'Birazdan F16 ucakları gelecek siz de ateş edin'

Şüpheli Günay Kaya: - "Radyo Telegram Ankara gurubundan bir mesajın paylasıldıgını ve mesajda 'ates edin' dendiğini hatırlıyorum. Bir ara Muslum Albay beni arayarak durumu sordu ve 'birazdan F16 ucakları gelecek siz de ates edin.' dedi. Daha sonra vatandasların tepkisi uzerine, kandırıldığımızı anladık. Çekilme kararı aldık ve polise teslim olduk"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 21 Mart 2017 19:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Birazdan F16 ucakları gelecek siz de ateş edin'

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, darbeci askerler tarafından Taksim Meydanının kontrol altına alınmaya çalışılması ve bu sırada çıkan olaylarda 39 kişinin yaralanmasına ilişkin 11'i tutuklu 4'ü firari 99 şüpheli asker hakkında hazırlanan iddianamede, şüpheli ve mağdur ifadelerine yer verildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Orhan Aydın tarafından hazırlanan iddianamede, diğer darbe girişimi iddianamelerinde olduğu gibi, 15 Temmuz'daki olaylara değinilerek, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) yapısı, örgütle ilgili bazı kavramlar, kuruluşu, toplumda kabul görmesi, kadrolaşma dönemi, amacı, ideolojisi, örgütlenme şekli ve stratejisi, idaresi, kuralları, istihbarat ağı ve arşivi, haberleşmede kullandığı yöntemler, silahlı gücü, emniyet ve yargı teşkilatlarındaki kadrolaşması, gerçekleştirdiği bazı yasa dışı faaliyetler, yasa dışı faaliyetlerle ilgili yürütülen bazı soruşturmalar, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) yapılanması, darbe kalkışmasıyla bağlantısı ve gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe kalkışması başlıklar halinde özetlendi.

- "Albaylar Kaya ve Gazneli bizzat organize etti"

FETÖ'nün basta Istanbul, Ankara ve Izmir olmak uzere tum Turkiye capında gerceklestirdigi darbe tesebbusu eylemleri kapsamında, olay tarihinde Istanbul'un ve Turkiye'nin hayati oneme sahip meydanlarından birisi olan Taksim Meydanına teror orgutu uyesi suphelilerin askeri araclarla sevk edildikleri anlatılan iddianamede, sevk işlemiyle ilgili haklarında soruşturma yürütülen Hasdal Kıslası 6. Motorlu Piyade Alayının eski alay komutanı Albay Muslum Kaya ile yeni Alay Komutanı Nebi Gazneli'nin, eylemi bizzat organize edip talimat verdiği dile getirildi.

Olay tarihinde, Hasdal Kıslasına gelen kurmay subaylar Yuzbası Birhan Sahan ve Ustegmen Mustafa Karademir ile burada gorev yapan Üstegmen Nurullah Yıldırım ve Tegmen Isa Gozetici'nin baslarında oldugu 25 erin, Taksim Meydanını isgal ettiği ve ilerleyen saatlerde ise bu isgalci askerlere destek vermek amacıyla Harbiye'deki TRT Radyo binasına yakınında gorev yapmakta olan 2'si rütbeli 8 askerin, Müslüm Kaya ve Nebi Gazneli'ni talimatlarıyla olay yerine kaydırıldığı aktarılan iddianamede, destek amaçlı gelen askerlerin, Cihat Turkmenoglu, Abdurrahman Caglar, Atilla Kaya ve Ozan Oguz isimli trafik polislerinin TRT Harbiye binası onunde silahlarını gasbettikleri, polis memurlarından Ozan Oguz'u ve trafik aracını da zorla alıkoyarak Taksim'e yöneldikleri kaydedildi.

Harbiye TRT Radyo binasından, Taksim Meydanına kaydırılan kurmay subayların yuzbasılar Gunay Kaya ve Erdogan Celik oldugu belirtilen iddianamede, isgalci ve darbeci askerlerin, meydanda once anıt ve cevresini, daha sonra da meydana gelen noktaları kontrole basladıkları, burada halkla emniyet güçlerinin darbeci askerlere karsı olayın tamamen hukuksuz olması ve eylemin bu nedenle sonlandırılması noktasında direnis gösterdiği ve askerlerin bu direniş karşısında sıkıştıkları anlatıldı.

