Araştırma görevlisi alımında ÖYP geri gelmeli mi?

Devlet yükseköğretim kurumlarımızda araştırma görevlisi alımlarında kayırmacılığın sona ermesi için öğretim üyesi yetiştirme programı bir çözüm olarak yeniden masaya yatırılmalı!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 14 Aralık 2021 15:22, Son Güncelleme : 14 Aralık 2021 15:23
Araştırma görevlisi alımında ÖYP geri gelmeli mi?

Bilindiği üzere, 20 Mart 2010 tarihinde yeni kurulan üniversitelerimizin öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak amacıyla Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından başlatılan "Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı" (ÖYP) kapsamında ilan edilen kadrolara ALES, yabancı dil ve lisans mezuniyet not ortalamasına ilişkin puanların ağırlık ortalamasından elde edilen değerlendirme puanına göre merkezi alım yapmak suretiyle devlet üniversitelerinin araştırma görevlisi kadrolarına adaylar yerleştirilerek, lisansüstü eğitim süreçlerini tamamlamaları sonrasında üniversitelerine geri dönüşleri sağlanmaktaydı.

Yıllar içerisinde anılan programın özellikle büyük üniversitelerce kaldırılmasına yönelik isteklerinin olması ve akademik camianın yapısıyla uyuşmadığı gibi gerekçelerle Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından kaldırıldı. Halihazırda araştırma görevlisi alımları üniversitelerce doğrudan belirlenen şartlar doğrultusunda ilan edilmekte, sıralamaya giren adaylar giriş sınavına alınmak suretiyle başarılı olanların atamaları yapılmaktadır.

Mevcut durumda zaman zaman tarafımıza ulaşan şikayetlerden görmekteyiz ki, bazı üniversitelerimizde araştırma görevlisi alımlarında kayırmacılığın yapıldığı, adaylar ön değerlendirme aşamasında keyfi şekilde elendiği, istenilen adayı almak için hakkaniyetten öte değerlendirmeler yapıldığı görülmektedir.

Bu sorunları tümüyle kapsayan bir araştırma görevlisi alımıyla ilgili yaşanan süreci sizlere kısaca özetleyelim.

a) Harran Üniversitesi tarafından 22 Ekim 2021 tarihinde İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü İslam Tarihi Anabilim Dalında "İlahiyat Fakültesi veya İslami İlimler Fakültesi lisans mezunu olmak ve İslam Tarihi Anabilim Dalında tezli yüksek lisans yapıyor olmak" şartı ile Araştırma Görevlisi kadrosu ilan edilmiştir.

b) İlan edilen kadrolara toplam 28 aday müracaatta bulunmuştur. Bu kişilerden 21'i çeşitli gerekçelerle (anabilim dalı uyumlu değildir, transkripti fotokopidir) elenmiştir. Sınava 7 adayın girmesi uygun bulunmuştur. (Ön değerlendirme sonucuna üniversite web sayfasından erişilememiştir.)

c) Yapılan yazılı sınav sonrasında ön değerlendirme sonucunda yedinci sırada olan 70 ALES, 51 yabancı dil puanına sahip aday, giriş sınavından 90 puan alarak birinci olmuştur. (Aday mevcut durumda ülkemizde doktoraya giriş için şart olan 55 yabancı dil puanına dahi haiz değildir.)

d) Bunlar bize yansıyan iddialar olmakla birlikte teyide muhtaç olduğunu öncelikle ifade etmemizde yarar var. Kazanan kişinin ilgili Üniversiteden mezun olduğu ve sınav komisyonunun diğer adayları keyfi şekilde eleyerek ve giriş sınavında kendisini kayırdığı iddia edilmektedir.

Ülkemizin en başarılı akademisyenlerinden birisi olan ve daha bugünlerde TÜBİTAK tarafından ödüllendirilen Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri ÇELİK'in konudan haberdar ise gerekli tahkikatı yaparak, kamuoyunu bilgilendireceğinden kuşkumuz bulunmamaktadır.

Son olarak, ülkemizde şayet devam eden bir Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) olması halinde kazanan adayın akademi için asgari düzeyde olan 70 ALES ve 51 yabancı dil puanıyla sıralamaya girmesinin imkansız olduğunu, kayırmacılığın da hükümferma olduğu günümüzde öğretim üyesi yetiştirme programının bir çözüm olarak yeniden masaya yatırılması liyakat esaslı bir istihdam için zorunluluk olduğunu belirtmek isteriz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber