Kumar oynatan ve yer temin eden sendika hakkında ne işlem yapılır?

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, sendikanın kapatılması istemi ile dava açma yetkisinin münhasıran sendika merkezinin bulunduğu Cumhuriyet Başsavcısında olduğuna hükmetti.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 26 Nisan 2024 00:10, Son Güncelleme : 24 Nisan 2024 09:25
Kumar oynatan ve yer temin eden sendika hakkında ne işlem yapılır?

Kararda şu açıklamalara yer verilmiştir:
Somut uyuşmazlıkta davacı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sendikal faaliyetler dışında kumar oynattığı ve kumar oynamaya yer temin ettiği iddiasıyla davalı Sendikanın kapatılması istemiyle dava açılmıştır. Hukuki niteliği itibarıyla davanın normatif dayanağı 6356 sayılı Kanun'un 31 inci maddesi olup anılan hükümde, açık bir şekilde Sendikanın kapatılması istemi ile dava açma yetkisinin münhasıran kuruluş merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısı'nda olduğu düzenlenmiştir. Bu itibarla esasen bu gerekçe ile davanın usulden reddi gerekmekte ise de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

Somut uyuşmazlıkta davacı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sendikal faaliyetler dışında kumar oynattığı ve kumar oynamaya yer temin ettiği iddiasıyla davalı Sendikanın kapatılması istemiyle dava açılmıştır. Hukuki niteliği itibarıyla davanın normatif dayanağı 6356 sayılı Kanun'un 31 inci maddesi olup anılan hükümde, açık bir şekilde Sendikanın kapatılması istemi ile dava açma yetkisinin münhasıran kuruluş merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısı'nda olduğu düzenlenmiştir. Bu itibarla esasen bu gerekçe ile davanın usulden reddi gerekmekte ise de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ

Esas No. 2023/13480
Karar No. 2023/13903
Tarihi: 05.10.2023

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş; (2) numaralı paragrafta yer alan ilave gerekçe ile onanmasına karar verilmiştir.

Taraflar arasındaki sendikanın kapatılması istemine ilişkin davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, Sendikanın kapatılmasına ilişkin talebin reddine, Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O'nun sendikadaki görevine son verilmesine, Sendika başkanı R.D'nin ve Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O'nun yargılama süresince geçici olarak görevden alınmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Yazılım İşlem İşçileri Sendikasının sendikal faaliyetler dışında kumar oynattığı ve kumar oynamaya yer temin ettiğinin tespit edildiğini, davalı Sendikanın kuruluş amacına aykırı faaliyetlerde bulunduğunun açık olduğunu, 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin "...Derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelerinin yararlanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda ve yazılı ihtara rağmen, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek umuma açık yer durumuna geldiği tespit edilenler, Mahallin en büyük mülki amiri tarafından otuz günü geçmemek üzere geçici süreyle faaliyetten men edilir. Bu maddede yazılı fiiller sebebiyle bir yıl içinde üç defa faaliyetten men edilen işyerlerinde, bu fiiller tekrar işlendiği takdirde, işyeri açma ve çalışma ruhsatları, mahallin en büyük mülki amirinin bildirimi üzerine, belediye veya il özel idaresi tarafından beş iş günü içinde iptal edilir..." hükmünü içerdiğini, davalı Sendikanın sendikal faaliyetler dışında kumar oynattığı ve kumar oynamaya yer temin etmesi nedeniyle kapatılması gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davalı Yazılım İşlem İşçileri Sendikasının kapatılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mersin Valiliği İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü ile yapılan yazışmalar sonucunda, davalı Yazılım İşlem İşçileri Sendikası merkezinde kumar oynandığı yönünde ihbara istinaden İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından yapılan kontrollerde kumar oynandığının tespit edilmesi nedeniyle Sendika başkanı R.D. hakkında idari para cezası ve İlçe Jandarma Komutanlığı ve Tarsus Belediye Başkanlığına bağlı ekiplerce kapatma tutanağı düzenlenerek sendikanın kapatıldığının anlaşıldığı, Tarsus 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/486 Esas, 2022/280 Karar sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda R.D. hakkında kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan 2 yıl, 6 ay hapis ve 300 gün birimi adli para cezasına hükmedildiği, Sendikanın kapatılması davasına konu Sendika yetkililerinin eylemlerinin kişisel nitelikte olduğu dikkate alınarak söz konusu Sendika başkanının eylemi nedeniyle Sendikanın kapatılamayacağı değerlendirilmiş ise de dosya kapsamında bulunan Mersin Valiliği yazı cevaplarında Sendikanın zaten kapatılmış olduğu görüldüğünden, kapatılmış Sendikanın yeniden kapatılması hususunda hukuki yarar bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesince Sendikanın zaten kapatılmış olduğundan bahisle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, oysa ki yasal olarak bir kapatma durumunun söz konusu olmadığını, Sendikaların kapatılması ile ilgili olarak "İş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkeme kararıyla kapatılır" şeklinde düzenleme bulunduğunu, söz konusu Sendika ile ilgili muhtelif zamanlarda idari yaptırım kararları ile Sendikanın bulunduğu yerin mühürlendiğini, mühürlerin bozulduğunu, yöneticisi R.D. ve diğerleri hakkında mühür bozma, kumar oynatma, kumar oynamaya yer temin etme vs. ceza davaları açıldığını, ancak Sendikanın İlk Derece Mahkemesi kararıyla kapatılmadığını, bu nedenle işbu dava açılmasına rağmen İlk Derece Mahkemesince Sendikanın zaten kapatılmış olduğu kanaatiyle gerekli araştırma yapılmadan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, sundukları klasör içerisinde de görüleceği üzere Sendikanın yasal olarak kapatıldığına dair karar bulunmadığını, sadece Sendikanın bulunduğu yerin (kumar oynatıldığından dolayı) mühürlendiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Sendikada kumar oynatılması nedeniyle Sendika binası mühürlenmiş olup Sendikanın tüzel kişiliğinin sona ermediği, açıklanan nedenlerden dolayı işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu, Sendika başkanı R.D. hakkında Tarsus 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/486 Esas, 2022/280 Karar sayılı kararı ile kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan ceza verilmiş olup dosyanın istinaf aşamasında olduğu, ayrıca aynı suçtan derdest soruşturma dosyasının da bulunduğu, Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O. hakkında Tarsus 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/651 Esas, 2019/486 karar sayılı kararı ile kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan ceza verilmiş olup dosyanın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 31 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Aykırı davranış bireysel olarak yöneticiler tarafından gerçekleştirildiği takdirde, mahkemece sadece o yöneticilerin görevine son verilmesine karar verilir." şeklindeki hüküm ve emsal nitelikteki Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2020/556 Esas, 2020/2521 Karar sayılı ilamı gereğince Sendika yöneticisinin kişisel eylemi nedeniyle Sendikanın kapatılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı bulunan Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O. yönünden Sendikadaki görevine son verilmesine dair hüküm kurulmamasının da hatalı olduğu, yine 6356 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Yukarıdaki fıkra uyarınca açılan davalar nedeniyle mahkeme, yargılama süresince talep üzerine veya resen kuruluşun faaliyetlerinin durdurulmasına ve yöneticilerinin geçici olarak görevden alınmasına karar verebilir." yönündeki hüküm gereğince hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan Sendika başkanı R.D. yönünden yargılama süresince geçici olarak görevden alınmasına dair ara karar kurulmamasının da hatalı olduğu, bu tedbir kararının Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O. hakkında da uygulanması gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle Sendikanın kapatılmasına ilişkin talebin reddine, Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O.nun Sendikadaki görevine son verilmesine, Sendika başkanı R.D'nin ve Sendika Yönetim Kurulu üyesi M.S.O'nun yargılama süresince geçici olarak görevden alınmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava ve istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü sebeplerin yanı sıra Sendikanın kapatılması davasına konu sendika yetkililerinin eylemlerinin kişisel olduğu gerekçesiyle Sendikanın kapatılamayacağı değerlendirmesi yapılmasının isabetsiz olduğunu, zira Sendika başkanı ve diğer üyelerin dava konusu Sendikayı bu amaçla kurduklarını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kuruluş amacına ve 6356 sayılı Kanun'a aykırı faaliyetlerde bulunduğu gerekçesiyle sendikanın kapatılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6356 sayılı Kanun'un "Kapatma" kenar başlıklı 31 inci maddesi şöyledir:
"(1) Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykırı faaliyetlerde bulunan kuruluş, merkezlerinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısının talebi üzerine mahkeme kararı ile kapatılır. Aykırı davranış bireysel olarak yöneticiler tarafından gerçekleştirildiği takdirde, mahkemece sadece o yöneticilerin görevine son verilmesine karar verilir.
(2) Yukarıdaki fıkra uyarınca açılan davalar nedeniyle mahkeme, yargılama süresince talep üzerine veya resen kuruluşun faaliyetlerinin durdurulmasına ve yöneticilerinin geçici olarak görevden alınmasına karar verebilir.
(3) Yukarıdaki hükümler veya bu Kanunda öngörülen diğer faaliyeti durdurma hallerinde, kuruluşların mallarının yönetimi ve çıkarlarının korunması ve durdurma süresi sonunda yeniden faaliyete geçebilmesi için genel kurul yapılması, 4721 sayılı Kanun hükümleri gereğince tayin olunacak bir veya üç kayyım tarafından sağlanır."
2. 6356 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin gerekçesi şöyledir:
"Maddede, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykırı faaliyetlerde bulunan kuruluşun mahkeme kararı ile kapatılması düzenlenmiştir. Sendika yöneticilerinin bireysel davranışları nedeniyle kuruluşun kapatılması yerine yöneticilerin görevlerine son verilmesi öngörülerek kuruluşun varlığının devamı korunmuştur."
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Somut uyuşmazlıkta davacı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sendikal faaliyetler dışında kumar oynattığı ve kumar oynamaya yer temin ettiği iddiasıyla davalı Sendikanın kapatılması istemiyle dava açılmıştır. Hukuki niteliği itibarıyla davanın normatif dayanağı 6356 sayılı Kanun'un 31 inci maddesi olup anılan hükümde, açık bir şekilde Sendikanın kapatılması istemi ile dava açma yetkisinin münhasıran kuruluş merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısı'nda olduğu düzenlenmiştir. Bu itibarla esasen bu gerekçe ile davanın usulden reddi gerekmekte ise de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş; (2) numaralı paragrafta yer alan ilave gerekçe ile onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber