Ünlülerin Unutamadıkları Bayram Anıları

Ünlülerin unutamadıkları bayram anıları

‘Harçlıklarımla mutlu olurdum’
Metin Akpınar: DOĞUP büyüdüğüm yer olan Aksaray’ı ve orada yaşadığım bayramları unutamam. O zamanlar Çingene Hakkı’nın konağında otururduk. O zamanlar bayramın ilk gününde ev ahalisinin bayramlaşması büyük bir töreni andırırdı. Bayramda biriktirdiğim harçlıklarımla çok mutlu olurdum.
‘Bir teyze kulise yemeklerle geldi’
Behzat Uygur: Turne için Isparta’daydık. Oyun öncesi çıktığımız radyo programında sevdiğimiz yemekleri söyledik. Bir teyze de programı dinlemiş; matine suare arası kulise tencerelerle geldi. Bundan daha güzel ne olabilir?
‘Yağmur’la ilk bayramımı hiç unutmam’
Türkan Şoray: Yağmur’la geçirdiğim ilk bayramı unutamam. İnanılmaz bir duyguydu. Çok küçük olmasına rağmen sabah erkenden onu güzelce giydirip karnını doyurdum. Bebek de olsa Yağmur’la birlikte olmak, bayramı onunla yaşamak inanılmaz bir keyif vermişti. Hâlâ o bayramı ve o günkü heyecanımı unutmam.
‘Çiftlik evinde toplanırdık’
Nazan Öncel: HER bayram ailece anneannemin çiftlik evinde toplanırdık. Herkesin bir araya geldiği bayramların birinde, bayramı anneannemin yaptığı baklavaların tadında geçirdiğimizi hatırlıyorum. O üç kısa günden sonra bir daha hiçbir bayram benim için öyle güzel olmadı.
‘Dış dünyaya açılmanın keyfini yaşardım’
Nilüfer: Cihangir’de bir apartmanın dördüncü katında otururduk. Ailenin tek çocuğuydum. Bu yüzden de annem oyun oynamak için beni sokağa bırakmazdı. Bundan dolayı bayramlar benim için ailece dış dünyaya açılmanın keyfi demekti. Bu yüzden de bayramlarda hiç canım sıkılmazdı.
‘En büyük zevkim babaannemin elini öpmekti’
Sezen Aksu: Çocuklu- ğumdaki bayramlarda en büyük zevkim rahmetli babaannemin elini öpmekti. Para pul önemli değildi de, onun bana hediye ettiği mis gibi kokan mendilleri hiç unutamam. Biz de o bayramlar da başkaydı.
‘Babam makyajımı sildirmişti’
Hülya Avşar: HİÇ unutmuyorum, o zamanlar 14 yaşındaydım. Bayramın birinci günü gözlerime rimel sürmüştüm. O zamanlar makyaja çok meraklıydım. Ancak rahmetli babam o halimi görünce küplere bindi. Benden gözlerimdeki makyajı hemen silmemi istemişti. Bu da çok ağırıma gitmişti, çok ağlamıştım. Bayram ziyaretlerine de şiş gözlerle gittim.
EBRU GÜNDEŞ
“Bayramlar benim için ekstra acıları olan günler demekti. Çocuk yüreğim yine de umutlanır, belki babam bu bayram çıkar gelir diye beklerdim...
...Ama her bayram aynı düş kırıklığını yaşardım. Babam gelmezdi.”
HÜLYA KOÇYİĞİT
“Gülşah dünyaya geldikten sonra, onunla birlikte yaşadığım ilk bayramı unutamam...
...Öylesine mutluydum ki, anne olarak ilk bayram heyecanıyla adeta kanatlanıp uçmuştum.”
GÜLBEN ERGEN
“Bayram anısı olarak şunu hatırlıyorum: Altı yaşındayken hayalini kurduğum kırmızı pabuçları, bayram sabahı kalktığımda başımın ucunda gördüğümde dünyalar benim olmuştu...
...Ve o gün bayramlık ayakkabıları giyerek, el öpmeye tüm komşulara gitmiştim. O gece o ayakkabılarla birlikte uyumuştum.”
CÜNEYT ARKIN
"Anadolu'da 'Malkoçoğlu' serisinden bir film çekiyorduk. Bayram gelmişti ama izin yapmamız mümkün değildi. Filmi bir an önce yetiştirmemiz gerekiyordu...
... Bu nedenle herkes yüreği burkulmuş bir halde, sette kaldı evine gidemedi. Kısacası, benim en üzüntülü geçirdiğin bayramdır o. Herkes gülüp eğlenirken, ben 'Savulun bre' diyerek bol bol kılıç sallıyordum"
BERGÜZAR KOREL
"Şimdi düşünüyorum da, hayatımın en mutlu bayramları, babamla geçenler olmuş. Beni Boğaz'da gezdirdiği bir bayramı hatırlıyorum. Güneşli bir gündü ve sonra tekneye binmiştik. O günün kokusu bile başkaydı"
MUAZZEZ ERSOY
“Unutamadığım bayram anısı denilince aklıma, bayramda kurulan sofralarımız geliyor. Annemin yemekleri, babamın gelen misafirlerle yaptığı sohbetler çok güzel olurdu...
...Arada bir de bana şarkı söylettirirlerdi. Hey gidi günler…”.
KEREM ALIŞIK
"Benim bayramların renkli geçerdi. Çünkü evimize birçok ünlü aktör, yıldız gelirdi. En önemlisi de Ayhan Işık'tı. Ayhan ağabey, arabasına çok önem verdiği için 'Kerem, dikkat et, çocuklar çizmesin' derdi ve bahşişimi verirdi. Ben de o bizde oturduğu süre içinde çocuklar arabaya zarar vermesin diye araba nöbeti tutardım. "
MEHMET ALİ ERBİL
Ortaokul yıllarımdı. Yine bir bayram günü, soğuk algınlığı nedeniyle yatağa mahkum oluşumu hiç unutamam. Babamın aldığı ayakkabıları hasta yatağımda ayırmamıştım. Ancak o bayram yüreğim sızlasa da yataktan çıkamamıştım.
DENİZ SEKİ
"Sanırım 10 yaşındaydım. Annemin aldığı ve görünce çok sevdiğim rugan ayakkabılarımı ekrer kardeşim kıskanarak buzluğa saklamış. Ne yazık ki ayakkabılarım bayramdan sonra buzlukta bulundu. Doğrusu çok üzülmüştüm."
ECE ERKEN
“En güzel bayram anımı 1999 yılında Paris’te yaşadım. Bayram tatili için Nefise Karatay ve iki kız arkadaşımızla Paris’e gitmiştik...
...Orada alışveriş yaptık ve bütün paramızı alışverişe verince beş parasız ortada kalmıştık. Havaalanına gitmek için Türkiye’deki arkadaşlarımızdan borç para istemiştik. Çılgın bir bayramdı bizim için.”
FADİK SEVİN ATASOY
"Bir şeker bayramıydı yine... Hiç unutmam o gün o kadar çok şeker yedim ki sonunda alerji oldum. Kısacası şeker oburluğu yüzünden o bayram bana zehir olmuştu"
EDİP AKBAYRAM
"Babam oto boya ustasıydı. Yoksulluk, bu yüzden bayramlarda çok eziklikler yaşadım. Her bayram değil, üç bayramda bir ayakkabı alınırdı...
... Yani o bayram alınan ayakkabıyı üç bayram kullanırdım. Onun için de ayakkabılarıma gözüm gibi bakardım.