Ergenekon'da hangi sanık neden iddianamede?
Bugün ilk kez hakim karşısına çıkacak Ergenekon davası sanıkları hakkında iddianamede yer alış sıralarına göre şunlar belirtiliyor:
"1- OKTAY YILDIRIM Emekli Astsubay olan Yıldırım 16 Haziran 2007'de tutuklandı. Yıldırım, "terör örgütüne üye olmak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana teşvik, silahlı terör örgütlerine silah sağlama, mala zarar verme, korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda patlayıcı madde kullanmak" suçuna yardım etmekle suçlanıyor. Merkezi Ankara'da bulunan Kuvva-i Milliye Derneği'nin İstanbul şubesi sorumlusu olan Oktay Yıldırım'ın, Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu ve örgüte silah ve mühimmat temin etmek için askeri malzemeleri zimmetine geçirdiği öne sürülüyor. Ümraniye'de ele geçirilen el bombalarının üzerinde Hasdal Kışlası'ndan emekli olan Oktay Yıldırım'ın parmak izlerinin bulunduğu belirtiliyor. Bombaların irtibat raporunda, bombaların değişik tarihlerde ölümlü eylemlerde kullanıldığı, muhtelif tarihlerde de patlamamış olarak bulunduğu bilgisine nede yer verilen iddianamede Oktay Yıldırım'ın bu işi çok önceki tarihlerden beri yaptığı iddia ediliyor. Oktay Yıldırım'ın Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombaların Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım'a verildiği Ataşehir toplantısında kafile numarası aynı olan bombaların nerede kullanılacağını bilerek sakladığı yerden getirip Muzaffer TEKİN'e verdiği ifade ediliyor.
2-MEHMET DEMİRTAŞ :16 Haziran 2007'de tutuklanan Demirtaş el bombalarının ele geçirildiği evin sahibi, "örgüt üyesi olmak, örgüte ait silahları depolamak, suç delillerini gizlemek"le suçlanıyor. Demirtaş askerdeki komutanı olan Oktay Yıldırım ve onun arkadaşı olarak tanıdığı Mahmut Öztürk ile bir araya gelip gizli örgütsel içerikli görüşmeler yaptıkları, diğer sanıkların Mehmet Demirtaş'a güven duyduklarından ötürü 27 adet el bombasını Demirtaş'ın gecekondusunda sakladıkları belirtiliyor.
3-MUZAFFER TEKİN: Emekli Yüzbaşı Tekin 19 Haziran 2007'de tutuklandı. Muzaffer tekin iddianamede "terör örgütü yöneticisi olmak, TC hükümetine karşı silahlı isyana tahrik, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri bulundurma, tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurmak, mala zarar vermek, kasten adam öldürmeye azmettirmek, korku ve panik yaratacak şekilde patlayıcı madde atmaya azmettirmek" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 258 yıldan 524 yıla kadar hapsi isteniyor.
İddianamede Zafer kod isimli Muzaffer Tekin'in Ergenekon yapılanmasının içerisinde önemli görevleri bulunduğu ve yine bu yapılanmada sözü edilen mafya liderleri ile irtibat kurulması ve gerektiğinde mafyaya sızmak şeklindeki örgütün amaçlarına uygun olarak bu kişilerle gizli ilişkiler kurup bu kişileri yönlendirdiği belirtiliyor. Ergenekon terör örgütü yapılanması içinde alt düzey ve üst düzey elemanlar arasındaki örgütsel irtibatı sağlayan 'köprü eleman' görevini Muzaffer Tekin ile Veli Küçük'ün birlikte yürüttükleri ifade ediliyor. Muzaffer Tekin'in Ergenekon yapılanmasının içerisinde önemli görevleri bulunduğu ve yine bu yapılanmada sözü edilen mafya liderleri ile irtibat kurulması ve gerektiğinde mafyaya sızmak şeklindeki örgütün amaçlarına uygun olarak bu kişilerle gizli ilişkiler kurup bu kişileri yönlendirdiği öne sürülüyor.
4-MAHMUT ÖZTÜRK :Emekli astsubay olan Öztürk 19 Haziran 2007'de tutuklandı. "Silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanan Öztürk'ün Muzaffer Tekin ile yakın olduğu ve aralarında hiyerarşik yapı bulunduğu belirtiliyor. Muzaffer Tekin'in sürekli bürosuna giden ve ortak olarak petrol işi yapan Mahmut Öztürk'ün bombaların yakalandığı eve Muzaffer Tekin'in Mercedes otomobili ile gelip daha sonra uzaklaştığı ve örgütün gizli toplantılarına katıldığı iddia ediliyor.
5-GAZİ GÜDER :Emekli yüzbaşı olan Güder 03 Temmuz 2007'de tarihinde tutuklandı. "Silahlı terör örgütüne üye olmak, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek"le suçlanan Güder'in, Ergenekon yapılanması içinde sivil unsurların örgütlenmesi ve istihbarat amaçlı kullanılması ile alakalı olarak bu birimin yöneticisi olduğu ve soruşturma aşamasında hayatını kaybeden Kuddusi Okkır'a bağlı olarak örgütsel faaliyetlerini sürdürdüğü, Ayşe Asuman Özdemir'i örgüte kazandırdığı iddia ediliyor.
6-HALİL BEHİÇ GÜRCİHAN:07 Haziran 2008'de tutuklanan Gürcihan Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Yasaklanan bilgileri Temin Etme, Hukuka Aykırı Olarak Kişisel Verileri Kaydetmek, Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs, Açıklanması Yasaklanan Gizli Bilgileri Temin etmek le suçlanıyor. Açık istihbarat isimli internet sitesinin sahibi olan Halil Behiç Gürcihan'ın yazdığı yazılarla adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ettiği, örgütün yapılanmasında basın yoluyla kamuoyu oluşturduğu belirtiliyor. Örgüt tabanının yayılmasını sağlamaya yönelik olarak, örgütün medya ve strateji bölümünde görevli olduğu, örgüt içinde kendilerine muhalefet edip ayrılanlarla alakalı olarak da topladıkları istihbari bilgileri internette yayınlayıp ayrılan kişileri kamuoyunda yıpratmaya çalıştığı iddia edilen Gürcihan'ın Bilgisayarında bulunan bomba düzenek şemaları ve şifreli konuşmalarla alakalı notlar ele geçirildi belirtiliyor.
7-İSMAİL YILDIZ :21 Temmuz 2007'de tutuklanan Yıldız "Silahlı terör örgütüne üye olmak, askeri İtaatsizliğe teşvik, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek, tahsis edildiği amacı dışında kullanma, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek"le suçlanıyor. İsmail Yıldız'ın Ergenekon terör örgütü içinde kendisine bağlı alt birimin yöneticisi konumunda olduğu, ancak örgütün tamamı içinde üst düzey yönetici konumunda olmadığı bu haliyle de örgüt içinde özel görevi haiz üyelerden olduğu ifade ediliyor. Kendisini devletin ve Genel Kurmay Başkanlıtü edilen mafya liderleri ile irtiğının stratejilerini belirleyen kişi olarak göstererek deşifre olmamak için Bülent (Kod) adını kullanan İsmail Yıldız'ın kendisini vali diyerek lanse edip etrafına topladığı emekli polis ve değişik şahısları, Ergenekon'un MİT yapılanması adı altında örgütlemeye çalıştığı belirtiliyor. Örgütlediği kişilere istihbari nitelikte raporlar hazırlatıp, bu kişilerden özgeçmiş raporları alan İsmail Yıldız'ın illegal olarak ele geçirdiği gizli askeri ve siyasi belgeleri yazılarında kullandığı öne sürülüyor.
8-ERGÜN POYRAZ: 30 Temmuz 2007'de tutuklanan yazar Ergün Poyraz Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Açıklanması Yasak Belgeleri Temin Etme,Açıklama, Devletin Güvenliğine İlişkin Bilgileri Çalma, Bulundurma, Hukuka Aykırı Olarak Kişisel Verileri Kaydetmek, TC Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik etmekle suçlanıyor.
Ergün Poyraz'ın, bizzat Ergenekon adına üst düzey askeri yöneticiler ve bürokratlarla görüşüp edindiği bilgi ve belgeleri kitaplarında yazıp, bu kitapları dezenformasyon amaçlı olarak kullandığı ifade ediliyor. Özellikle kitaplarını da bilgi ve belgeleri edindiği üst düzey kamu görevlileri ve askeri şahıslara verip bu şekliyle kara propaganda yapılmasını üst düzeyde gerçekleştirdiği ve örgütsel bazda darbeye zemin hazırlanması için bu kitapların yayınlanıp dağıtıldığı kaydedildi. Söz konusu kitapların içeriğinde Hablemitoğlu cinayeti ile İhsan Güven cinayetlerinin bizzat devletin güvenlik güçlerince yapıldığı şeklindeki ithamlarda bulunarak örgütün amaçları doğrultusunda kitapları yazıp yayınladığı öne sürülüyor. Poyraz'ın yazdığı kitaplarda Başbakanı, Meclis Başkanını ve Dışişleri Bakanını Yahudi ve Ermeni göstermek suretiyle de halkı hükümete karşı isyana tahrik etmeye zemin hazırlayıp Ergenekon'un bu yöndeki amaçlarına hizmet ettiği iddia ediliyor.
9-BEKİR ÖZTÜRK: Kuvva-i Milliye Derneği Genel Başkanı Olan Öztürk 21 temmuz 2007'de tutuklandı Öztürk; "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik Etme, Askerleri İtaatsizliğe Teşvik Etmek"le suçlanıyor. Kuvva-i Milliye Derneği'nin Başkanı olan Bekir Öztürk'ün, Ergenekon terör örgütü adına alınan kararlar doğrultusunda yazılar yazdığı, örgütün stratejisti olarak kabul edilen İsmail Yıldız'ın yazdığı yazıları kendi sitesinde yayınlanmasına izin verdiği belirtiliyor. Ergenekon yapılanması içerisinde alınan kararlar çerçevesinde kurulan ve yerin üstündeki legal olarak görünen Kuvva-i Milliye Derneğini bu amaçlarla kurup faaliyetlerinin dernek çatısı altında devam ettiği, gizli yapılanma içinde örgütün gençlik kollarını kullanıp yapılanmaya çalıştığı iddia ediliyor.
10-METE YALAZANGİL :26 Ağustos 2007'de tutuklanan Yalazagil "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Devletin Güvenliğine İlişkin Belgeleri Temin Etmek"le suçlanıyor.
Muzaffer Tekin ile çok eskiden beri tanışan Mete Yalazangil'in, Zekeriya Öztürk, Oktay Yıldırım, Mahmut Öztürk, ve Zeki Yurdakul Çağman'la tanıştığı, şüpheli Semih Tufan Gülaltay'ı Muzaffer Tekin ile tanıştırdığı ve daha sonra Muzaffer Tekin'in talimatları doğrultusunda cezaevine Semih Tufan Gülaltay'ı ziyarete gittiği belirtiliyor.
11-AYDIN YÜKSEK :25 Haziran 2007'de tutuklanan Eski polis memuru Yüksek Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Devletin Güvenliğine İlişkin Bilgileri Temin Etme, Sahtecilik, 6136 sayılı kanuna muhalefet etmekle suçlanıyor. Polislikten sahtekarlık suçundan dolayı atılan Aydın Yüksek'in Ergenekon örgütünün üyesi olduğu ve devlete ait gizli bilgileri temin edip Muzaffer Tekin'e vererek amacının dışında kullandığı öne sürülüyor.
12-MUZAFFER ŞENOCAK :25 Haziran 2007'de tutuklanan Şenocak Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Devletin Güvenliğine İlişkin Bilgileri Çalma, Bulundurma, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurmakla suçlanıyor.
Ergenekon terör örgütünün üyesi olan Muzaffer Şenocak'ın, kendisini derin devlet ve özel kuvvetler komutanlığında görevli olarak tanıttığı, örgütün yurt dışı faaliyetleri çerçevesinde çeşitli girişimlerde bulunduğu, yurtdışında paralı askerlik yapmak için çeşitli sahte belgeler yapmaya çalıştığı öne sürülüyor. Devlete ait gizli bilgi ve belgeleri şüpheli Fikret Emek'ten alıp amacı dışında kullanarak Aydın Yüksek vasıtası ile Muzaffer Tekin'e örgüt hiyerarşisi içerisinde devrettiği iddia ediliyor. Muzaffer Tekin ve bağlı grupların ele geçirilen CD içindeki bilgileri özellikle Süleymaniye'deki Çuval Hadisesini sürekli olarak kullanıp dezenformasyon amaçlı olarak kullandıkları belirtiliyor.
13-FİKRET EMEK :29 Haziran 2007'de tutuklanana Emekli Binbaşı Emek "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Devletin Güvenliğine İlişkin Belgeleri Çalma, Bulundurma, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma, Silahlı Terör Örgütüne Silah Sağlama, Mala Zarar Verme, Açıklanması Yasaklanan Gizli Bilgileri Temin Etmek"le suçlanıyor.
Ergenekon terör örgütünün silahlı askeri kanadının özel operasyon faaliyetlerinden sorumlu biriminde görevli Fikret Emek'in bu birimin operasyonlarda kullanacağı tüm malzemeler ile suikast silahından plastik patlayıcıya kadar, her türlü elverişli malzemelerin depoladığı iddia ediliyor.
14-MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK :25 Ocak 2008'de tutuklanan Emekli yüzbaşı Öztürk "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Hukuka Aykırı Olarak Kişiler Verileri Kaydetmek, Örgüte Bilerek İsteyerek Yardım Etmek"le suçlanıyor.
Ergenekon terör örgütünün özel görevli yöneticisi konumunda olduğu belirtilen Mehmet Zekeriya Öztürk'ün örgütün üst düzey sorumlularının katıldıkları toplantılara katılıp aldığı notları ajandasına yazdığı ve verilen görevleri alt birimlerdeki örgüt üyelerine ilettiği belirtiliyor. Örgüt adına bazı kişilerle alakalı kişilerin siyasi felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydettiği, örgütün tetikçi kanadı olan şahıslarla da irtibatlarını gizlice devam ettirdiği belirtiliyor.
15-VELİ KÜÇÜK :26 Ocak 2008'de tutuklanan emekli Tuğgeneral emekli Tuğgeneral Veli Küçük hakkında "Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek,korku ve panik yaratacak şekilde patlayıcı madde atılmasına azmettirmek, Açıklanması yasak belgeleri temin etmek, açıklamak, Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kanun'na muhalefet etmek, Telsiz Kanunu'na muhalefet etmek, Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme, Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, Askerleri itaatsizliğe teşvik, Yasaklanan bilgileri temin, Silâh sağlama, Mala zarar verme, Kişisel verilerin kaydedilmesi, Kasten öldürmeye azmettirmek" suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemi ile 239 yıldan 524 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep ediliyor.
Veli Küçük'ün, Ergenekon terör örgütünün gizli üst yapılanması ile gizli sivil yapılanması olan Lobi bölümü arasında köprü elemanı vazifesini Muzaffer Tekin ile birlikte yürüttükleri ifade ediliyor. Köprü elemanın Ergenekon'un hem üst yapılanmasını bilip bu yapılanmada alınan kararların uygulanmasını temin için örgütün lobi yapılanmasına getirip uygulanmasını sağlayan kişi olduğu vurgulanıyor. Örgütün tüm yapısını ve işleyişini bilip ona göre diğer alt birimleri ve kendisine bağlı örgüt üyelerini organize etme konumunda olduğundan, örgüt içinde önemli bir konuma sahip olduğu ifade ediliyor. Küçük'ün gerek mafya temsilcileriyle gerek adli, askeri hem de siyasi kesimlerle irtibatlarının bulunması, yurt dışı faaliyetleri, yabancı ülkelerin firmalarına danışmanlık yaparak stratejik öneme sahip yerlerde fabrika açmaları için önayak olduğu kaydediliyor.
Ergenekon terör örgütünün amacına ulaşmak için ülkede kargaşa ve kaos ortamı yaratarak halkın tahrikiyle ordunun da bu tahriklere kapılıp Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs ettiğini, Veli Küçük'ün bu suçlar için elverişli nitelikte eylem olduğu mahkemece kabul edilen Cumhuriyet gazetesinin bombalanması ve Danıştay'da görevli üyenin şehit edilmesi bazılarının da yaralanması suçlarının talimatlarını bizzat verdiği belirtiliyor.
Veli Küçük'ün illegal kişilerle irtibat kurduğu, yeraltı dünyası olarak bilinen ve örgütün uluslar arası kaçakçılık işlerini yapıp, uluslararası alanda örgüte istihbarat toplayıp örgüte gelir elde etmek amaçlı olarak mafyanın çökertilmesi yerine yeniden yapılandırılıp kontrol altına alınarak uluslararası mafyayla da organize olmasının planladığı öne sürülüyor. Veli Küçük'ün Sami Hoştan, Sedat Peker, Semih Tufan Gülaltay, Yaşar Öz gibi organize suç örgütü liderleri ile ilişki kurduğu, bu ilişki düzeyi de günlük hayatın olağan akışına uygun olmayıp örgütsel içerikli bir birliktelik ve hiyerarşik yapı gereği emir komuta zinciri içinde olduğu belirtiliyor.
İddianamede Partileri bölmeye veya üst yönetim kadrosunu değiştirmeye yönelik çalışmalar yaptığı da belirtilen Veli Küçük'ün bu faaliyetler içinde zaman zaman mafya ile ilişkilerini kullanıp istediği yöneticileri parti başkanı yapmayı amaçladığı belirtiliyor.
16-SEVGİ ERENEROL:26 Ocak 2008'de tutuklanan Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Erenerol hakkında Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek, Açıklanması yasak belgeleri temin etmek, açıklamak, Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kanunu'na muhalefet etmek, Telsiz Kanunu'na muhalefet etmek, Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme, Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, Askerleri itaatsizliğe teşvik, Yasaklanan bilgileri temin, Silâh sağlama, Mala zarar verme, Kişisel verilerin kaydedilmesi suçlarından Ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 512 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
İddianamede Erenerol'un örgüt amaçları doğrultusunda hareket ederek milli güç birliğinin oluşturulması için kendisine verilen Türk Kızı misyonuna uygun olarak eylem ve faaliyetlerde bulunduğu, kilisedeki gizli toplantılar ve askeri şahıslarla olan irtibatları göz önüne alındığında Ergenekon yapılanmasında yönetici konumunda olduğu belirtiliyor. Örgütün yurt dışı yapılanması ile ilgili birçok örgütsel faaliyeti Veli Küçük'ün talimatlarıyla sürekli yurt dışı faaliyetelere katıldığı belirtildi. Sevgi Erenerol'un örgütün gizli yapılanmasının amaçaları içinde bulunan gizli askeri yapılanma işlerinde aktif görevli konumunda olduğu bizzat gidip Genelkurmay Başkanlığı bünyesindeki askeri kurumlarda seminerler verdiği ve bazı üst düzey askeri şahıslarla yakın ilişkiler kurduğu ifade ediliyor. 17-MUAMMER KARABULUT :26 Şubat 2008'de tutuklanan Karabulut Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik Etmekle suçlanıyor.
Ergenekon terör örgütünün üyesi olan Muammer Karabulut'un örgütünün yöneticileri olan Sevgi Erenerol ve Kemal Kerinçsiz'in talimatlarıyla değişik yazılar yazarak örgütün basın yoluyla propagandasını yapmaya yönelik yazılar yazdığı ve talimatlarıyla toplumsal eylemlere katılıp halkı hükümete karşı isyana tahrik ettiği ifade ediliyor.
18-VEDAT YENERER :26 Şubat 2008'de tutuklanan Gazeteci Vedat Yenerer "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak", 6136 sayılı kanuna muhalefet etmekle suçlanıyor.
Vedat Yenerer'in, Veli Küçük, Mehmet Zekeriya Öztürk, Sevgi Erenerol'un da arasında bulunduğu bazı örgüt mensupları ile ilişkide ve örgütsel irtibat içersinde olduğu, Ergenekon terör örgütünün yapılanması içinde iletişim ve propaganda biriminde görevli olduğu belirtiliyor.Vedat Yenerer'in ikametinde yapılan aramada elde edilen T. D.isimli şahsın G. Y. isimli bayan ile müstehcen görüntülerinin yer aldığı video kaseti örgütün amaçlan doğrultusunda şantaj amaçlı kullanmayı planladığı kaydedildi.
Haberlerini yazmadan önce örgütün üst düzey yöneticisi konumunda olan şüpheli Veli Küçük'ü arayarak onun talimatlarına göre haber yaptığı, PKK terör örgütün kamplarında çekilmiş fotoğrafın bulunduğu bu şüphelinin PKK kamplarına gitmesinin bir tesadüf olmadığı öne sürüldü. Aynı örgüt adına faaliyetlerde bulunan diğer şüpheliler Doğu Perinçek, Hayati Özcan ve Ferid İlsever'in PKK kamplarında Terör örgütü elebaşısı Abdullah urmÖCALAN'la çekilmiş çeşitli resimlerinin bulunduğu, örgüt kamplarına her gazetecinin gidemeyeceği göz önüne alındığında Yenerer'in PANZEHİR isimli örgütsel içerikli dokümanda da belirtildiği gibi PKK terör örgütü ile yakın irtibatlarını olduğu iddia ediliyor.
19-ÜMİT OĞUZTAN :06 Şubat 2008'de tutuklanan Oğuztan Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmakla suçlanıyor.
20-SAMİ HOŞTAN :26 Ocak 2008'de tutuklanan Susurluk hükümlüsü Hoştan Silahlı terör örgütüne üye olmak, ruhsatsız silah bulundurmakla suçlanıyor. İddianamede Sami Hoştan'ın Ergenekon terör örgütünün mafya ile irtibatlarını sağladığı ve Veli Küçük'e bağlı olarak bu ilişkilerini sürdürdüğü, ilişkilerin uluslar arası düzeyde sürdürülmesinden de sorumlu örgüt üyesi olduğu iddia edildi. Hem yurt içi hem yurt dışı irtibatlarının bulunduğu ifade edilen Sami Hoştan'ın mevcut telefon görüşmelerine göre büyük para işleri ve tahsilat işleriyle uğraştığı, aramalarda bir sürü çek ve senet ile bazı tapuların bulunduğu öne sürüldü. Kazandığı paralan Veli Küçük'ün talimatıyla örgütünün amaçlan doğrultusunda kullanılması için harcadığı ifade ediliyor.
21-VATAN BÖLÜKBAŞOĞLU :07 Şubat 2008'de tutuklanan Bölükbaşoğlu Silahlı terör örgütüne üye olmak la suçlanıyor. İddianamede Vatan Bölükbaşoğlu'nun sansasyonel eylem ve suikast yaptırmak için örgüt adına hücre yapılanması oluşturmaya çalıştığı ve suikast yapılması için çalışmalar yaptığı öne sürülüyor.
22-ORHAN TUNÇ :26 Şubat 2008'de tutuklanan Emekli Astsubay Tunç silahlı terör örgütüne üye olmak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmekle suçlanıyor. İddianamede Orhan Tunç'un Ergenekon terör örgütü ile organik bir bağ kurduğu terör örgütü üyesi olduğu halkı ve askerleri hükümet karşı isyana tahrik ettiği öne sürüldü.İddianamede ayrıca örgütün Balıkesir'deki faaliyetlerini yürüttüğü, ve İnternet üzerinden diğer grup üyelerine gönderdiği e-mailde "Ergenekonun Çocukları Bölünmez bağlarla birbirine bağlıdır" v.b şeklinde ifadeler kullanarak İnternet ve yazılı basın aracılığı ile örgütün yoğun propagandasını yaptığı ifade ediliyor..
23-Doç. Dr. HABİP ÜMİT SAYIN:26 Şubat 2008'de tutuklanan Sayın Silahlı terör örgütüne üye olmak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek, Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmekle suçlanıyor.
İddianamede Üniversitede doçent olarak görev yapan Habip Ümit Sayın'ın, Adli Tıp Enstitüsü'nde Farmakoloji Uzmanı olarak görevli olduğu, çeşitli eğitim seminerleri sebebiyle üst düzey askeri şahıslarla irtibatlarının bulunduğu, bu şahıslarla çok rahat görüşmesi, konumu itibariyle akademik kariyeri olan üniversitelerin üst düzey yöneticileriyle olan irtibatı göz önüne alındığında, yaptığı görüşmelerin bir beklenti olarak değil, kendi bulunduğu konumu örgütünün amaçları doğrultusunda sonuna kadar kullanıp, darbe yaptırmak için çalışmalar yaptığı iddia edildi.
24-Prof. Dr. EMİN GÜRSES :26 Şubat 2008'de tutuklanan Gürses Silahlı terör örgütüne üye olmak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmekle suçlanıyor. Veli Küçük ve Ergün Poyraz'a kadar örgütün iç işleyişindeki her olayı bildiği öne sürülen Emin Gürses'in, örgütün yurt içi ve yurtdışı faaliyetlerini çok iyi bildiği, kendisinin de örgüt üyesi olması nedeniyle gözaltına alınacağını tahmin edip telefonda küfürler edip tehditler savurduğu ve bu şekilde pervasızca devlet görevlilerine meydan okuduğu, örgütün strateji ve propaganda departmanında görevli olduğu, bazı olaylarla alakalı olarak da yanlış bilgiler yaydığı belirtiliyor.
25-SERHAN BOLLUK :24 Mart 2008'de tutuklanan Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Bolluk Silahlı terör örgütüne üye olmak, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmekle suçlanıyor.
Serhan Bolluk'un gazetecilik mesleğinin yanında İşçi Partisi'nin Ergenekon terör örgütünün gizli amaçlan çerçevesinde alınan kararlarını uygulanmasına yönelik olarak verilen tüm talimatları yerine getirdiği, habercilik ve gazetecilik adı altında örgütün propagandasını yaptığı öne sürülüyor. İddianamede ayrıca Bolluk'un örgütün amaçları doğrultusunda DHKP/C örgütü ile irtibatlı olduğu ifade ediliyor.
26-DOĞU PERİNÇEK: 24 Mart 2008'de tutuklanan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek, Açıklanması yasak belgeleri temin etmek, açıklamak, Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kanunu'na muhalefet etmek, Telsiz Kanunu'na muhalefet etmek, Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme, Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, Askerleri itaatsizliğe teşvik, Yasaklanan bilgileri temin, Silâh sağlama, Mala zarar verme, Kişisel verilerin kaydedilmesi, Kasten öldürmeye azmettirmek suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi ve 244 yıldan 497 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
İddianamede Doğu Perinçek ve grubuna bağlı medya kuruluşlarının kendilerini Türk Silahlı Kuvvetleri adına hareket ediyor gibi gösterip kendilerine karşı yapılan her türlü adli soruşturmanın Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yapıldığı şeklinde kamuoyunu yanısıttıkları iddia edildi. Adil yargılamayı etkileme suçuna teşebbüs ettikleri ülkenin en değerli kurumlarından olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin adını da kendi örgütsel faaliyetlerine karıştırmak suretiyle kendi faaliyetlerini legal faaliyetler gibi göstermeye çalıştıkları belirtildi.
Doğu Perinçek'in İşçi Partisi olarak devlete ait gizli bilgi ve belgeleri tek merkezde toplayıp örgütün amaçları doğrultusunda kullandığı, hem örgüt içinde sevk ve idare eden sıfatıyla hem de parti genel başkanı sıfatıyla bu gizli bilgi ve belgelerden kanunen sorumlu bulunduğu kaydedildi. İşçi Partisi'nde ele geçirilen CD'lerde: Yüksek Yargı Mensupları, gazeteciler ve bir çok siyasetçi ile ilgili olarak kişilerin siyasi felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgilerin kişisel veri olarak kaydedildiğinin tespit edildiği, bu suçun da örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiği kaydedildi.
Doğu Perinçek'in Ergenekon yapılanması içinde bulunan ve sivil unsurlardan oluşan Teori Tasarım ve Planlama Dairesi Başkanlığı (sivil) bünyesinde görevli olduğu öne sürüldü. Aralarındaki hiyerarşik ilişki gereğince İlhan Selçuk'un daire başkanı olduğu, Doğu Perinçek'in de uzman olarak İlhan Selçuk'un yardımcısı pozisyonunda bulunduğu aynı birimde Kemal Yalçın Alemdaroğlu'nun da asistan olarak görev yaptığı belirtildi. Bu üç şüphelinin etkin olduğu sosyal ve siyasi yapı içerisindeki insanların devletin çeşitli kurumları ve üniversitelerinde önemli mevkilerde bulunmalarından ve organize olarak önceden planladıkları tüm aşamaları birer birer uygulamaya koyup bu konuda çeşitli toplantılar yapıp toplumda ve devlette üst düzey görevlerde bulunan insanları yönlendirmeye çalıştıkları iddia ediliyor.
Parti üyelerinin çoğunu örgütün amaçları doğrultusunda amaçlan faaliyet göstermeye zorladığı ve Atatürkçü Düşünce Derneği(ADD) içinde örgütlenmeye gittikleri, bu konuda Veli Küçük'ten elde edilen ADD'nin Ergenekon amaçlan doğrultusunda kullanılması hususunda karar alındığı iddia edildi. Ergenekon terör örgütünün ADD dahil birçok sivil toplum kuruluşunu ele geçirip yönettiği, örgütün sızma stratejilerinin anlatıldığı Devletin Yeniden Yapılanması belgesinde sızılacak kuruluşlar arasında sivil toplum kuruluşlarının da bulunduğu böylece Ergenekon terör örgütünün her yere sızma faaliyetlerinde çok ileri bir seviyeye geldiği iddia edildi. Doğu Perinçek'in Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebir ve şiddet kullanarak, askeri müdahale yöntemiyle devirmeye kalkışmak bu konuda örgütünün önceden planladığı kurallar gereğince organize bir şekilde tek merkezden yönetim yoluyla her türlü menfi propagandayı yaptığı ifade ediliyor.
27-MEHMET ADNAN AKFIRAT:24 Mart 2008'de tutuklanan Akfırat Silahlı terör örgütüne üye olmakla suçlanıyor.
Adnan Akfırat'ın Ergenekon terör örgütünün yapılanması içerisinde örgütün hiyerarşik yapısında görüşülmek üzere raporlar hazırlayıp Ergenekon terör örgütüne sunduğu, örgütün talimatlarıyla kurulan Ulusal Kanal'da Yönetim Kurulu Üyesi olduğu ve İşçi Partisinde MYK üyesi olduğu ifade ediliyor.
28-HİKMET ÇİÇEK :29 Mart 2008'de tutuklanan İşçi Partisi Basın Bürosu Sorumlusu Çiçek Silahlı terör örgütüne üye olmak, açıklanması yasak gizli bilgileri temin etmek, Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmekle suçlanıyor.
İddianamede Hikmet Çiçek'in örgüt içinde önemli askeri şahıslarla ' irtibat' görevinde bulunduğu ifade ediliyor.
29-HAYATİ ÖZCAN :29 Mart 2008'de tutuklanan Ulusal Kanal İzmir Temsilcisi Özcan Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Devletin Güvenliğine İlişkin Belgeleri Çalma veya tahsis edildiği yerden başka yerde kullanma, Açıklanması Yasak Belgeleri Temin Etmekle suçlanıyor.
İddianamede Özcan'ın örgütün amaçları doğrultusunda elde ettiak ği gizli bilgi ve belgeleri İşçi Partisi genel merkezine göndermek suretiyle örgüte ait istihbarat toplama görevini yürüttüğü, devlete ait gizli bilgi ve belgeleri bulundurduğu belirtiliyor.
30-KEMAL KERİNÇSİZ :26 Ocak 2008'de tutuklanan Avukat Kerinçsiz Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, TC Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik, Devletin Güvenliğine İlişkin Bilgileri Bulundurma, Hukuka Aykırı Olarak Kişisel Verileri Kaydetmekle suçlanıyor.
İddianamede Ergenekon terör örgütünün hiyerarşik yapısı içinde özel görevli konumunda bulunduğu belirtilen Kemal Kerinçsiz'in örgütün amacına yönelik faaliyet yürüttüğü, hukuk departmanın sorumlusu olduğu iddia edildi. Ergenekon terör örgütü üyelerinden olan Kemal Kerinçsiz'in örgütün amaçları doğrultusunda düzenlenen birçok provakatif eylemlere birlikte katıldığı, örgütün hiyerarşik yapısı içinde yer aldığı, örgüt mensupları ile aynı amaç etrafında, fikir ve eylem birliği içinde faaliyet yürüttüğü öne sürüldü.
Örgütün amacı doğrultusunda hukuk alanında yapılması gereken faaliyetleri bizzat yürüttüğü ifade edilen Kemal Kerinçsiz'in , bu konuda Hukukçular Birliği Derneğinin kurulması, Ermeni soykırımı ile ilgili konferansın iptalinin temini için dava açılması, TCK'nun 301. maddesine aykırılık ve Atatürk'e hakaret gibi takibi şikayete bağlı olmayan, kamu adına Cumhuriyet Savcılarınca re'sen soruşturulması gereken davaların açılması ve bu davaların takibi yaptığı ifade edildi. Tazminat davalarının açılması v.s. gibi davaları örgüt adına takip edip yürüttüğü, yine örgütün amaçlarını gerçekleştirmek için gerekli olan bilgi, belge ve dokümanları İstanbul Adliyesinde görevli Atilla Aksu'nun kardeşine iş bulma vaadi ile el altından gizlice temin ettiği kaydedildi.
Kemal Kerinçsiz'in örgüt adına takip ettiği davaların duruşmalarında adliyelerin önünde gergin ortamların yaratılmasına sebebiyet verdiği, diğer sanıklarla organize bir şekilde adliyelerin önünde toplanılarak aleyhlerinde dava açtıkları kişilere karşı uygunsuz davranışlarda bulunulduğu öne sürüldü. Özellikle bir cinayete kurban giden Hrant Dink ve örgütün kendisine suikast planladığı Orhan Pamuk'la ilgili davanın duruşmalarını örgüt adına takip ederek, duruşma sırası ve sonrasında ülkemizde insanların etnik ayrımcılığa sevk edecek, Ermeni-Türk düşmanlığını körükleyecek, yurtiçi ve yurtdışında ülkemizin imajını zedeleyecek çirkin manzaraların oluşmasına neden olduğu iddia edildi. Bu tür davaların ve değişik tarihlerde farklı anma, kutlama veya basın açıklamalarını bahane ederek, örgütün amacı doğrultusunda ülkede kaos ortamı yaratarak örgütün amaçlarına aykırı olarak gördüğü yönetimi ortadan kaldırmaya yönelik darbeye zemin hazırlama yönünde kışkırtma girişimlerinde bulunduğu öne sürülüyor".
31-HAYRETTİN ERTEKİN :26 Şubat 2008'de tutuklanan Özal ailesinin kuyumcusu Ertekin, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "halkı T.C. hükümetine karşı isyana tahrik", "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "tutuklu, hükümlü veya suçu bildirmeme", "açıklanması yasak bilgileri temin etmek", "suç üstlenmeye azmettirme", "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kanun'na muhalefet etmek", "Telsiz Kanunu'na muhalefet etmek", "ruhsatsız silah bulundurmak"la suçlanıyor.
İddianamede Hayrettin Ertekin'in birçok üst düzey emekli askeri personel irtibatlı olduğu, bu şahıslarla askeri darbe veya muhtıra konusunda telefon görüşmeleri yaptığı, devletin değişik kademelerinde görev yapan kişilerle sempatik ilişki kurarak bu ilişkisini iş takibi konusunda kullandığının öne sürüldü. İnternette strateji grubu kurup yazdığı yazılarla örgütün amacı doğrultusunda kamuoyu oluşturduğu örgütün amacı doğrultusunda yazdığı yazılar, örgüte rapor verdiği kaydedildi. ATV'yi satın alma girişimi, Business TV'nin yönetimini oluşturarak medyayı kontrol altına almaya çalıştığı, ülkede demokratik seçimle işbaşına gelen hükümetin silahlı bir güç tarafından görevine son verilmesi için halkın sokağa dökülmesi, etnik ayrımcılığa dayalı bir kardeş kavgasının çıkmasına çalıştığı iddia edildi. Muhtelif kurum ve kuruluşlar ve kişiler hakkında istihbarat toplanması faaliyetlerinde bulunarak, bu faaliyetlerinde gizlilik prensibine azami riayet edip, bazı örgütsel faaliyetleri sırasında deşifre olmamak için "komutan ve "paşa" kod adlarını kullandığı ifade ediliyor.
32-NUSRET SENEM:29 Mart 2008'de tutuklanan İşçi Partisi Genel Sekreteri Nusret Senem "silahlı terör örgütüne üye olmak", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek", "açıklanması yasak belgeleri temin etmek"le suçlanıyor.
İddianamede hukukçu olan Nusret Senem'in yargıda görev yapan kişilere ait bilgileri topladığı, ayrıca kişileri siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırkı kökenlerine ilişkin bilgileri kişisel bilgilini, bir kısım hakim ve savcıların telefon numaralarını kaydettiği öne sürülüyor.
33-ABDÜLMÜTTALİP TONÇER: 6 Mart 2008'de tutuklanan Tonçer "silahlı terör örgütüne üye olmakla" suçlanıyor.
İddianamede Ergenekon terör örgütü üyesi olan Hayrettin Ertekin'in iş yerinde çalışan Abdulmuttalip Tonçeri'in örgütsel faaliyet kapsamında illegal olarak yürüttüğü eylemlerin gerçekleştirilmesi yönündeki emir ve talimatlarını eksiksiz olarak yerine getirdiği ifade edildi. Hayrettin Ertekin'den ele geçirilen Glock, marka tabancayı kendisine ait olmadığı halde örgütsel tavır takınarak diğer örgüt mensubunu cezadan kurtarmak için onun suçunu üstlendiği, faaliyetlerinde gizliliği temin ve deşifre olmamak için Cizreli Ali kod adını kullandığı ifade ediliyor.
34-MEHMET FİKRİ KARADAĞ: 26 Ocak 2008'de tutuklanan Kuvayi Milliye Derneği(1919) Başkanı Emekli Kurmay Albay Fikri Karadağ "silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek", "açıklanması yasak belgeleri temin etmek ve açıklamak", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama", "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kanun'na muhalefet etmek", "Telsiz Kanunu'na muhalefet etmek", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi", "tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme", "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs", "askerleri itaatsizliğe teşvik", "yasaklanan bilgileri temin", "silâh sağlama", "mala zarar verme", "kişisel verilerin kaydedilmesi", "kasten öldürmeye azmettirmek" suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 524 yıla kadar hapsi isteniyor.
İddianamede Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olduğu belirtilen Mehmet Fikri Karadağ'ın, örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" isimli gizli-örgütsel çalışması uyarınca örgüte bağlı Kuvayi Milliye Derneği'nin kurulmasını ve örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesini sağladığı öne sürüldü. Bu görevi kapsamında bizzat veya azmettirmesi ile örgüt amaçları doğrultusunda istihbarat toplayıp kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine ve benzeri özelliklerine ilişkin bilgileri hukuka aykırı olarak kişisel veri olarak kaydettiği, örgütün amaç ve ilkelerine aykırı davrandıklarını düşündükleri yönetimi askeri bir müdahalenin sağlanmasını temin edip hukuk dışı yoldan yönetimden uzaklaştırmaya çalıştığı iddia edildi.
Yine bu amaçla kamuoyunda askeri bir müdahalenin haklılığı temin amacı ile de ülkede karışıklık veya silahlı bir halk ayaklanmasına neden olabilecek derecede tepki çekip, yönetim zafiyeti oluşturacak provakatif terör eylemlerini organize etmeye teşebbüs ettiğinde bulunduğu, ayrıca iki ayrı kasten öldürme eylemi nedeni ile yakalama emri ile aranan Selim Akkurt'un yerini bildiği ve kendisi ile görüştüğü belirtildi.
Mehmet Fikri Karadağ'ın 14 Ekim 2006'da Mersin Kuvayı Milliye Derneği'nin düzenlediği toplantıda yeni üye olacak kişilere özetle ; " bu uğurda ölmeyi,öldürülmeyi ve öldürmeyi de göze almaları gerektiğini, bunu göze almayanların şimdiden ayrılması gerektiğini" ikaz ettikten sonra Kuran,Bayrak ve Silah üzerine Kuvayı Milliye Yemini olarak tabir ettikleri yemini ettirdiği öne sürüldü.. Bu sözlerin bir tarih konferansı yada toplantısında değil, Kuvayı Milliye Derneği'ne üye olacak kişilere yaptırılan yemin öncesinde söylendiği belirtiyor.
35-HÜSEYİN GÖRÜM: 26 Ocak 2008'de tutuklanan Görüm, "silahlı terör örgütüne marak yürüttütegal olarak yürüttüğü eylemlerin gerçekleştiğü eylemüye olma", "askerleri itaatsizliğe teşvik etmek"le suçlanıyor.
İddianamede, Hüseyin Görüm'ün Kuvayı Milliye Cephesi gibi milli mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneği'nin kurulması ve kuruluş masraflarının karşılanmasında etkin rol oynadığı kaydedildi. Ergenekon terör örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması için teşkilattan sorumlu genel başkan yardımcısı olarak görevlendirildiği, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanların profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği belirtildi., Örgütün amaç ve ilkelerine aykırı davrandığını düşündüğü yönetimi askeri bir müdahalenin sağlanmasını temin edip hukuk dışı yoldan yönetimden uzaklaştırabilmek için askerleri emir komuta zinciri dışında hareket etmeye teşvik ettiği iddia edildi.
36-ERKUT ERSOY: 25 Ocak 2008'de tutuklanan Ersoy, "silahlı terör örgütüne üye olma", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek"le suçlanıyor.
İddianamede, Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu öne sürülen Erkut Ersoy'un örgütün hedefine uygun olarak istihbarat ve propaganda faaliyetleri ile görevlendirildiği belirtiliyor.
37-KAHRAMAN ŞAHİN: 25 Ocak 2008'de tutuklanan Şahin, "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Kahraman Şahin'in Kuvayı Milliye Derneği'nin faaliyetlerinde etkin rol oynadığı, örgütün amaçlan doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması için gençlik kollarından sorumlu teşkilat başkan yardımcısı olarak görevlendirildiği belirtiliyor.
38-EROL ÖLMEZ: 25 Ocak 2008'de tutuklanan Ölmez, "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Erol Ölmez'in Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu, Kuvayı Milliye Derneği'nde Hüseyin Görüm ve Kahraman Şahin'in hiyerarşisinde mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine bu kişilerin görevlendirmesi ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı, gerektiğinde de provakatif terör eylemlerinde tetikçi olarak görevlendirilmesinin düşünüldüğü öne sürüldü.
39-ABDULLAH ARAPOĞULLARI: 20 Ocak 2008'de tutuklanan Arapoğulları "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Abdullah Arapoğulları'nın Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu, Kuvayı Milliye Derneği'nde Hüseyin Görüm ve Kahraman Şahin'in hiyerarşisinde mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine bu kişilerin görevlendirmesi ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı ifade ediliyor.
40-OĞUZ ALPASLAN ABDÜLKADİR: 26 Ocak 2008'de tutuklanan Abdulkadir "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu öne sürülen Oğuz Alparslan Abdülkadir'in Kuvayı Milliye Derneği'nin örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesinde görev aldığı, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı iyor.
41-MUHAMMET YÜCE: 25 Ocak 2008'de tutuklanan Yüce, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "tutuklu h marak yürüttüğü eylemükümlü veya suç delillerini bildirmemek"le suçlanıyor.
İddianamede Ergenekon terör örgütü üyesi olduğu öne sürülen Recep Gökhan Sipahioğlu'nun örgütün amaçları doğrultusunda Kuvayı Milliye Derneği'nin legal faaliyetlerinde görev aldığı, Ar-Ge sorumlusu yapıldığı, ayrıca kendisinin yanında görevlendirilen tetikçi kanadında görevli Ali Kutlu, Seda Yivli ve Murat Zelyurt isimli şahısların profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak kendisine ve örgüte gelir temin ettiği belirtiliyor.
42-SELİM AKKURT: 11 Mart 2008'de tutuklanan Akkurt, "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Halil lakaplı Selim Akkurt'un Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanma tarafından Orhan Pamuk, Fehmi Koru, Ahmet Türk, Osman Baydemir veya Sebahat Tuncel'in yapılacak öldürülmesi eylemine katılacağı, ancak kimseden talimat alınmadığı için kendiliklerinden vazgeçtikleri ifade edildi. Orhan Pamuk ve adı geçen diğer kişiler ile şahsi bir husumetlerinin bulunmadığı, bu eylemin provakatif bir terör eylemi olacağını bildikleri, maddi menfaat ve eylemden sonra korunup kollanma vaadi ile eylemi kabul
ettikleri, yakalanmayı başından itibaren göze aldıkları, şüphelinin de bu eylemde tetikçi, tetiği çeken kişi olarak suça katılacağı öne sürülüyor.
43-HÜSEYİN GAZİ OĞUZ: 26 Ocak 2008'de tutuklanan Oğuz, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "ruhsatsız silah bulundurmak"la suçlanıyor.
İddianamede Hüseyin Gazi Oğuz'un Kuvayı Milliye Derneği'nin Pendik temsilciliğinde faaliyet göstermek ile görevlendirildiği, bu faaliyetleri kapsamında örgüte eleman kazandırdığı, yanında bulundurduğu Murat Çağlar'ın profillerinden de faydalanıp mafya tarzı yöntemlerle örgüte gelir temin ettiği, bu eylemlerde kullanması için Murat Çağlar'a silah verdiği ifade ediliyor.
44-RASİM GÖRÜM: 28 Mayıs 2008'de tutuklanan Görüm, "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.İddianamede Ergenekon terör örgütü üyesi olduğu öne sürülen Rasim Görüm'ün sadece taksicilik yapmadığı, Yusuf Görüm ile bağlantılı olarak yasa dışı tahsilat işleri peşinde koştuğu, Ataşehir Semti'ndeki evde yapılan toplantıda Cumhuriyet Gazetesine atılan el bombalarını Muzaffer Tekin'in talimatı ile bir odadan diğerine getirdiği iddia ediliyor.
45-ALİ KUTLU: 16 Nisan 2008'de tutuklanan Kutlu, "silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanıyor.
İddianamede Ali Kutlu'nun örgüte eleman kazandırma, örgüt adına gelir temin etme ve sivil toplum hareketi görüntüsündeki eylemlerde yer alma faaliyetleri ile görevlendirildiği belirtiliyor.
46-MURAT ÇAĞLAR: 18 Haziran 2008'de tutuklanan Çağlar, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "ruhsatsız silah bulundurmak", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek"le suçlanıyor.
Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu belirtilen Murat Çağlar'ın, örgüte eleman kazandırma, örgüt adına gelir temin etme, örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat toplama ve sivil toplum hareketi görüntüsündeki eylemlerde yer alma faaliyetleri ile görevlendirildiği öne sürülüyor.
TUTUKSUZ SANIKLAR
47- FERİT İLSEVER: 29 Ağustos 2008'de rahatsızlığı nedeniyle tahliye olan Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni İlsever "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik"etmek"le suçlanıyor.
İşçi Partisi ve Ulusal Kanal'da üst düzey görevli olan Ferit İlsever'in "PKK kamplarına gittiği, Apdullah Öcalan ile Ergenekon terör örgütü adına kuryelik yaptığı iddia ediliyor. Cumhuriyet Gazetesi'nin satışında Gürbüz Çapan'ın toplantıya katılmasıyla alakalı açıklamalarını değiştirmesi için kendisine baskı yaptığı ve bu konuda gazetecileri yönlendirdiği iddia edilen Ferit İlsever'in Ergenekon soruşturmasının Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı yapıldığını vurgulayıp bu yönde haberler yayınlatarak dezenformasyon yaptığı" da iddianamede belirtiliyor.
Ergenekon terör örgütünün üst düzey fikri yapılanması içinde yer alıp üniversite rektörlerini organize ettiği ifade edilen İlsever'in, örgütün üst düzey yöneticisi konumunda olan şüpheli Doğu Perinçek'e bağlı olarak faaliyetlerini yürüttüğü belirtilen iddianamede "Şener Eruygur, Hurşit Tolon ve diğer bazı şüphelilerin katıldıkları gizli örgütsel toplantılara Doğu Perinçek'in adına katıldığı, yaptığı yayınlar ve katıldığı organizasyonlar ile suni olarak yaratılacak darbe ve kaos ortamı sonucu Halkı Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetine karşı silahlı isyana tahrik etmek suçlarına da iştirak ettiği, Ergenekon terör örgütü ile süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk arzeden organik bir bağ kurduğu" ifade ediliyor..
48- Ali YİĞİT: Savcının talebi üzerine 18 Temmuz 2007'de tahliye olan Yiğit "işlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmemek"le suçlanıyor. Ali Yiğit'in sanıklar arasında yer alan Mehmet Demirtaş'ın yeğeni olduğu ve Demirtaş ile çalıştığı dönemde bombaları görmesine rağmen durumu yetkililere bildirmediği iddia ediliyor.
49- AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR: Sağlık sorunları nedeniyle 16 Temmuz 2008'de tahliye olan Özdemir "silahlı terör örgütüne üye olmak", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek","adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek" le suçlanıyor.
İddianamede Özdemir'in deşifre olmamak için THE MADE (Kod) adını kullandığı, örgütün amaçları doğrultusunda istihbari çalışmalar yaparak kişisel verileri kaydettiği belirtilerek "hiç tanımıyorum" dediği şüpheli Oktay Yıldırım'ı örgütten aldığı talimatlar doğrultusunda çok eskiden beri tanıdığı iddia edildi.
50-KEMAL ŞAHİN: Emekli özel harekatçı olan Şahin "silahlı terör örgütüne üye olmak", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" "6136 sayılı Kanuna Muhalefet" suçlarından yargılanıyor.
İddianamede Kemal Şahin'in örgüt yöneticilerinden Bülent kod adlı İsmail Yıldız'a özgeçmiş raporu ve örgüt adına istihbari bilgileri toplayıp gönderdiği iddia edilyor.
51-MEHMET MURAT YÜCEL: "silahlı terör örgütüne üye omak", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" ve "6136 Sayılı Kanuna Muhalefet etmek"le yargılanıyor
52-FERUDUN REFİK NUHOĞLU: Eski özel harekatçı olan Nuhoğlu Silahlı terör örgütüne üye olmak", "Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek"le suçlanıyor.
53-HAYRULLAH MAHMUT ÖZGÜR: "Silahlı terör örgütüne üye olmak"la yargmenılanıyor.
54-FUAT ERMİŞ :"Silahlı terör örgütüne üye olmak", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme" ve "askerleri itaatsizliğe teşvik etmek"le yargılanan Ermiş'in Ergenekon terör örgütünün stratejik görüşlerini belirleyen birimi olduğu iddia edilen SESAR' da çıkan yazıları kendi adı altında Kuvvaimilliye.net sitesinde yayınladığı belirtilen iddianamede yayınladığı yazıların askeri itaatsizliğe tahrik ve örgütsel içerikli mesajların olduğu belirtiliyor.
55-TUĞRUL DERME: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la yargılanıyor.
İddianamede Fuat Derme'nin Ergenekon terör örgütünün gizli gençlik yapılanmasının organizesi için çalışmalar yaptığı, şüpheli Bekir Öztürk'e bağlı olarak örgütün gençlik kollarını organize ettiği ve etrafına topladığı gençlere de kendisini gizli lider olarak tanıttığı belirtiliyor.
56- RAFET ARSLAN: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la suçlanan Arslanın şüpheli Mehmet Zekeriya Öztürk ile irtibatının bulunduğu, Danıştay saldırısından sonra birlikte değerlendirme yapmak için bir arada yemek yedikleri belirtiliyor.
57-ZEKİ YURDAKUL ÇAĞMAN: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la suçlanan Çağman'ın Muzaffer Tekin'in intihar girişiminden sonra hastaneye götürmek için gelen grubun içinde olduğu ve yine başbakana suikast yapılacağı ihbarına konu diğer şüpheliler Saphir Deblebvizade ve Tuncay Hacıbektaşoğlu ile birlikte Muzaffer Tekin'in tutuklanmasından sonra Mete Yalazangil'e bağlı olarak çalışmalara başladıkları belirtiliyor.
58-TUNCAY HACIBEKTAŞOĞLU: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la yargılanan Hacıbektaşoğlu'nın Muzaffer Tekin'in ofisindeki örgütün gizli toplantılarına katıldığı, Tekin'in talimatları doğrultusunda Mete Yalazangil ve Saipir Debzlelvidze ile birlikte örgütsel faaliyetlerde bulundukları ve Ergenekon terör örgütü ile organik bir bağ içinde olduğu iddia ediliyor.
59-SAIPIR DEBZLELVİDZE: "Silahlı terör örgütüne üye olmak"la suçlanan Debzlelvidze'nin deşifre olmamak için Muharrem (Kod) adını kullandığı, Tuncay Hacıbektaşoğlu ile ile beraber Zafer kod adlı Muzaffer Tekin ve Mete Yalazangil'e bağlı olarak faaliyet gösterdiği iddia ediliyor.
60-İSMAİL EKSİK: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la suçlanan Eksik'in, Ergenekon terör örgütünün denetiminde olan tüm derneklerin kuruluş çalışmalarına ve kilisedeki gizli toplantılara katıldığı, Danıştay olayı sonrasında Muzaffer Tekin'in kendisini ısrarla yemek yemeğe çağırıp olayın kritiğini yaptıkları belirtiliyor.
61-GÜLER KÖMÜRCÜ: "Silahlı terör örgütüne üye olmak" la suçlanan Gazeteci Gönül Kömürcü'nün diğer şüpheliler Veli Küçük, Reis (Kod) Sedat Peker, Mehmet Zeker