- "Halkın tepki gösterdiği destek birimi, Beşiktaş'taki askeri lojmana sığındı"

Sıkıştıkları için sadece anıt cevresine toplanan darbeci askerlere destek amacıyla, yine albaylar Kaya ve Gazneli'nin talimatıyla Hasdal Kıslasında gorev yapan üstegmenler Mustafa Kemal Kutahya ve Emrah Altunkalem'in onderliginde desteğe gelindiği bilgisi verilen iddianamede, Üstegmen Mustafa Kemal Kutahya'nın kıta yuku muhimmat sorumlusu olan Astsubay Halil Guler'den 10 bin muhimmatı el senediyle aldıgı, Üstegmen Emrah Altunkalem ile birlikte, soz konusu muhimmatları diger rutbeli astsubaylar Ali Kazanpınar ve Asım Ozdemir ile uzman cavus Nuh Cetiner onculugunde askeri araclara yukleterek, saat 01.30 sıralarında 54 erle yola çıktıkları ve Hasdal Tunelinin kapalı olması nedeniyle Besiktas'a yonlendikleri aktarıldı.

Hasdal'dan Taksim'e gitmek için Beşiktaş'a yönelen destek birliğinin de halkın tepkisi ve direnisi karsısında Taksim'e ulasamayarak Besiktas'taki askeri lojmanlara girdiği ve birliktekilerin daha sonra askeri lojmanlarda yakalandıkları vurgulanan iddianamede, şüpheli askerlerin ifadelerine yer verildi.

- "Halk, 'Komutanım darbe mi yapıyorsunuz?' diye sormaya başladı"

İddianamede, şuphelilerden Hasdal Kıslası 23. Motorlu Piyade Tumen Komutanlıgı 6. Alay 3. Tabur ve 9. Bolukte takım komutanı olan Üsteğmen Nurullah Yıldırım'ın ifadesinde şunları söylediği kaydedildi:

"15 Temmuz saat 17.00 sıralarında Harp Akademilerinden 21 ogrenci subayın kıslaya giris yaptıgını ogrendim. Saat 19.30 sıralarında alay komutanı Gazneli bana telefon ederek, 3. taburu alay ictimasında toplamam ve takviyeleri de alıp gelmem yönünde emir verdi. Bunun uzerine takviye olarak Tegmen Isa Gozetici, Musa Torun ve Astsubay Mehmet Rauf Cagmar ile alay komutanının yanına gittik. Saat 22.30 sıralarında alay ictima alanına gittigimde ictima alanındaki tum askerlerin sarjorlere fisek bastıgını gordum. Bu duruma cok sasırdım. Bu sırada alay komutanı yanımıza gelerek, 'hadi araclara' diye talimat verdi. Bunun uzerine toplam sayısı 22-23 civarında olan er ve erbasları aldım, bir Unimog'a bindim. Basımızda harp akademilerinden gelen yuzbası ve binbasılar bulunuyordu. Alay komutanına, nereye gittiğimizi sordugumda, 'Taksim'de bombalı teror eylemi var, alanı bosaltıp emniyeti saglamamız gerekiyor.' diyerek talimat verdi. Taksime geldiğimizde heykel civarında 5-6 tane yuzbası ve binbası rutbesinde subay gordum. Hepsinin elinde G3 piyade tufeginin bulunuyordu."

Saat 01.00'e dogru halkın alanda çoğalmaya başladığını aktaran Yıldırım'ın, "Halktan bazı insanlar bana, 'komutanım siz darbe mi yapıyorsunuz?' diye sormaya basladı. Halkın tepkisinin artması uzerine, diger rutbeli subaylar bana, 'askerlerini topla ve heykelin etrafına gel' dedi. Bunun uzerine askerleri heykelin etrafında cember vaziyette dizdim. Heykelin orada bulunan bir yuzbasının elindeki tufekle havaya birkac el ates ettigini gordum. Bu sırada birlikten Mustafa Kemal Kutahya beni telefonla aradı ve oraya geleceklerini soyledi. Ben de ona, 'farklı seyler oluyor, buraya gelme' dedim. Daha sonra yuzbasının once havaya sonra yere dogru birkac el ates ettigini, hatta askerlerden bir tanesinin o sırada yere dustugunu gördüm. Vurulup vurulmadıgını bilmiyordum. Askerin yere dusmesi uzerine askeri korumak icin birkac el havaya ates ettim. Askeri kucaklayarak kalabalıktan dısarı dogru cıkardım ve yaralı asker Muhammet Ozbaltalı'yı, Gumussuyu Askeri Hastanesine sofor Anıl Acar ile birlikte goturduk. Hastanede darbe bildirisinin okundugunu televizyondan gordum." ifadelerini kullandığı belirtildi.

- Polisin aracını, megafonunu kullanmak için almış

Şüphelilerden Birhan Şahan'ın da ifadesinde, "Taksim'deyken Albay Gazneli'nin kendisine, 'sıkıyonetim ilan edildigi ve orada bulunan polislere de birazdan emir gelecegi' yönünde beyanda bulunduğu, vatandasın kalabalıklasmaya basladıgı, askerlerle beraber Taksim Anıtının duvarına yaklasarak beklediği, bu sırada Gunay Kaya ile telefonla gorusen albay Muslum Kaya'nın telefonda, 'gerekirse ates edin' diye talimat verdigi, ancak bu talimata uymadıkları, meydanda bir provokator sahsın, erlerin uzerine bıcakla saldırması uzerine birkac asker ile kendisinin havaya dogru birkac el ates ettigi" yönünde beyanda bulunduğu aktarılan iddianamede, TRT binasından destek olmaya giden şüphelilerden Gunay Kaya'nın da, polislerin megafonuna ihtiyaç duyduğu için polis aracıyla beraber Taksim'e doğru hareket ettiğini söylediği ifade edildi.

İddianamede, şüpheli Günay Kaya'nın, "Taksim'e ulastığımızda 6. alaydan askerler ile yuzbası Birhan Sahan ve Üstegmen Mustafa Karademir'i gordum. Bu sırada Radyo Telegram Ankara grubundan bir mesajın paylasıldıgını ve mesajda 'ates edin' dendiğini hatırlıyorum. Bu paylasıma cevap verip vermedigimi hatırlamıyorum. Bir ara Muslum Albay beni arayarak durumu sordu ve 'birazdan F16 ucakları gelecek siz de ates edin' dedi. Daha sonra vatandasların tepkisi uzerine, kandırıldığımızı anladık. Çekilme kararı aldık ve polise teslim olduk. Vatandasa ve polislere karsı herhangi bir silah kullanmadım. Ancak ara sıra askerlerden havaya dogru ates edenleri gordum." şeklindeki beyanı da yer buldu.

- "Müslüm Kaya, emri vermeyen tümen yardımcısını tutuklattı"

Supheli Üsteğmen Mustafa Kemal Kutahya'nın da ifadesinde, "Kışlada daha onceden olmadıgı sekilde muhimmatların hazırlandıgı, saat 20.50'de alarm verildigi ve komutanlıgı devreden albay Muslum Kaya'nın kendisini yanına cagırarak kolordudan tumene gelen emri kendisine getirmesini emrettigini" belirttiği aktarılan iddianamede, bu şüphelinin, "Tumen karargahına gittigimde sivil giyimli olan, sonradan tumen yardımcısı oldugunu öğrendiğim kisi emri bana vermek istemedi. Bunu Muslum Kaya'ya ilettigimde Kaya, tabancayla once havaya ates etti, sonra da silahı bu sahsa dogrulttu. Emir verip dısarı cıkmasını soyledi. Ancak tumen komutan yardımcısının direnmesi uzerine Muslum Kaya, bu sahsı tutuklattı." şeklindeki sözleri de yer aldı.

Bu şüphelinin, "Nebi Gazneli'nin muhimmatla Taksim'deki birlige takviye yapılmasını emrettigini, bu sekilde 6 aracla yola cıktıkları, yolun kapalı oldugu, baska bir yola gectikleri, Barbaros Bulvarına geldiklerinde kalabalık oldugunu telefonla Gazneli'ye bildirdigi ve Gazneli'nin de, 'once havaya ates et, dagılmazlarsa uzerlerine ates et' diye emir verdigi" beyanında bulunduğu da kaydedilen iddianamede, şüpheli Kütahya'nın, "Bu emri uygulamadım. Yakında bulunan Besiktas askeri lojmanlarını guvenli gordugum icin konvoyu oraya goturdum. Olaylar sırasında birkac defa havaya dogru ates ettim. Askerlerden de havaya dogru ates edenler vardı ancak halka dogru kimse ateş etmedi." dediği de dile getirildi.

- "Acımayın, ateş edin, öldürün"

İddianamede, şüpheli Üsteğmen Emrah Altunkalem'in de, alay komutanının emriyle takviye olarak Taksim'e gorevlendirildigini ve Üstegmen Mustafa Kemal Kutahya'nın da kendi bolugunu hazırladıgını belirterek, "Saat 00.00-00.30 sıralarında kısladan cıkıs yaptık. Alibeykoy Tunelinden yolun kapalı olması nedeniyle Besiktas'a dogru hareket ettik. Yolda bir el havaya ates ettim, baska ates edenler de vardı. Besiktas'ta halk yolu kesmişti. Bunun uzerine bir kez daha ates ettim. Yolda alay komutanı Gazneli beni arayıp, 'Taksim'e ulasıp ulasmadıgımı sordu.' 'Ulaşamadığımızı' soyleyince, 'acımayın, ates edin, oldurun' seklinde emir verdi. Bu emir uzerine sasırdım ve Mustafa Kemal Kutahya ile gorustum. Besiktas askeri lojmanlarının guvenli oldugunu tespit ettik ve oraya girip silahları bir depoya kilitledik." şeklinde konuştuğu vurgulandı.

Şüphelilerden Adem Goresim'in de ifadesinde, Albay Nebi Gazneli'nin ictima alanında kendilerine, "Haydi aslanlarım, siz bu ezanlara aldanmayın, biz onlardan daha Muslumanız, onunuze gelene sıkın." dediği aktarılan iddianamede, erlerin de Taksim Meydanında yaşananlarla ilgili anlattıkları sıralandı.

- "Yapmayın' diye yalvardığım askerlerden birinin ateş etmesiyle yaralandım"

İddianamede, olayda yaralanan mağdur ifadeleri de yer buldu. Mağdurlardan Ali Osman Yılmaz'ın, "Saat 22.00 sıralarında olayı ogrendigi, Taksim Meydanına cıktıgı, saat 02.30 sıralarında Harbiye tarafından Taksim Meydanına yaklasık 30 kisilik bir asker grubunun ates ederek geldigini gordugu, askerlerin uzerilerine ates ettigi, bir erin silahın dipcigiyle ayagına vurdugu, bu nedenle yaralandıgı ve sikayetci oldugu" beyanı dikkat çekerken, mağdurlardan Mesut Aykal'ın ifadesi şöyle özetlendi:

"Şüpheli Birhan Sahan'ı Taksim Anıtı onunde elinde G3 silahıyla gordum. Bu sahsın, anıtın orada Beyoglu İlce Emniyet Mudurü Ismail Kılıc ile tartıstığını ve ona 'burası bizim gorev alanımız, buradan dagılın' seklinde sozler sarf ettigini duydum. Emniyet muduru buna ragmen uyarılarda bulundu ancak askerler, uyarıları dinlemedi. Saat 02.30 sıralarında, anıtın arka kısmında, askerlerle karsı karsıya cıkan arbedede askerlerden birinin silahını tuttum fakat sag tarafından kimin ates ettigini gormedim. Bir kursun once sag kolumdan girip cıktıktan sonra sol gogus bolgesi kalp hizasından vucuduma girdi. Bu sekilde yaralandım."

- "Şüpheli kaçtığı araçta silahını çene altına dayayarak bekledi"

Magdurlardan Huseyin Kose'nin de, "Saat 23.00 sıralında Taksim'de askerlerin yanına gittigi, 65 kilolarında esmer tenli 20-25 yaslarında bir askerin yanına giderek, 'yapmayın' diye yalvardı, bu sırada eskalini verdiği askerin silahını dogrultarak tek el ates ettigi ve karnından yaralandıgı" beyanında bulunduğu belirtilen iddianamede, magdur Kadir Gumussoy'un şu ifadesi de yer buldu:

"Teşhis ettiğim şuphelilerden Erdogan Celik'in, elinde surekli telefonla talimat verdigini gordum. Askerlerin basında bu sahıs bulunuyordu. Elinde G3 silahı gordum. Bu sahıs ile orada bulunan vatandaslar arasında itismeler oldu. Agresif tavırlar sergileyen şahıs, saat 04.00- 04.45 sıralarında meydanın oldugu yerde bulunan beyaz kasalı aracın icerisine kactı ve elinde bulunan G3 tufegini cene altına dayayarak bekledi. Şahsı, aracın icinden gorevli polis memurları indirdi. Bu sahıs, vatandaslara karsı sert tavırlar sergilemişti. "

- "Üzerimize öldürmek kastıyla ateş edildi"

İddianamede, magdur Hasan Sahin'in, "Taksim Meydanına gittigi, anıtın cevresinde 15-20 er ve rutbelilerin oldugunu gordugu, askerlerin rutbelilerin vermis oldugu emirle, rutbelilerle birlikte havaya dogru ates etmeye basladıkları, bir arbede olustugu, rutbeli askerlerin ellerindeki G3 silahlarıyla birlikte uzerilerine seri bir sekilde oldurmek kastıyla ates ettiği, bu sırada yerden seken bir kursunla sol kolundan ve vucudunun degisik yerlerinden yaralandıgını, cevrede de cok sayıda yaralı gordugu" şeklindeki beyanı da kullanıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber