Tarihe Geçmiş En İyi Cevaplar

İşte o cevaplar...

  1. Dostu olan Mehmet Akif kendisine "Bir daha meyhaneye gitmeyeceğine söz ver" der.

    Dostu olan Mehmet Akif kendisine "Bir daha meyhaneye gitmeyeceğine söz ver" der.

  2. Neyzen Tevfik de söz verir.

    Neyzen Tevfik de söz verir.

  3. Neyzen Tevfik içki içmeyi seven bir sanatçıydı.

    Neyzen Tevfik içki içmeyi seven bir sanatçıydı.

  4. Bir gün atıyla meyhanenin önünden geçerken meyhaneciye "Şarabımı bana getir de gideyim" der.

    Bir gün atıyla meyhanenin önünden geçerken meyhaneciye "Şarabımı bana getir de gideyim" der.

  5. Meyhaneci "Tevfik bey neden içeri gelmiyorsunuz?" diye sorunca

    Meyhaneci "Tevfik bey neden içeri gelmiyorsunuz?" diye sorunca

  6. "Olmaz. Akif efendiye söz verdim. Meyhaneye bir daha adımımı atmayacağım" diye cevap verir.

    "Olmaz. Akif efendiye söz verdim. Meyhaneye bir daha adımımı atmayacağım" diye cevap verir.

  7. Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.

    Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.

  8. İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.

    İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.

  9. Mağrur zengin, hor gördüğü filozofa:

    Mağrur zengin, hor gördüğü filozofa:

  10. - "Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der.

    - "Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der.

  11. Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir:

    Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir:

  12. - "Ben çekilirim."

    - "Ben çekilirim."

  13. Meşhur bir filozofa:

    Meşhur bir filozofa:

  14. - "Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?" diye sorulduğunda:

    - "Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?" diye sorulduğunda:

  15. - "Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan" demiş.

    - "Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan" demiş.

  16. Churchill, kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili,

    Churchill, kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili,

  17. Churchill' e kızgın kızgın şöyle seslenir:

    Churchill' e kızgın kızgın şöyle seslenir:

  18. - "Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım." Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır:

    - "Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım." Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır:

  19. - "Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim."

    - "Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim."

  20. Sokrates ve eşi bir türlü iyi geçinemezlermiş.

    Sokrates ve eşi bir türlü iyi geçinemezlermiş.

  21. Bir gün eşi Sokrates'e verip veriştirmiş, ağzına geleni söylemiş. Bakmış kocası hiç bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alıp başından aşağı boşaltmış.

    Bir gün eşi Sokrates'e verip veriştirmiş, ağzına geleni söylemiş. Bakmış kocası hiç bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alıp başından aşağı boşaltmış.

  22. Sokrates, gayet sakin:

    Sokrates, gayet sakin:

  23. - "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir sağanak zaten bekliyordum" demiş.

    - "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir sağanak zaten bekliyordum" demiş.

  24. Kıbrıslı Kâmil Paşa İzmir valiliği sırasında sık sık memleketi Kıbrıs'a gidiyordu, İzmir'de o tarihlerde yaptığı nüktelerle İzmir'in gönlünde taht kuran Şair Eşref'in hayranları arasında Vali Kâmil Paşa da vardı.

    Kıbrıslı Kâmil Paşa İzmir valiliği sırasında sık sık memleketi Kıbrıs'a gidiyordu, İzmir'de o tarihlerde yaptığı nüktelerle İzmir'in gönlünde taht kuran Şair Eşref'in hayranları arasında Vali Kâmil Paşa da vardı.

  25. İzmir Valisi Kâmil Paşa, Eşref'i seviyor ve koruyordu.

    İzmir Valisi Kâmil Paşa, Eşref'i seviyor ve koruyordu.

  26. Bir gün, Kâmil Paşa, Kıbrıs'a giderken, Eşref'ten ne hediye istediğini soruyor. Eşref,

    Bir gün, Kâmil Paşa, Kıbrıs'a giderken, Eşref'ten ne hediye istediğini soruyor. Eşref,

  27. "Kıbrıs'ın eşekleri meşhurdur, bir eşek getirirseniz makbule geçer paşam" diyor.

    "Kıbrıs'ın eşekleri meşhurdur, bir eşek getirirseniz makbule geçer paşam" diyor.

  28. Bir ay sonra Kâmil Paşa, Kıbrıs'tan dönüyor. Valiyi rıhtımda karşılayanlar arasında Eşref de vardır. Kâmil Paşa vapurdan iner ve karşısında Eşref'i görünce, elini dizine vurarak

    Bir ay sonra Kâmil Paşa, Kıbrıs'tan dönüyor. Valiyi rıhtımda karşılayanlar arasında Eşref de vardır. Kâmil Paşa vapurdan iner ve karşısında Eşref'i görünce, elini dizine vurarak

  29. -"Tüh! Sen benden eşek istemiştin. Unuttum. Şimdi, seni görünce aklıma geldi" deyince Eşref altta kalacak değil ya, hemen cevabını verir: -"Ziyanı yok paşam !

    -"Tüh! Sen benden eşek istemiştin. Unuttum. Şimdi, seni görünce aklıma geldi" deyince Eşref altta kalacak değil ya, hemen cevabını verir: -"Ziyanı yok paşam !

  30. Siz geldiniz ya!"

    Siz geldiniz ya!"

  31. Bernard Shaw ile Churchill hiç geçinemez ve sık sık birbirlerini iğnelermiş.

    Bernard Shaw ile Churchill hiç geçinemez ve sık sık birbirlerini iğnelermiş.

  32. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill'i davet etmiş ve davetiyeye de bir pusula iliştirmiş:

    Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill'i davet etmiş ve davetiyeye de bir pusula iliştirmiş:

  33. - "Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alıp gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa."

    - "Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alıp gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa."

  34. Churchill, hemen cevap göndermiş:

    Churchill, hemen cevap göndermiş:

  35. - "Maalesef o gece başka bir yere söz verdiğim için oyununuzu seyretmeye gelemeyeceğim.

    - "Maalesef o gece başka bir yere söz verdiğim için oyununuzu seyretmeye gelemeyeceğim.

  36. İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece de oynarsa."

    İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece de oynarsa."

  37. Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış

    Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış

  38. Talebesi: - "İyi ama ben çok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek olunca Eflatun cevap vermiş:

    Talebesi: - "İyi ama ben çok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek olunca Eflatun cevap vermiş:

  39. "Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum."

    "Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum."

  40. Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile' ye hasımlarından biri:

    Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile' ye hasımlarından biri:

  41. "Efendim" demiş, "Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"

    "Efendim" demiş, "Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"

  42. Galile: "Doğru" demiş, "Benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?"

    Galile: "Doğru" demiş, "Benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?"

  43. Bir toplantıda, bir genç Mehmet Akif' i küçük düşürmek ister

    Bir toplantıda, bir genç Mehmet Akif' i küçük düşürmek ister

  44. "Affedersiniz, siz veteriner misiniz?"

    "Affedersiniz, siz veteriner misiniz?"

  45. Mehmet Akif hiç istifini bozmadan şöyle yanıtlamış:

    Mehmet Akif hiç istifini bozmadan şöyle yanıtlamış:

  46. "Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?"

    "Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?"

  47. Yavuz Sultan Selim, birçok Osmanlı padişahı gibi sefere çıkacağı yerleri gizli tutarmış.

    Yavuz Sultan Selim, birçok Osmanlı padişahı gibi sefere çıkacağı yerleri gizli tutarmış.

  48. Bir sefer hazırlığında, vezirlerinden biri ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:

    Bir sefer hazırlığında, vezirlerinden biri ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:

  49. "Sen sır saklamayı bilir misin?" diye sormuş.

    "Sen sır saklamayı bilir misin?" diye sormuş.

  50. Vezir: "Evet hünkârım, bilirim" dediğinde

    Vezir: "Evet hünkârım, bilirim" dediğinde

  51. Yavuz cevabı yapıştırmış: "İyi, ben de bilirim."

    Yavuz cevabı yapıştırmış: "İyi, ben de bilirim."

  52. Sokrat ölüme mahkûm edildiğinde eşi:

    Sokrat ölüme mahkûm edildiğinde eşi:

  53. “Haksız yere öldürülüyorsun” diye ağlamaya başlayınca,

    “Haksız yere öldürülüyorsun” diye ağlamaya başlayınca,

  54. Sokrat: “Ne yani, bir de haklı yere mi öldürülseydim?” demiş.

    Sokrat: “Ne yani, bir de haklı yere mi öldürülseydim?” demiş.

  55. Cumhuriyet'in ilanından sonra İstanbul'da bir kabul töreni verilir.

    Cumhuriyet'in ilanından sonra İstanbul'da bir kabul töreni verilir.

  56. Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ataşeleri de davet edilir. Davet güzel bir şekilde devam etmektedir fakat İngiliz ataşesi olan binbaşının bakışları Mustafa Kemal'in gözünden kaçmaz.

    Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ataşeleri de davet edilir. Davet güzel bir şekilde devam etmektedir fakat İngiliz ataşesi olan binbaşının bakışları Mustafa Kemal'in gözünden kaçmaz.

  57. Bütün davet boyunca kendisine dik dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir.

    Bütün davet boyunca kendisine dik dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir.

  58. Ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir.

    Ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir.

  59. Yaver Mustafa Kemal'e şöyle der: Paşam kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum, o da bana Mustafa Kemal'in Çanakkale'de babasını öldürdüğünü söyledi.

    Yaver Mustafa Kemal'e şöyle der: Paşam kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum, o da bana Mustafa Kemal'in Çanakkale'de babasını öldürdüğünü söyledi.

  60. Bunun üzerine Mustafa Kemal şöyle der: Git sor bakalım babasının Çanakkale'de ne işi varmış?

    Bunun üzerine Mustafa Kemal şöyle der: Git sor bakalım babasının Çanakkale'de ne işi varmış?

  61. OSMAN BÖLÜKBAŞI: Erkekliğimin zekatını versem sen bile erkek olursun

    OSMAN BÖLÜKBAŞI: Erkekliğimin zekatını versem sen bile erkek olursun