Osmanlı'nın Bastığı İlk Para Ortaya Çıktı!

Bakın hangi müzede sergileniyor

  1. Osmanlı devletinde bastırılan ilk paranın hangi müzede sergilendiği yıllar sonra ortaya çıktı. Darphane-i Yenişehir'de basılan kuruluş dönemine ait ilk sikke yani ilk para Doha'daki İslam Eserleri Müzesi'nde sergileniyor.

    Osmanlı devletinde bastırılan ilk paranın hangi müzede sergilendiği yıllar sonra ortaya çıktı. Darphane-i Yenişehir'de basılan kuruluş dönemine ait ilk sikke yani ilk para Doha'daki İslam Eserleri Müzesi'nde sergileniyor.

  2. Osmanlı Devleti?nde ilk sikkenin, 1326 yılında Orhangazi tarafından Bursa?da basıldığı kabul ediliyordu. Katar?ın başkenti Doha?daki İslam Eserleri Müzesi?nde sergilenen bir sikkenin, Osmanlı'nın bastığı ilk sikke olduğu iddia edildi. Ayrıca iddialara göre sikkenin Osmanlı'nın ilk başkenti Yenişehir?de Osmangazi döneminde basıldığı ve üzerinde ?Darphane-i Yenişehir? yazısı bulunduğunu ifade edildi.

    Osmanlı Devleti?nde ilk sikkenin, 1326 yılında Orhangazi tarafından Bursa?da basıldığı kabul ediliyordu. Katar?ın başkenti Doha?daki İslam Eserleri Müzesi?nde sergilenen bir sikkenin, Osmanlı'nın bastığı ilk sikke olduğu iddia edildi. Ayrıca iddialara göre sikkenin Osmanlı'nın ilk başkenti Yenişehir?de Osmangazi döneminde basıldığı ve üzerinde ?Darphane-i Yenişehir? yazısı bulunduğunu ifade edildi.

  3. Bursa?nın Yenişehir ilçesinde yaşayan tarihçi Mesut Biçer, Osmanlı'nın ilk sikkesinin Yenişehir?de basıldığını, ayrıca Yenişehir?in Osmanlı'nın ilk başkenti olmasının bu iddiaları desteklediğini ifade etti.

    Bursa?nın Yenişehir ilçesinde yaşayan tarihçi Mesut Biçer, Osmanlı'nın ilk sikkesinin Yenişehir?de basıldığını, ayrıca Yenişehir?in Osmanlı'nın ilk başkenti olmasının bu iddiaları desteklediğini ifade etti.

  4. Biçer , ?Osmanlı'nın kuruluş döneminde tarih yazıcılığı 200 sene sonra başladığı için, tarihçiler Osmanlı'nın o dönemini kara delik olarak ifade ediyor. Osmanlı'nın kuruluş dönemi ile ilgili tarihler incelendiği zaman birçok konunun ortada kaldığı ya da tam olarak aydınlatılamadığı görülmektedir. Bugüne kadar Osmanlı'nın ilk parasının 1326 yılında Orhangazi tarafından Bursa'da basıldığını biliyorduk, ta ki geçtiğimiz günlerde tarihçi Hakan Yılmaz bir araştırmasında Katar Doha'da bulunan İslam Eserleri Müzesi'nde Osmangazi'ye ait 'Darphane-i Yenişehir' yazılı, yani Yenişehir'deki bir darphanede basılan parayı ortaya atana kadar. Bu para şu anda Katar Doha'daki İslam Eserleri Müzesi'nde sergileniyor. Osmanlı'nın kuruluş dönemini bize farklı bir şekilde aydınlatıyor. Bu paranın bulunması aynı zamanda Yenişehir'in başkentliğini, Yenişehir'de bir saray olduğunu, saraya bağlı resmi kurumların olduğunu ve darphanenin olduğunu bize açık bir şekilde belirtmektedir? şeklinde açıkladı.

    Biçer , ?Osmanlı'nın kuruluş döneminde tarih yazıcılığı 200 sene sonra başladığı için, tarihçiler Osmanlı'nın o dönemini kara delik olarak ifade ediyor. Osmanlı'nın kuruluş dönemi ile ilgili tarihler incelendiği zaman birçok konunun ortada kaldığı ya da tam olarak aydınlatılamadığı görülmektedir. Bugüne kadar Osmanlı'nın ilk parasının 1326 yılında Orhangazi tarafından Bursa'da basıldığını biliyorduk, ta ki geçtiğimiz günlerde tarihçi Hakan Yılmaz bir araştırmasında Katar Doha'da bulunan İslam Eserleri Müzesi'nde Osmangazi'ye ait 'Darphane-i Yenişehir' yazılı, yani Yenişehir'deki bir darphanede basılan parayı ortaya atana kadar. Bu para şu anda Katar Doha'daki İslam Eserleri Müzesi'nde sergileniyor. Osmanlı'nın kuruluş dönemini bize farklı bir şekilde aydınlatıyor. Bu paranın bulunması aynı zamanda Yenişehir'in başkentliğini, Yenişehir'de bir saray olduğunu, saraya bağlı resmi kurumların olduğunu ve darphanenin olduğunu bize açık bir şekilde belirtmektedir? şeklinde açıkladı.

  5. ?OSMANLININ KURULUŞ DÖNEMİNİ AYDINLATIYOR"    Daha önce de bulunan birçok paranın Osmangazi dönemine ait olduğu öne sürüldüğü, fakat ilgi görmediğini ifade eden Biçer, Katar?daki bu paranın diğer sikkelere benzerliği ile üzerinde durulması gerektiğini belirtti. Biçer, ?1980'li yıllarda İstanbul'da Osmangazi'ye ait olduğu iddia edilen bir para bulunmuştu. Ama bu para tek olması, bir aslının daha olmaması ve Avrupalı bir nümismatik tarafından sahte olarak tabir edilmesinin arkasından malesef tarih çevrelerinden yeterli ilgiyi görmemişti. Yine 1990'lı yıllarda Osmangazi'ye ait bir para piyasaya sürüldü. Bu paranın gerçeği bir koleksiyoncudaydı. Koleksiyoncu parayı ortaya çıkartmadı. Sadece çizim ve fotoğraflarla incelendi ve bu para da yeterli ilgiyi görmedi. Fakat Doha?da bulunan bu para hem diğer sikkelerle benzerliği hem de tarihi açıdan bazı şeyleri ortaya atmasından dolayı şu anda Osmanlı tarihinde özellikle Osmanlı Kuruluş Dönemi'ni aydınlatıyor? dedi.

    ?OSMANLININ KURULUŞ DÖNEMİNİ AYDINLATIYOR" Daha önce de bulunan birçok paranın Osmangazi dönemine ait olduğu öne sürüldüğü, fakat ilgi görmediğini ifade eden Biçer, Katar?daki bu paranın diğer sikkelere benzerliği ile üzerinde durulması gerektiğini belirtti. Biçer, ?1980'li yıllarda İstanbul'da Osmangazi'ye ait olduğu iddia edilen bir para bulunmuştu. Ama bu para tek olması, bir aslının daha olmaması ve Avrupalı bir nümismatik tarafından sahte olarak tabir edilmesinin arkasından malesef tarih çevrelerinden yeterli ilgiyi görmemişti. Yine 1990'lı yıllarda Osmangazi'ye ait bir para piyasaya sürüldü. Bu paranın gerçeği bir koleksiyoncudaydı. Koleksiyoncu parayı ortaya çıkartmadı. Sadece çizim ve fotoğraflarla incelendi ve bu para da yeterli ilgiyi görmedi. Fakat Doha?da bulunan bu para hem diğer sikkelerle benzerliği hem de tarihi açıdan bazı şeyleri ortaya atmasından dolayı şu anda Osmanlı tarihinde özellikle Osmanlı Kuruluş Dönemi'ni aydınlatıyor? dedi.

  6. "BİR KUYUMCUNUN KOLEKSİYONUNDAYMIŞ"    Sikkenin İstanbul?dan Katar?a yolculuğunu anlatan Biçer, ?İstanbul'da aslen kuyumculuk işi ile uğraşan Şerafettin Erel'in koleksiyonunda bulunmaktaydı. Bu sikke Şerafettin Erel'in elinde bulunan Selçuklu, Osmanlı dönemlerine ait 400 tane sikke ile birlikte 90'lı yılların başında İsviçreli bir koleksiyoncuya satılır ve bu koleksiyoncu uzun yıllar boyunca bunu dolaplarında saklayıp herhangi bir tarihi ve bilimsel bir araştırmaya sokmaksızın, daha sonra Katar'lı bir şeyhe satar. Katarlı şeyh bu sikkeyi Doha'da bulunan İslam Eserleri Müzesi'ne verdikten sonra sikke üzerinde bilimsel bir çalışma yapılır. Bu çalışmaların ardından sikkenin Osmangazi'ye ait olduğu ve bugün Osmanlı dönemine ait olduğu bilinen en eski sikkelerden biri olduğu ortaya çıkar? diye konuştu.

