Profun tezinin aynısını yüksek lisans tezi yapmışlar
Prof. Çelik, Mardin'de 5 yıl Hıristiyan teolojisi dersi alıp, Süryanice yazma ve belgeleri inceleyerek yazdığı tezinin başka bir imzayla master tezi olduğunu görünce şok geçirdi
TÜRK akademi dünyasında sıkça gündeme gelen intihalin (bilimsel hırsızlık) inanılmaz bir örneği de Celal Bayar Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mehmet Çelik'in başına geldi. Türkiye'deki tek Süryanice bilen akademisyen olan Çelik 5 yıl boyunca Mardin'deki Mor Gabriel Manastırı'nda teoloji dersi aldı, el yazmalarını araştırdı ve bunun sonucunda yazdığı ?Bizans'ta din-devlet ilişkileri' teziyle doçent oldu. Ancak bu tezi yıllar sonra karşısına Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'ne başka bir isim tarafından sunulan ?IV-XV YY'da Doğu Roma Devletinde Din Devlet İlişkileri' adı altında çıktı.
SÜRYANİCE BİLEN TEK KİŞİ
YÖK'DE görevli asistanlarının durumu farkederek, tezin bir kopyasını getirdiklerini söyleyen Çelik, ?Tezimin aynısını yüksek lisans tezi yapmışlar. Hadi İngilizce biliyor, Arapça kaynakları tercüme ettirdi. Peki ?Süryanice kaynakları nasıl kullandın' diye sormamışlar mı' dedi. 5 kişilik jürinin intihal tezi hiç incelemediğine dikkat çeken Çelik, ?Çünkü Türkiye'de Süryanice bilen tek akademisyen benim. 5 kişiden biri bile tezi okumamış' diye konuştu.
HİÇ DUYMADIM, HABERİM YOK
PROF. Çelik'in doçentlik tezini intihal yaptığını ileri sürdüğü M.Y., iddiaları reddederek star'ın sorularına şu yanıtı verdi: 'Ben hocamızın böyle bir çalışması olduğunu bilmiyordum. Duymadım. Haberim yoktu. Şu anda avukatlık yapıyorum. Tezimin nerede olduğunu da bilmiyorum.'
310 bin kız okullu oldu
MİLLİ Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ?Haydi Kızlar Okula' kampanyasıyla eğitimden kopan 310 bin kız öğrencinin yeniden okullu olduğunu söyledi. Hedeflerinin bir tek kız çocuğunun bile eğitim dışı kalmaması olduğunu belirten Çelik, ?Kızlarını okutmayan milletler, kendi akılının yarısını kullanmıyor demektir. Bizim milletimizin yarısı da bayanlardan oluşuyor. Ülkemize haksızlık yapmaya kimsenin hakkı yok' dedi.
Statü verilirse Aleviler İslamiyetten uzaklaşır
DİYANET İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, cemevinin, caminin alternatifi gibi sunulmasının, Aleviliği din haline getireceği ve Alevileri Müslümanlıktan koparacağı için yanlış olduğunu söyledi. Aleviliği de ?Anadolu'nun mistik ve sufi geleneği içinde ortaya çıkan, büyük ölçüde kültürel öğeleri içeren ve şifahi yolla ve çeşitlenerek bugüne gelmiş, İslam içi bir inanış ve yorum biçimi' olarak tanımladı.
Zeybek'ten Doğan'a Ahmet Yesevi cevabı
AHMET Yesevi Üniversitesi'nin eski Mütevelli Heyeti Başkanı Namık Kemal Zeybek, Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevinden alınan emekli Orgeneral Çetin Doğan hakkında, ?Atanması yanlıştı. Alınması doğru' dedi. Doğan'ın zamanının çoğunu ABD ve Bodrum'da geçirdiğini öne süren Zeybek, ?Bütün görev süresi içinde Kazakistan'a 3, Ankara'ya ise 3-4 defadan fazla gitmedi' dedi.
28 Şubat'ta Atatürkçülük tezleri patladı
PROF. Dr. Mehmet Çelik, Türkiye'deki profesörlerin yarısının yayımlanmış makalesi olmadığını belirterek ?Bunlar nasıl profesör oluyor? Akademik kriterler yerine başka kriterleri kullanıyoruz' dedi. Çelik, en ilginç örneği de 28 Şubat sürecinde Türkiye'de en fazla Atatürkçülük ile ilgili tez hazırlandığını savundu. Çelik şunları söyledi:
REJİM BEKÇİLİĞİNİ BIRAKIN!
?28 Şubat'tan sonra Türkiye'de mahalle baskısı Atatürk kullanılarak yapıldı. Tarihte bilimsel çalışamayanlar, Cumhuriyet tarihine döndü. ?Şapka devrimi, harf devrimi' gibi ilkokul seviyesinde makaleler yazıldı. Sıkıysa orda onay verme. Nasıl çıkıp da Atatürk alehine rapor vereceksin. Zorunlu beğeniliyor. Beğenmezsen Atatürk düşmanısın. 28 Şubat'ta bu çok fazla kullanıldı. Rejim bekçiliğine soyunanlar, kendi işlerine sahip çıksın. Türk akademisyenler, uluslararası sempozyumlarda dökülüyorlar. İntihaller, su yüzüne çıksın. YÖK bir araştırma yapsın. Batı kriterlerine göre eserlerin yarısı intihal çıkar.'
SULTAN UÇAR