CHP'den rüşvet iddiasına inceleme

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 28 Eylül 2008 09:19, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Ses benim ama montaj!

TOLGA ŞARDAN, GÖKÇER TAHİNCİOĞLU, MURAT PAZARBAŞI, SERTAÇ KOÇ, EVİN DEMİRTAŞ Ankara

Eryılmaz, partisinden bazı belediye meclis üyelerini rüşvet ve yolsuzlukla suçladığı ileri sürülen ses kaydı için, 'Ses benim ama kendilerine göre kesip vermişler. Sistemin bozukluklarına karşı ses yükseltmek, ahlaki duruş değil mi?' dedi

Çankaya Belediye Başkanı CHP'li Muzaffer Eryılmaz

Çankaya Belediye Başkanı CHP'li Muzaffer Eryılmaz, CHP'li bazı belediye meclis üyeleri ile belediye çalışanlarını rüşvet ve yolsuzlukla suçladığı ses kaydıyla ilgili olarak Milliyet'e konuştu. İlk olarak son dönemde yolsuzluk iddialarının odağında yer alan Kanal 7 televizyonunda yayınlanan ses kaydı, Ankara'yı karıştırdı. Mikro kasetlerin kullanıldığı ses kayıt cihazı ve benzeri bir cihazla sesinin kayda alındığı tahminleri yapılan Eryılmaz, iddialar konusunda şu açıklamalarda bulundu:

'Saygıyı hak ediyorum'

"Türkiye'de yolsuzluğa karşı bir sessizlik hükümranlığını sürdürüyor. Bu sistemin yapı bozukluklarına karşı ses yükseltmek ahlaki bir duruşu sergilemek anlamına da gelmez mi? Benim yaptığım budur. Ekonomik olarak her türden hile yolunu kabul etmeme yoluna girmiş bir siyasetçi önce büyük bir saygıyı hak etmelidir.

Herkesin gördüğü ve bildiği aksaklıkları dile getirmişsem, burada temiz toplum özlemine varmak için yerel yönetimler alanında bir taş döşemişsem, mücadelemi herkes desteklemelidir. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek isteyenlere karşı bir tavır ortaya koyduysam, böyle bir mücadeleye herkes destek sunmalıdır.

Yurttaşlarımdan bu konudan 'helal olsun, diline sağlık' diye gelen sayısız mesajın verdiği moralle bundan sonra da her türlü ekonomik kirliliğin amansız karşıtı olmaya devam edeceğim. Ben kişisel çıkar için cebini dolduran AKP'lilerin gündeme gelişinden farklı olarak bu tür haksız kazanç peşinde olanların karşısında oldum. Peki devletin parasını çalmak isteyenlere tavır koymaya çalıştımsa bunun neresi kötü?

Ses benim ama...

Ses kaydını incelettiriyorum. Konuşmalar benim, ses benim. Çok eski, 4-5 senelik. Kasetteki çeşitli yerleri kese kese vermişler. Montajdan kastettiğim bu. Kendilerine göre kesip vermişler.

(Ses kaydında Tavacı Recep Usta'dan 150 bin dolar alındığını söylediğinin anımsatılması üzerine) Alınan bir şey yok. Yanlış aktarılıyor kayıtta. Herkes, usulüne uygun ya da usulsüz bir iş gördü mü, kendisine iş edinip onu takip etmeye çalışıyor. Belediyenin çeşitli kesimlerinde bu oluyor. Onu anlatmaya çalıştım. 'Belediye ile sıkıntısı olan, adam sokmaya çalışıyor araya, o adamlar da para istiyorlar' demek istendi orada.

Borçla bilgisayar

(Ses kaydındaki bir müteahhitten alınan borçla, meclis üyelerine dizüstü bilgisayar alındığı ifadeleri için) Acil istek olduğunda ihale ile alınıyor. Ancak çoğu firmaya da ihalelerden kaynaklı borçlarımız var. Müteaahhit derken, borçlu olduğumuz, dizüstü bilgisayarları satan firma. Faturalar mevcut. Alınan bilgisayarlar da demirbaşa kayıtlı. (Faturaların, Devran bilgisayar firmasının ihaleyi kazandığını ve 45 bilgisayarı belediyeye sattığını gösterdiği öğrenildi.)

'Firmaları yönlendirdik'

(Belediyenin Cumhuriyet gazetesine 150 bin YTL borcu olduğuna yönelik sözler için) Yanlış anlaşılıyor. Kimseye para falan ödemiyoruz. Bir sürü firma var. 'Destek olun, ilan verin, gazete alın' diyoruz. Biz taraf olduğumuzu söyledik. Belediye kasasından alınıp verilen yok. (Çankaya Belediyesi Spor Kulübü için para istenmesi konusunda) Sponsorluk diye birşey yok mu? Söylüyorsunuz firmalara, 'gidin şu etkinliğe katılın' diye. Yasadışı birşeyi var mı? Rüşvetmiş gibi vermişler. Telefon dinlemesi mi, ortam dinlemesi mi bilmiyorum. Mahkemeye verdim. Suç duyurusunda bulundum. Bunların hepsi çıkacak. Şimdi başka bir şey söylemeyeceğim."

?Boş bulunmuş olabilir'

Çankaya Belediyesi'nin CHP'li Belediye Meclis üyeleri, olayla ilgili olarak şöyle konuştu: Mahmut İspir (Belediyesi Meclisi Grup Başkan Vekili): Düzmece, birbirine eklenmiş şeyleri AKP'ye paralel yayın organları çıkarıyor. Başkan boş bulunmuş olabilir, çevresine bir şey söylemiş olabilir. Hiçbir üye bunları yapmaz.

Yaşar Çatak (CHP Ankara İl Başkanı): Sözü edilen dizüstü bilgisayarlar AKP'li üyeler de dahil zimmetlenerek dağıtıldı.

Kemal Poyraz (AKP'den CHP'ye geçen üye): Montaj olduğunu düşünüyorum. Rüşvet gibi bir şey kesinlikle yok. Olayın AKP'nin Deniz Feneri olayına karşı yapıldığını düşünüyorum. Fatma Mahzuni: CHP'ye yakıştırılmaya çalışılan bir iftira. AKP'nin kaçacak delik bulamadığı bir dönem. Kime çamur atılacağı belli değil.

Pevzat Kutlu: Komplo olarak nitelendiriyorum. Ben daha önce AKP'deydim. Oradaki arkadaşlarıma kızdım, bağımsız oldum, 1 yıldır da Muzaffer Bey'in iyi insan olduğuna inandığım için CHP'ye geçtim. Meclis üyeleriyle ilgili sözlerine inanmıyorum. Yasin Demirci: Bu AKP'nin tezgahıdır. Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından sonra çıktı. Serdar Soğukpınar: Şüphelerin kalkması için tüm meclis üyeleri mal varlıklarını açıklasın. Nihat Patan: AKP veya CHP farketmez, kimin boğazından bir kuruş haram geçmişse şerefsiz oğlu şerefsizdir.

Bahadır Tokmak: Doğruysa bu çok iğrenç. Aldığımız parti terbiyesi gereği başkanımızın yanındayız. Talimata göre hareket edeceğiz.

'Kaset teyit ediyor'

AKP'li Belediye Meclis üyeleri ise ses kaydı konusunda şöyle konuştu: Hüseyin Öz (Çankaya Belediyesi AKP Grup Başkanvekili): Geçmişte, CHP'li üyelerle Eryılmaz arasında ciddi sürtüşmeler yaşandı. Bu arkadaşların nasıl ikna edildiğini, kendisi daha iyi bilir. Bütçe görüşmeleri sırasında, görüşmeler istediği gibi geçmedi. CHP'liler için 'Bunlar şerefsiz. Paraya endeksli' gibi ifadeler kullandı. Ancak bir süre sonra CHP'li üyeler, Eryılmaz'ın tepkisine yol açan görüşmelerdeki görüşlerinin aksi yönünde oy kullandı. Kasetteki konuşmalar bu olayları teyit ediyor.

Tavacı Recep Usta'nın bulunduğu yer park arazisi. Çay ocağıyken, 1500 metrekarelik restorana dönüştürülmüş. Belediye sadece 1000 YTL kira alıyordu. Danıştay'ın da buranın yıkılmasına yönelik kararı vardı. Ben yıkım için ısrarcı olunca, 2'si CHP'li birkaç kişi gelerek, yarı tehdit, yarı teklif beni uyardı. 2005 denetim görüşmelerinden 2 sene sonra o yer tahliye edildi. Belediyenin spor kulübüne 10 milyon YTL bütçe aktarıldı. Kulüp adına 900 bin YTL'ye tesis arsası alındığı söylendi. Buranın tapu kaydı ne belediyenin, ne kulübün üstüne. Başkanın damadının üstüne olduğu bile söylenir oldu. Daha önce Konya yolu üzerinde otel yapan bir holding, imar için belediyeye para verdiğini açıkladı ve suç duyurusunda bulundu. Böyle olaylar var.

Sadık Okçu: Şaşırdık. Söylentiler vardı. Başkanın ağzından duymak şaşırttı. Montaj mı değil mi, teknik bir konu. Ortaya bir şey çıkmadan bunları kabul etmek doğru değil. İnşallah doğru değildir.

Ali İhsan Ölmez: Ayıp ve çirkin olan, kendi arkadaşlarını bazı şeylere açık insanlar olarak kabul etmesi.

Recep Usta: Rüşvet verseydim yıkılmazdı

Tavacı Recep Usta ismiyle tanınan Recep Budak, Eryılmaz'a 150 bin dolar rüşvet verdiği iddiaları ile ilgili olarak şöyle konuştu:

"Ben kebapla uğraşıyorum. Benim ne alakam var Çankaya Belediyesi'yle, rüşvetle? Ben rüşvet verseydim kendi restoranımı yıktırmazdım. Ben bugüne kadar ne kimseye rüşvet vermişim, ne böyle bir olaydan bilgim var. Ne de Eryılmaz'la oturmuşluğum var.

CHP'nin inceleme başlattığı açıklandı

CHP Genel Saymanı Mustafa Özyürek, Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz ve belediyenin CHP'li meclis üyeleri hakkında inceleme başlattıklarını açıkladı. CHP'liler, Eryılmaz'la ilgili iddialar için şöyle konuştu:

Genel Sayman Mustafa Özyürek: Bu konuda bir inceleme yaptırıyoruz. Bu inceleme sonunda gereken yapılacaktır. Hemen bir yargıya varmamız mümkün değil. Suçlamalarla ilgili kapsamlı bir inceleme yaptırıyoruz. Hiçbir usulsüzlüğe, yolsuzluğa müsaade etmeyiz. AKP'nin kendi yolsuzluklarını örtmek için bu tür şeylerden medet umduğunu görüyoruz. Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen: İlke olarak, kim yaparsa yapsın, nereden gelirse gelsin, hiçbir usulsüzlüğü desteklemeyiz. Çankaya Belediye Başkanı'nın dokunulmazlığı yok. İddiaların yargıya götürülmesinin önünde engel yok.

Konya Milletvekili Atilla Kart: Ciddi iddialar. CHP kadroları olarak bu olayın üzerine gideceğiz. AKP'den ayrılan en önemli yönümüz budur. Yanlış yapan olabilir. Kurumsal anlamda bir himayemiz söz konusu olmaz.

Eryılmaz 1969'dan beri CHP'de

Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, astsubay olan babasının görevi nedeniyle bulundukları Sarıkamış'ta 1949'da doğdu. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitiren Eryılmaz, aynı üniversitenin Radyoloji Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yaptı. Bütün eğitim ve meslek yaşamı Ankara'da geçen Eryılmaz sırasıyla 1969'dan bu yana CHP'de çeşitli görevler yürüttü.

Eryılmaz, belediye başkanlığı görevinin yanı sıra, CHP Bilim ve Kültür Platformu'nda Sağlık Komisyonu üyesi, CHP Genel Merkez Yerel Yönetimler Birimi Komisyonu üyesi ve CHP Ankara İl Başkanlığı Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi olarak çalışıyor. Eryılmaz, aynı zamanda İç Anadolu Belediyeler Birliği'nin başkanlığını da yürütüyor.

'Yasa dışı dinleme delil sayılmaz'

Ceza hukuku uzmanı Prof. Dr. Durmuş Tezcan, Eryılmaz'a ait olduğu öne sürülen ses kaydının savcılık ve mahkemelerde delil olarak kullanılamayacağını belirterek, şöyle konuştu: "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 'Delil ancak iç hukukta bir engel yoksa ve sözleşmedeki bir hakkın ihlali yoluyla elde edilmemişse geçerlidir' diyor. Bizim mevzuatımızda, CMK'nın 148. maddesi yasak deliller konusu ele alınıyor. Bunun 4. fıkrasında 'Bir kimsenin kollukta verdiği ifadenin geçerli olması için ya avukatının hazır bulunması ya da avukat olmadan alınan ifadenin mahkemede kabulü gerekir' deniliyor. Buna göre, karakolda alınan ifade dahi, hâkim önünde alınmamışsa geçersiz sayılırken, 3. kişilerin bir şekilde elde ettiği ses kaydını geçerli delil kabul etmek mümkün değil.

Kanuna uygun şekilde mahkemeden izin alınmaksızın dinlenen, elde edilen deliller, hiçbir biçimde delil kabul edilemez. Yasa dışı dinleme yoluyla öğrenilen bilginin bile suç duyurusunda kullanılması mümkün değildir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber