Madenciler ölmemek için ağızlarına ıslak mendil koymuşlar

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 21 Mayıs 2010 14:26, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessesesi'nde meydana gelen patlamada ölen madencilerden bazılarının ağızlarında ıslak mendil bulundu. Madencilerin patlamanın hemen ardından ölmediği ve yaşamak için mücadele ettikleri anlaşıldı.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessesesi'nde meydana gelen grizu faciasının ardından bazı detaylar ortaya çıkmaya başladı. Patlamanın ardından yapılan kurtarma çalışmaları 4 gün sürdü. Dört gün boyunca yer altından iyi bir haber bekleyen yakınları 4. günün sonunda acı haberle yıkıldı.

Yerin 540 metre altında ölen 30 madencinin bin 300-bin 400 TL maaş ve fazla mesai alacakları iddia edildi. Özel şirkette çalışan 30 madencinin 8 saat yerine 13-14 saat çalıştığı öne sürüldü.

Yaşanan korkunç patlamanın ardından 30 maden işçisinden15-16'sının patlamanın hemen ardından gazdan zehirlenmemek için ıslak mendil ile ağızlarını kapattıkları ortaya çıktı. Madencilerin cesetlerinin bulunup çıkarıldığı sırada ağızlarında ıslak mendil olduğu anlaşıldı. Madencilerin patlamanın ardından yaşamak için mücadele ettikleri anlaşıldı.

ERSİN TURAN-OSMAN SAV


Çakmak mı çakıldı, kısa devre mi oldu, bu meçhûl

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon İşletmesindeki grizu faciasında herhangi bir işçinin, özel sektör ya da TTK sorumlusunun kusurunun bulunması durumunda, tahammülsüz olacaklarını belirterek, "Bu konuda, hiçbir kimseye, babamızın oğlu olsa, farklı davranmayız" dedi.

Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ile birlikte AK Parti Zonguldak İl Başkanlığını ziyaret etti.

Yıldız, burada yaptığı konuşmada, Zonguldak'ın Türkiye'nin en mutena köşelerinden biri olduğunu ifade ederek, Filyos Vadi projesinin hayata geçmesinin ardından şehrin refah seviyesinin artmasını umduğunu belirtti.

Hükümet olarak Zonguldak'a itina gösterdiklerini söyleyen Yıldız, Zonguldak milletvekillerinin de çalışmalarıyla dikkat çektiğini ve bunun şehir için fırsat olduğunu kaydetti.

Anayasa değişikliğinin 12 Eylül 2010'da oylanacağını anımsatan Yıldız, bunun, Türkiye'nin önemli dönemeçlerinden biri olacağına inandığını ifade etti. Yıldız, "Referandumda sağduyunun galip geleceğine inanıyorum. Zonguldaklılar da bunu fazlasıyla göstereceklerdir" dedi.

Partisinin iktidarı boyunca, ülkedeki sıkıntıları giderecek birç ok değişiklik yapıldığını kaydeden Yıldız, bunda parti teşkilatının büyük katkısı olduğunu dile getirdi. Yıldız, "O yüzden AK Parti teşkilatları bu ülkeye laz ım" ifadesini kullandı.

Yıldız, konuşmasının ardından gazetecilerin grizu faciasına ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, 3 cesedin kimlere ait olduğunun henüz belirlenemediğini hatırlatarak, "Bu kişilerin kimlikleri 15 gün içinde belirlenemezse kimsesizler mezarlığına gömüleceği söyleniyor" sözü üzerine Yıldız, "O noktaya geleceği kanaatinde değiliz" dedi.

"Karadon'daki çalışma daha erken başlatılsa, işçilerin kurtulma ş ansı olmaz m ıydı?" sorusuna Yıldız, şu yanıtı verdi:

"Burada, 'Bu arkadaşlar 3 dakika sonra çıkartılsın, biz bu arada çayımızı içelim' diyecek bir kişiye rastladınız mı? Böyle bir şey düşünebilirler mi, yapabilirler mi? 'Madencinin içi kaynar' deniliyor. Onu orada bırakmamak için değişik riskleri bile üstüne alır. Bu ortamda, böyle bir cümlenin bu kadar rahat telaffuz edilmesini anlayabilmiş değilim. Bir insanın vicdanlı olması, bir başkasının tersi olacağı anlamına gelmez. Tam tersi, kendisinden daha hassas kişiler de vardır. Bunun, bu şekilde telaffuz edilmemesini uygun buluyorum.

Başından beri, bütün gayret, çaba ortaya konuldu. Her birimiz sırtını dinlendirmek üzere giderken, oradaki arkadaşlarımız, biran önce ulaşmak için yatmadılar. O yüzden, 'Daha erken ulaşılabilir miydi' cümlesinin doğru olmadığını söyleyebilirim."

Bakan Yıldız, "patlama öncesinde madende metan gazı tespit edilmesine rağmen, neden işçilerin tahliye edilmediğine" ilişkin soru üzerine, metan gazı seviyesinin yükselmesinin ardından elektrik sisteminin otomatikman kapandığını, madenin havalandırıldığını anlattı.

Bu noktada mutlaka tahliye gerekmediğini, gaz seviyesinin düşmesinin beklenmesi ve o zamana kadar bir şey yapılmaması gerektiğini kaydeden Yıldız, "İşte o arada ne yapıldı? Onu şu anda bilmiyoruz. Çakmak mı çakıldı, ark mı, kısa devre mi oluştu, onu bilmiyoruz. Onun için nihai cümleleri, ancak idari, teknik ve adli soruşturmalar bittikten sonra kullanabiliriz" diye konuştu.

Herhangi bir işçinin, özel sektör ya da TTK sorumlusunun olayda herhangi bir taksiratı varsa, bu konuda tahammül göstermeyeceklerini ifade eden Yıldız, "Bu konuda, hiçbir kimseye, babamızın oğlu olsa, farklı davranmayız. Ama, bu cümleyi kullanmak aynı zamanda haksızlık yapmamayı da yanında taşır. Ne haksızlık yapacağız, ne gerçekleri saklayacağız" dedi.

Karadon'da, patlama nedeniyle tahrip edilen platform onarılana kadar, bu mevkinin kurtarma amacıyla kullanılamadığını ifade eden Yıldız, bu arada, "(Platform yapılana kadar bekleyelim, Gelik'ten de girmeyelim), bunu bekleyemezdik. Asıl o zaman yanlış yapılmış olurduk" diye konuştu.

Olayın başından itibaren bütün ilgililerle, olay yerine hangi yollardan girilebileceğini ve riskleri değerlendirdiklerini anlatan Yıldız, bir yandan platform çalışmaları devam ederken Gelik'ten de madene girildiğine dikkati çekti.

Yıldız, "Zonguldak'ta, 5 yılda çıkarılamayan işçi kardeşimiz oldu, değil mi? O yüzden, bu tür konularda, doğruyu çıkartma adına yaptığımız haberleri, konuşmaları vicdanları yaralamamak üzerine de yapmalıyız" ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin, "TTK'da taşeron şirkete çalışan işçiler var. Ş irket, TTK'dan istihkakını her ay düzenli almasına rağmen, işçiler, ücretlerini alamadıkları gerekçesiyle onlarca kez eylem yaptılar" sözleri üzerine Yıldız, "Ücret alamadıklarına dair bilgimiz yok. Ancak genel müdürümüzle dün bu konuyu konuştum. Mutlaka, işçi kardeşlerimizin rahatlatacak bir mekanizmayı şart koşabiliriz. Özel sektör, 'İstihkakımı aldım, ama bunun karşılığında işçi ü cretini öderim, ödemem' diyemez" diye konuştu.

"Şirketin, TTK'dan aldığı istihkakı başka yatırıma kullandığının ileri sürüldüğünün" söylenmesi üzerine Yıldız, "İşçisinin hakkını ödemeden başka yere yatırım yapma hakkı olmaz. Hiçbir özel sektörün olmaz. Arkadaşlarımı, bu manada tekrar uyaracağım" ifadelerini kullandı.

"Kaçak maden ocaklarına dönük ne tür yaptırımlarınız olacak?" sorusu üzerine Yıldız, Maden Yasasında yapılacak değişikliklerle birlikte kaçak ocakların kapatılacağını ve işletenlerin mallarına el konulacağını bildirdi. Kaçak işlem yapılmaması konusunda birçok kez uyarıda bulunduklarını belirten Yıldız, bunun son ikazları olduğunu, bundan sonra ikazda bulunmayacaklarını vurguladı.

Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bilirkişi heyetinin raporunun ne zaman hazır olacağına yönelik soruya, idari, teknik ve adli soruşturmalar sırasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maden İşleri Genel Müdürlü ve TTK'dan da uzmanların inceleme yapacağını, bununla ilgili gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacaklarını belirtti.

Bir gazetecinin, Çatalağzı Termik Santralinin (ÇATES) özelleştirilmesine ilişkin çalışmalara dikkat çekerek, "Bu konuda kentin hassasiyetleri var. Satılacaksa kentteki iş adamlarına satılsın ya da satılmasın diye görüşler var. Durum nedir?" sorusu üzerine Bakan Yıldız, Zonguldak'taki iş adamlarının ve sivil toplum örgütlerinin ortak bir teşebbüs heyeti oluşturarak, ihaleye girmelerinden ve uygun bir teklifle santrali almalarından memnuniyet duyacaklarını kaydetti.

AK Parti Zonguldak İl Başkanı Hamdi Uçar da grizu kazası nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

"Madencilik sektörünün gerçekleriyle karşı karşıya geldiğimiz bir ortamda bir araya gelmek nasip oldu. Üzüntümüz çok büyük. Zonguldak ve ülke olarak bu acıyı paylaşıyoruz" diyen Uçar, Yıldız ve Dinçer'e, kazanın ardından Zonguldak'a gelerek, süreci burada takip etmeleri nedeniyle teşekkür etti.

Madencilik sektöründe bu tür olayların sadece Zonguldak'ta değil, bütün dünyada yaşandığına işaret eden Uçar, "Zaman zaman bunları kader olarak değerlendiriyorlar. Elbette ki böyledir. Bu ne ilktir ne de sondur. İnşallah, son olması adına dua ediyoruz, temenni ediyoruz" diye konuştu.

Zonguldak'ta, madencilik dışında da istihdam çalışmalarının artırılması için çalışmalar başlattıklarını söyleyen Uçar, hükümetin de desteğiyle Filyos Vadi Projesini hayata geçirecek, ilde istihdamı çeşitlendirecek ve madenciliği "kader" olmaktan çıkaracak adımları atmayı hedeflediklerini anlattı.

İHA - AA

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber