Arkadaşları Yazıcıoğlu'nu anlattı

Eski BBP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Mustafa Toygar, yakından tanıyanların BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun ?gönül adamı? olduğunu hemen fark ettiğini ifade ederek, ?Öyle ki bazen arkadaşlarla bir araya geldiğimizde onun politika çirkefinde olmaması gerektiğini konuşurduk. Tasavvuf ehli insanlardan farkı yoktu? dedi.

Partide 8 yıl boyunca MKYK ve Genel Yönetim Kurulu (GYK) üyesi olarak görev yapan Mustafa Toygar, bulunduğu helikopterin düşmesi sonucu hayatını kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu'nu anlattı.

?Muhsin Yazıcıoğlu gibi yiğit, imanlı, inançlı bir alperen (derviş, mücahit) önderini tanımak belki de hayatımın en büyük kazancıydı? diyen Toygar, şöyle konuştu:

?Yakından tanıyanlar onun bir gönül adamı olduğunu hemen fark ederdi. Öyle ki arkadaşlarla bir araya geldiğimizde onun politika çirkefinde olmaması gerektiğini konuşurduk. Kitaplardan okuduğumuz tasavvuf ehli insanlardan farkı yoktu. Ama onun aynı zamanda yiğit ve aksiyon içerisinde olan kahraman bir duruşu vardı.?

?MAKAM ARABASI YERİNE YÜRÜYEREK CAMİYE GİTTİ?

Toygar, Yazıcıoğlu'yla ilgili anılarından birini şöyle anlattı:

?Parti genel merkezindeyiz. Cuma namazına 5-6 dakika var ve namazı Kocatepe Camisi'nde kılacağız. Genel başkan yardımcıları araçların hazırlanması için talimat verirken genel başkanımız 'Ne yapıyorsunuz siz, Kocatepe Camisi şurası değil mi? Yürüyerek gideriz' dedi. Tabii arkadaşlar hemen itiraz ettiler, 'Yetişemeyiz başkanım' dediler. Çünkü yürüyeceğimiz mesafe yine 600-700 metreydi. Genel başkanımız 'Yetişiriz, yetişiriz' diyerek yürümeye başladı. 15 kişi kadardık. Ben ve 1-2 kişi ona yetişmek için koşturuyorduk. Diğerleri çok arkalarda kalmışlardı. Tam caminin kapısından girerken ezan okunmaya başlamıştı. Başkan, kapıdan içeri girerken dönüp arkasına baktığında göz göze gelmiştik. Gözleriyle 'Bakın nasıl yetiştik' diyordu.?

Namazdan sonra yine yürüyerek Tuna Caddesi'ndeki BBP Genel Merkezi'ne döndüklerini ifade eden Toygar, şunları kaydetti:

?Herkes nefes nefese kalmıştı. Başkanımız bize dönüp bıyık altından tebessüm ederek 'Hadi gelin size yemek ısmarlayayım' dedi. 11 kişi Mithatpaşa Caddesi'nde bir lokantaya gittik. Yemekler yendi, sonra tatlılar söylendi, bir kişi tatlı istemedi. Hesap pusulası geldi. Elini cebine sokarken 'İnşallah param yeter' dedi. Hesap pusulasındaki miktarla başkanımızın cebinden çıkan para, kuruşu kuruşuna aynıydı. Herkes birbirinin gözüne bakmaya başlamıştı. O bir kişinin tatlı yememesi de ayrı bir tesadüf müydü? Yoksa Allah sevdiği kulunu mahcup etmemiş miydi??

?Muhsin Yazıcıoğlu'nun diğer partilerin genel başkanları gibi zengin olmadığını? ifade eden Mustafa Toygar, ?Zengin olsa dahi değişen bir şey olmazdı. Onun cebinde para kısa süreli molalarla kalır. Hayatımda cömertçe parasını böyle paylaşan başka birine rastlamadım? diye konuştu.