    "BİR KUYUMCUNUN KOLEKSİYONUNDAYMIŞ" Sikkenin İstanbul?dan Katar?a yolculuğunu anlatan Biçer, ?İstanbul'da aslen kuyumculuk işi ile uğraşan Şerafettin Erel'in koleksiyonunda bulunmaktaydı. Bu sikke Şerafettin Erel'in elinde bulunan Selçuklu, Osmanlı dönemlerine ait 400 tane sikke ile birlikte 90'lı yılların başında İsviçreli bir koleksiyoncuya satılır ve bu koleksiyoncu uzun yıllar boyunca bunu dolaplarında saklayıp herhangi bir tarihi ve bilimsel bir araştırmaya sokmaksızın, daha sonra Katar'lı bir şeyhe satar. Katarlı şeyh bu sikkeyi Doha'da bulunan İslam Eserleri Müzesi'ne verdikten sonra sikke üzerinde bilimsel bir çalışma yapılır. Bu çalışmaların ardından sikkenin Osmangazi'ye ait olduğu ve bugün Osmanlı dönemine ait olduğu bilinen en eski sikkelerden biri olduğu ortaya çıkar? diye konuştu.

  7. OSMANLI'DA KULLANILAN PARA ÇEŞİTLERİ  <br>  MANGIR  <br>  Küçük alışverişler için kullanılan bakırdan bir sikke olan mangır, I. Murad (1362-89) zamanında basılmaya başlanmıştı.    II. Mehmet zamanına gelindiğinde ise iki farklı mangır tipi kullanılmaya başlandı.

    OSMANLI'DA KULLANILAN PARA ÇEŞİTLERİ
    MANGIR
    Küçük alışverişler için kullanılan bakırdan bir sikke olan mangır, I. Murad (1362-89) zamanında basılmaya başlanmıştı. II. Mehmet zamanına gelindiğinde ise iki farklı mangır tipi kullanılmaya başlandı.

  8. MEHMUDİYE  <br>  I. Mahmud ölmeden kısa bir süre önce bastırılan yirmi kuruş değerinde altın para olan Memduhiye, ziynet makamında kullanılırdı. 1839 yılında tahta çıkan Sultan Abdülmecit de kendi adına Memduhiyeler bastırdı.

    MEHMUDİYE
    I. Mahmud ölmeden kısa bir süre önce bastırılan yirmi kuruş değerinde altın para olan Memduhiye, ziynet makamında kullanılırdı. 1839 yılında tahta çıkan Sultan Abdülmecit de kendi adına Memduhiyeler bastırdı.

  9. KAİME    1840 yılında basılan ilk Kaime ile birlikte Osmanlı'da yeni bir dönem açılmıştır. 'Yerine geçen' anlamındaki 'kaim', halk diline 'kayın' olarak geçmiştir.

    KAİME 1840 yılında basılan ilk Kaime ile birlikte Osmanlı'da yeni bir dönem açılmıştır. 'Yerine geçen' anlamındaki 'kaim', halk diline 'kayın' olarak geçmiştir.

  10. KURUŞ    Pek çok farklı ülkede de para birimi olarak kullanılan kuruş aynı şekilde Osmanlı'da da yerini almıştı. İçerdiği gümüş ayarı değişmek ile birlikte Türkiye'de saltanat döneminin sonuna kadar kullanıldı.

    KURUŞ Pek çok farklı ülkede de para birimi olarak kullanılan kuruş aynı şekilde Osmanlı'da da yerini almıştı. İçerdiği gümüş ayarı değişmek ile birlikte Türkiye'de saltanat döneminin sonuna kadar kullanıldı.

  11. ZOLTA    Alman Taler'i Zolta'nın basımına örnek olmuştur. Bu birim Osmanlı Kuruşuna da örnek olmuştur.

    ZOLTA Alman Taler'i Zolta'nın basımına örnek olmuştur. Bu birim Osmanlı Kuruşuna da örnek olmuştur.

  12. RUMİ ALTIN    Rumi altın II. Mahmud zamanında İstanbul ve Mısır'da 4 ayrı ağırlıkta basılmış altın para olarak biliniyor.

    RUMİ ALTIN Rumi altın II. Mahmud zamanında İstanbul ve Mısır'da 4 ayrı ağırlıkta basılmış altın para olarak biliniyor.

  13. SULTANİ    3,45 gram ağırlığında klasik Osmanlı altın parası padişah II. Mehmed döneminde bastırıldı. Halk arasında altın olarak da biliniyordu. Sultani II. Mahmud dönemine kadar kullanıldı.

    SULTANİ 3,45 gram ağırlığında klasik Osmanlı altın parası padişah II. Mehmed döneminde bastırıldı. Halk arasında altın olarak da biliniyordu. Sultani II. Mahmud dönemine kadar kullanıldı.