İstanbul milli eğitimde 'Durmak Yok Vekalete Devam'

İlk göreve geldiğinde "Devletten Maaş Almayan Müdür" "Anıtkabir'e gitmeyen bana gelmesin" başlıklı yazılarla gündeme geldi İstanbul Milli Eğitim Müdürü Sayın M.Ata ÖZER.

Ardından Hıncal ULUÇ'un "Milli Eğitim Müdürü mü yoksa, Hababam Sınıfı'nın Düdük Necmi'si mi?" başlıklı yazısına konu oldu öğrencilerin kıyafetleriyle uğraşınca. Aynı konuda manşetlere düştü "Yeni müdürden okulda keyfi giyinmeye savaş" haberiyle.

Hazır laf kıyafetten açılmışken bu yıl da "Okullarda kravatsız döneme doğru" haberiyle gündemde Sayın ÖZER. üstelik 2006 yılında söylediği "Öğrencinin kıyafeti gömlek, kravat, hırka ve etektir. Ama gömlek dışarıda, kravat bele sarı, kulakta küpeler, elde bağlı deriler ve bağcıksız ayakkabılar olamaz." diyen kendisi değilmiş gibi kıravatın kaldırılmasıyla gündemde sayın müdürümüz.

Şu anki asıl gündem ise Yönetici Atamaları:

Bilindiği gibi sınav kazanan öğretmenlerin müdür yardımcılığına atanma işlemleri devam etmektedir. Bu doğrultuda İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü de gerekli işlemleri yaparak atamaları 05.09.2008 Cuma günü açıklamıştır. Şu anda da öğretmenler ilişiklerini keserek yeni görevlere başlamaktadırlar. Daha onlar başlamadan eğitim öğretimin yeni başladığı, eğitim öğretimin aksamaması için bakanlığın atamaları ve görevlendirmeleri dahi Şubat ayına kadar durdurduğu bu dönemde, öğretmen atama ve görevlendirmelerinin durdurulması yazısı ile müdür yardımcılığı atama kararnamelerinin mürekkebi kurumadan 11.09.2008 tarihli yayımladığı yazıyla Müdür Yardımcısı ve Müdür Başyardımcısı görevlendirmesi yapılacağını ve bunun için 12.09.2008 tarihine kadar tekliflerin yapılmasını emretmiştir.

Yani İstanbul'da işler yine arapsaççı. Yüzlerce hatta binlerce öğretmen Müdür Yardımcısı vekili olarak görev yapacak, şu anda derse girdikleri sınıfları bırakacaklardır. Bu öğretmenlerin yerine ücretli öğretmenler alınmaya çalışılacak ya bulunacak ya da bulunamayacaktır.

Tabii ki okullarımızda idareci açıkları vardır bunlar kapatılmalıdır, fakat her zaman savunduğumuz gibi aslolan eğitim öğretimdir, eğitim öğretimi kesintiye uğratmak kimsenin keyfiyetinde olmamalıdır. İstanbul ili müdür yardımcılığı başvurularını Haziran ayında almıştır. Sınav kazananların atamalarının devam ettirilmesine ilişkin genelge ise 14.08.2008 tarihinde yayımlanmıştır. Bu tarihte hızlı bir hareketle bir haftalık hummalı bir çalışmayla bu işlemler tamamlanabilecekken maalesef eğitim öğretimin açılması beklenmiştir. Bu işlem kısa sürede tamamlanabilirdi çünkü hiçbir kritere bakılmaksızın sadece sınav puanı üstünlüğüne bakılması gerekmekteydi. İşlemleri engelleyecek bir husus yoktu açıkçası.

Bu atamalar bir önce yapıldıktan sonra bu görevlendirmeler tamamlanabilir ya da bakanlığa baskı uygulanarak Ek-2'nin bir an önce çıkarılması sağlanabilir ve asaleten atamalara devam edilebilirdi.

Anlaşılan o ki "Durmak Yok Vekalete Devam" yolu izlenmektedir yıllardır olduğu gibi şimdi de MEB'de ve İstanbul'da.

Bu kadar hızlı hareket etmesi nedeniyle Sayın Ata Özer'in bu hızlılığının da çok gündemde kalacağı açık olmakla beraber bu konu belki de etkileri itibariyle;
Arılarla uyuşturucu kullanan öğrenci tespiti
Okullarda zorla kulüp açtırma faaliyetleri
Kılık kıyafette Ata Özer değişimi
Gibi birçok konuyu da geride bırakacaktır bu konu?