Yargı-polis çelişkisi devlete güveni sarsar

Haber Giriş : 13 Ekim 2004 07:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

CHP lideri Deniz Baykal, mafya dünyasının devlet kademeleriyle ilişki kurmasının vatandaşı tedirgin ettiğini söyledi. Sedat Peker'in önce serbest bırakılıp sonra tutuklama kararı çıkartılmasına atıf yapan Baykal, yargı ve emniyet arasındaki uyumsuzluğun devlete güveni zedelediğini vurguladı.

Deniz Baykal, partisinin dünkü grup toplantısında, mafya tartışmaları ve Avrupa Birliği konularına değindi. Adliye ve polisin farklı tutum sergilemesini eleştiren Baykal, Türkiye'de anlaşılması imkansız sonuçlar yaşandığını kaydetti. Ortaya çıkan sonucun ?yasal düzenlemelerdeki eksiklik' olarak gösterilemeyeceğini ifade eden Baykal, ?Aranan kişi bu manzara karşısında (devlete ayıp oluyor) diye gelip teslim oluyor, skandala kendisi son veriyor. Hükümet ağlaşıyor, yakınıyor ve acz beyan ediyor. İşler şirazesinden çıkmaya başladı. Kanayan yaradan oluk oluk kan akmaktadır ve bunu ortadan kaldırmak hükümetin öncelikli görevidir.? dedi.

Konuşmasında Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nu da değerlendiren CHP lideri, açıklanan metnin ?Türkiye'nin üyelik umudunu sarsmayacak kadar vaatkâr; ancak o umudu hiçbir zaman gerçekleştirmeyecek kadar engelleyici' olduğunu savundu. Tavsiye kararının, kaygılara yol açabilecek hükümler içerdiğine dikkat çeken Baykal, hükümetin iç politika kaygılarıyla raporu ?memnuniyet ve başarı' olarak nitelendirdiğini söyledi. Kopenhag Kriterleri yerine getirildiği için müzakerelerin başlatıldığını anlatan Deniz Baykal, buna rağmen Türkiye'nin diğer ülkelerden farklı bir uygulamaya tabi tutulduğuna işaret etti. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ?Bu, Avrupa umudunu Türkiye'nin önünden tümüyle ortadan kaldırmadan tutmaya devam eden bir rapor. Ama Türkiye'nin tam üye olmasının önüne her türlü engelin konulduğu, barikatın yerleştirildiği bir rapor olarak da ortaya çıkmıştır. AB, Türkiye için bir hedef olarak gösterilmeye devam ediliyor. Çünkü üyelik beklentisi ile Türkiye yönlendirebilir diye düşünüyorlar. Türkiye, 20 yıl daha AB beklentisi yolunda, eli kolu bağlı bir konumda devam edecek. Her üç kelimeden biri (bak bu müzakerelerin ucu açık) şeklinde. Bugüne kadar müzakereyi kim yaptıysa üye oldu. Türkiye'ye ise (müzakere başladı diye tam üye olacağınızı zannetmeyin) diyorlar.?

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ?AB liderler zirvesi için Brüksel'e birlikte gidelim' teklifini memnuniyetle kabul ettiğini hatırlatan Deniz Baykal, Türkiye'nin haklarını savunma konusunda bütün partilerle işbirliğine hazır olduklarını söyledi. Hükümetin izleyeceği strateji konusunda kendilerine bilgi verilmesini isteyen Baykal, ?Öncelikle hükümetin 17 Aralık'a giderken muhataplarımızdan ne isteyeceğini herhalde bizim de, kamuoyunun da bilmesi gerekiyor. Ben, şu anda hükümet neyi kabul ediyor, neyi etmiyor bilmiyorum. Hükümetin gerçek tutumunu bilmeden bu alanda birlikte bir çalışmanın içinde olmak söz konusu olamaz.? dedi.

Kafdağı ve tutsak prenses

Deniz Baykal, partisinin dünkü grup toplantısında AB İlerleme Raporu'nu değerlendirirken ilginç bir benzetmede bulundu. Fransa'da gündeme gelen referandum konusunu eleştiren Baykal, ?Kafdağı'nın arkasındaki mağaranın 7. katındaki devin yanında tutsak olan prensesi kaçıracaksın. Sonra bize dönüp (bir de halka soralım) diyecekler. Bu laubaliliktir.? dedi.

zaman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber