Ordu çok kızgın ve kırgın
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı Sedat Laçiner, TSK'nın ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın Irak'ın kuzeyine yapılan kara harekatına ilişkin eleştiriler nedeniyle "çok kızgın ve kırgın" olduğunu söyleyerek, "Bu ölçüsüz eleştiriler, önümüzdeki operasyonları riske atabilir" dedi.
Laçiner, TSK'nın Irak'ın kuzeyine yaptığı sınır ötesi harekatla ilgili soruları yanıtladı.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt'ın önceki gün gazetecilere verdiği brifingi değerlendiren Laçiner, "Orgeneral Büyükanıt'ın bu toplantıda kızgın ve kırgın olduğunu, görevini yapmış ancak takdir yerine eleştiri, hatta hakaret görmüş bir kurumun başındaki kişi olarak konuştuğunu" kaydetti.
"Kısacası, ordu çok kızgın ve kırgın" diyen USAK Başkanı, "bunun nedeninin eleştirinin dozajından kaynaklandığını" belirtti.
"Genelkurmay Başkanı (Çekilmeye biz karar verdik, ABD'nin baskısı olmadı, operasyonun süresi zaten bu kadar olacaktı) dedikçe, medya ve siyasetten birçok kişinin tam tersini söylediğini" ifade eden Laçiner, şöyle konuştu:
"Yalan söyleniyormuş gibi, tam tersi yorumlar yapılıyor ve bu yorumlar marjinal kişiler tarafından değil, kamuoyunu şekillendirebilecek insanlar tarafından yapılıyor. Böyle olunca da ordu ile kamuoyu arasında büyük bir fark ortaya çıkıyor. Bir güven sorunu ortaya çıkıyor. İkinci bir operasyonu yapacak olsak, bu güven bunalımı üzerine çok risk almaya başlarız. Yani bu ölçüsüz eleştiriler, önümüzdeki operasyonları riske atabilir."
"Ordunun büyük fedakarlık yaparak, kış ve gece koşullarında, nokta operasyonu yaptığını" kaydeden Laçiner, "bu fedakarlığın ardından askerin takdir beklediğini ancak adeta başkasının altında bir ordu varmış gibi bir izlenim yaratılmaya çalışıldığını" belirtti.
"HALKLA İLİŞKİ KURULAMIYOR"
"Operasyonunun başta kamuoyu olmak üzere bazı kişilerce yeterince anlaşılmamasının başında kötü kamuoyu yönetiminin geldiğini" savunan Sedat Laçiner, "Sadece Genelkurmay'ın değil, Türk devletinin medyayla ve halkla ilişkiler konusunda problemi var. Halkla ilişki kuramıyor" dedi.
"Açıklamalarda kullanılan kelimelere dikkat edilmediğini, yanlış zamanda aşırı demeçler verildiğini ya da hiç demeç verilmediğini" kaydeden Laçiner, "Ya kamuoyunda bilgi eksikliği oluşuyor ve bilgisizlikten dolayı kamuoyunda komplolara eğilimler başlıyor veya öyle bir konuşma yapılıyor ki içeride gereksiz, aşırı beklenti oluşuyor" diye konuştu.
Laçiner, "operasyonun süresinin, amaçlarının ve hedeflerinin belli olduğunu ancak operasyonun üçüncü ve dördüncü günü itibariyle kamuoyunu etkileyebilecek isimlerin aşırı hedefler gösterdiklerini ve kamuoyunun gerçekleşmesi mümkün olmayan hedeflerle ve beklentilerle etkilendiğini" söyledi. "Dışarıda ise dünya kamuoyunun 'Türkler orada işgalci olacaklar, uzun süre kalacaklar, hedefleri PKK değil daha ötesi, Irak'a giriyorlar' diye korkmaya başladığını" kaydeden Laçiner, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yani iki tarafta da son derece olumsuz bir ortam oluşturuldu. Operasyonlar başlarken ve bitirilirken, birdenbire başlanmaz birdenbire bitirilmez. Bu operasyonda, başlangıcından önce hava operasyonu nedeniyle uygun bir ortam vardı. Ama yine de hazırlıklar yapılmadı. Bunu ABD yapmış olsaydı böyle yapmazdı. Evvelinde basında ve halk psikolojisinde çok ciddi, duruma göre günler, haftalar ya da aylar süren bir ön hazırlık yapılırdı.
İnsanlarda bir coşku yaratıyorsunuz. Tam sizden devasa bir vuruş bekliyorlar, bir süre kalmanızı bekliyorlar, küt diye kesiyorsunuz. Bu hayal kırıklığına yol açtı. O hayal kırıklığını da bazı art niyetli insanlar, bilgileri noksan olan insanlar maniple etmek maksadıyla kullandılar. Türk halkının ordu aleyhine maniple edilmesinin ne kadar kolay olduğunu görmek lazım aslında."
"Ordunun ve hükümetin çalışmalarının kara harekatının uzun sürmeyeceğini aslında ortaya koyduğunu ve bunun bilindiğini" vurgulayan Laçiner, "ancak operasyon devam ederken yapılan abartılı açıklamaların hem Türk kamuoyunu hem de ABD başta olmak üzere tüm dünyayı şüpheye düşürdüğünü" söyledi.
"TÜRKİYE BİR KOMPLOYLA KARŞI KARŞIYA OLABİLİR"
"Amerikalıların operasyonun süresi konusunda, operasyon başlarken hiçbir şey bilmediklerini sanmıyorum" diyen USAK Başkanı Laçiner, bir şüphesi olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
"Türk askeri Irak'tan çekiliyor, ABD Savunma Bakanı Robert Gates Ankara'ya geldiğinde çekilme başlamıştı. Saat 2 civarında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e geri çekilmenin detayları söylenmeye başlandı. Türk askeri Irak'tan çekilirken Amerikalıların bunu bilmiyor olması ve Savunma Bakanının ağzından bunu söylüyor olması da şaşırtıcı bir durum. Bölgede devasa bir istihbarat ağı var. Bunların çekilmeyi bilmiyormuş gibi gelip de 'Türk askerinin çekilmesi gerekir' sözünü askerin çekildiği sırada söylemeleri de bence düşündürücüdür. Burada Türkiye bir başka oyuna geliyor olabilir. Türkiye bir komployla karşı karşıya olabilir. Çünkü neden asker tam çekilirken, ABD 'çekil' diyor ve asker de çekiliyor. Bu ABD açısından pozitif bir şey."
"OPERASYONLAR BUNDAN SONRA DA OLABİLİR"
Laçiner, "geniş çaplı nokta operasyonlarının, PKK'nın bölgedeki hareketine göre bundan sonra da olabileceğini" belirterek, "Zap bölgesinin dışındaki başka bölgelerde gruplaşmalar başlarsa yeniden operasyon yapılması gerektiğini" kaydetti.
"Hava operasyonlarının da bir rutin dahilinde ihtiyaç duyulduğunda devam etmesi gerektiğini" söyleyen Sedat Laçiner, "bundan sonraki dönemlerde küçük gruplarla operasyon yapılması gerektiğini düşündüğünü, çok etkili ve profesyonel timlerle 15-20 PKK'lıya yönelik operasyonların düzenlenmesinin gerekli olduğunu" ifade etti. USAK Başkanı, "bunun yapılması içinse çok hızlı olmak, çok iyi istihbarat ve ABD ile çok yakın işbirliği yapılması gerektiğini" belirtti.
"Operasyon ilk gün konulan hedefler açısından değerlendirildiğinde 'son derece başarılı ve TSK tarihine geçecek bir operasyon' olarak" niteleyen Laçiner, "geçmiş operasyonlara göre yapılan operasyonun çok daha sofistike, modern, teknoloji ve istihbaratın yoğun olduğu ve çok daha işlevsel ve sonuca dönük olduğunu" söyledi.
Laçiner, "Bu operasyonu toptan beğenmeyen kişi ya cahildir, ya yeterince bilgilenmemiştir ya da art niyetlidir" dedi.
"TÜRKİYE, TALABANİ'Yİ YANINA ALMALI, BARZANİ'Yİ İZOLE ETMELİ"
"Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin başkanı Mesud Barzani'nin Türkiye'ye meydan okuduğunu" söyleyen Laçiner, "Barzani'yi izole etmek, yalnızlaştırmak lazım" diye konuştu.
"Türkiye'nin Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'yi ön plana çıkarması gerektiğini" ifade eden USAK Başkanı, "bunun aynı zamanda psikolojik bir savaş olduğunu" belirtti ve "şu anda Türkiye'nin kara harekatını bitirdiğini ancak Barzani'nin operasyon bölgesinde gazetecileri gezdirerek, tüm dünyaya 'Türkler geldi bizi perişan etti, sivil hayatı zarara uğrattı' diye propaganda yaptığını" vurguladı.
"Şu anki süreç, Irak'ın kuzeyinde Barzani'nin ve Talabani'nin etkisinin azalma eğilimi sürecidir. Böyle bir trende girildi" diyen Laçiner, "ABD nezdinde, Kürtlerin öneminin azalma sürecinin ne hızla olacağını Türkiye'nin belirleyeceğini" belirtti.
USAK Başkanı Laçiner, "özellikle de İran'ın son dönemdeki faaliyetleri dikkate alındığında, ABD'nin şu anda Irak'ta Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu" kaydederek, "ancak Barzani'nin bu süreci yavaşlatmak için Washington'da çok yoğun lobicilik yaptığını" vurguladı.
"Türkiye'nin de karşı lobicilik yapması gerektiğini, çünkü Türkiye ağırlığını koyarsa Barzani'nin hiçbir şansı olmadığını" belirten Laçiner, "Barzani Brüksel, Berlin, Paris, Washington gibi çeşitli başkentlerde Türkiye'den daha çok çalışıyor, bu da Türkiye'ye inanılmayacak derecede fark atıyor" dedi.