Bakan Çelik: Ara rejimlere rağmen, Türk sendikacılığı mesafe aldı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 1950'lerden bugünlere, ara rejimlere rağmen, Türk sendikacılığının önemli mesafeler katettiğini belirtti.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK) 13. Olağan Genel Kurulu, Caddebostan Kültür Merkezi'nde toplandı.
Genel kurulun açılışında konuşan Çelik, genel kurula katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Bu sendikal hareketin, DİSK'in doğmasına, gelişmesine ve yeşermesine, bugünlere gelişine katkısı bulunanları saygıyla anıyorum" dedi.
Cumhuriyetin kalkınma ve çağdaşlaşmayı kendisine hedef seçtiğini anlatan Çelik, bu hedefe ulaşmada üretimin son derece önemli bir rolü olduğunu söyledi. Üretimin temelinde çalışma hayatındaki barış ve huzurun tesis edilmesinin yattığını ifade eden Çelik, "Bu noktada çalışma hayatının aktörleri birbirlerinin alternatifi değil, tamamlayıcı unsurları olmalıdır" diye konuştu.
Çalışma barışının kurulmasında ve korunmasında hükümetin, işçilerin ve işverenlerin büyük sorumlulukları bulunduğunu belirten Çelik, şunları kaydetti:
"İşçi ve işveren üzerindeki yükleri hafifletmek, istihdamı artırıcı, işsizliği azaltıcı politikalar üretmek, herkese eşit, adil ve kolay erişilebilir sağlık güvencesi sağlamak, sosyal taraflar arası diyaloğu gerçekleştirmek, kayıt dışılıkla mücadele etmek ve örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmak çalışma barışının ve toplumsal barışın tesisinde olmazsa olmazlardır." Çalışma hayatının ülkeyi 21. yüzyılın gelişmişlik düzeyine taşıyacak bir yapıda olmasını, toplumsal öncelikleri gözetmesini istediklerini vurgulayan Çelik, böyle bir modeli oluşturmanın başlıca yolunun, sosyal devlet, diyalog ve örgütlü toplumdan geçtiğini dile getirdi.
ÇELİK'İN KONUŞMASI SIK SIK KESİLDİ
Bakan Çelik'in konuşması sendikacıların eleştirel konuşmaları ile sık sık kesildi. Bakan Çelik, tepkiler üzerine şunları söyledi:
"Ben bu monoton konuşmayı yapıp buradan gidebilirdim ama onu doğru bulmuyorum. Ben bu ülkenin Çalışma Bakanıyım. Tepkinizi de almak için buradayım, buradan birazdan ayrılmak zorundayım ama müsteşar da bakanlığın tüm yetkilileri de burada. Bundan sonraki tüm toplantılara da katılacağımızı burada bir kez daha ifade ediyorum. Ama eğer fikirlerimizi açık ve net söylemezsek, başka türlü görünüp başka türlü şeyler yaparsak, asıl yanlış olan budur ama seçim öncesinde vatandaşın tercihi, bizim programımızı takdim ettiğimizde bu şekilde tecelli etmiştir. Bu gerçek. Buna katılıp katılmama olayı ayrı bir şeydir.
Farklı görüşlere saygım var."