur."

BU OLAY YAŞANMADAN MECLİSE ÖNERGE VERMİŞTİK

Mecliste kabul edilen önerge ile de bilgi veren MHP Milletvekili Deniz Depboylu bu olay patlak vermeden meclise bir önerge sunduklarının altını çizdi.

Depboylu, "Biz 17 Şubat 2016 tarihinde bu önergeyi Meclis Başkanlığına verdik. Yani bu olaydan önceydi. Ki benim vekil olduğum il olan Aydın'da da iki ayrı köyde olaylar oldu. Grubumuzun vermiş olduğu önergeyi ancak bütçe görüşmelerinden sonra gündeme getirecektik. Ama böyle bir olay patlak verince tam zamanı olduğunu düşündük." dedi.

ÜZERİNE GİTMEZSEK BİZ DE SUÇLU OLURUZ

Bu olayın üzerine gidilmesi gerektiğini vurgalayan Depboylu, "Çünkü bu kadar büyük bir olay varken bizim bir şekilde çocuk istismarlarının ihmali konusunun üzerine gitmemiz gerekiyor dedik. Bu başka bir vakıf da olabilirdi. Üzerine gitmezsek biz de suçlu oluruz. " şeklinde konuştu.

HERKES ELİNİ VİCDANINA KOYUP OBJEKTİF OLMALI

Böylesine üzücü bir olayla ilgili siyasi ve ideolojik bağlantıların bir kenara konulması gerektiğini ifade eden Depboylu, bir hata, suç ya da kusur varsa herkesin elini vicdanına koyması gerektiğini belirtti.

ENSAR VAKFINI KUTLUYORUM

Depboylu Ensar Vakfının davaya dahil olması ile ilgili ise, "Ben Ensar Vakfını da davaya müdahil olduğu için ve kendisi de dava açtığı için kutluyorum. Olması gereken de buydu zaten. Ama kendi özeleştirisini de yapıp nerede hata yaptıklarını da görmeleri lazım. Nerede kusurları var, nerede eksikleri var tespit etmeleri lazım." dedi.

ÖNLEMLERİ ÖNCEDEN ALSAYDIK BELKİ BU OLAYLAR YAŞANMAZDI

Depboylu açıklamalarına, "Bu araştırma önergesinin gerektiği gibi üzerinde durulması gereken konularda çalışması için elimden geleni yapacağım. Bu arada vakıfları da ziyaret ederiz ki bir daha bu olaylar yaşanmasın. Belki bu önlemleri önceden alsaydık böyle bir olay yaşamayacaktı." ifadeleri ile devam etti.

HİÇBİR VAKIF ÜZERİMİZE GİDİLİYOR DİYE DÜŞÜNMESİN

Hiçbir vakfın bu önerge ile üzerlerine gidildiğini dünmemesi gerektiğini savunan MHP'li Milletvekili Depboylu, "Bütün önlemleri almak için elimizden geleni yapmalıyız. Hiçbir vakıf bizim üzerimize gidiliyor diye düşünmesin. Gelecekte yaşanabilecek olayların önlenebilmesi için bu araştırma önergesinin disiplinli, objektif ve mümkün olduğu kadar ciddi bir şekilde yürütülüp, sonuçlandırılıp yasalar ile uygulamaya sokulması lazım." şeklinde konuştu.

DİNİ EĞİTİMLERE ÖNEM VERİYORUZ

Dini eğitime önem verdiklerini de vurgulayan Depboylu, "Kimse vakıflar olmasın diyemez. Biz dini eğitime de değer veriyoruz ama herşey kuralına uygun ve disiplinli ortamlarda yapılmalı." diyerek sözlerine son verdi.

Hilalhaber/ Sümeyye Öztel