Yönetici Atama Genelgesi İle İlgili Dört Önemli Husus

Milli Eğitim Bakanlığında Yönetici Atama Genelgesi (2008/74 no'lu Genelge) 24 Nisan 2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi ve atamaların yapılabilmesi önündeki engeller kaldırılmış oldu. Evet artık asaleten atama yapılabilir fakat Genelge'de dikkat edilecek bazı hususları tekrar hatırlatmakta fayda görüyoruz. Genelge özelinde yapılan 4 maddelik genel bir değerlendirme için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 03 Kasım 2008 10:49, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

1.Husus:
"İlgi (a) Yönetmelik hükümlerine göre her kademedeki eğitim kurumu yöneticiliklerinin atama yetkisi valiliklerde bulunmaktadır. Bu nedenle valilikler boş eğitim kurumu yöneticilikleri için duyuru yaparken, eğitim kurumlarının özellikleri ve eğitim-öğretimin aksatılmaması gibi hususları dikkate alarak yönetici atama işlemlerini bir an önce gerçekleştireceklerdir
." hükmüdür.

Bu hüküm 2008/50 nolu genelgede taşra da kenar mahallelerde yer alan kurumlara atamaya öncelik verilmesini öngörmekte idi. Bu genelgede böyle bir hüküm olmaması doğru bir yaklaşım olmakla beraber 2008/50 nolu genelgenin tüm okulların açık ilan edilip, edilmemesini keyfiyete bağlayan hükümle ilgili açılan davaların da derdest olduğunu hatırlatmakta fayda vardır. Valilikler hiçbir risk almadan tüm kurumları açık ilan etmelidirler.

2.Husus:
5450 sayılı Kanun kapsamında Bakanlığımıza devredilen eğitim kurumlarında görevli yöneticilerin devir öncesindeki yöneticilik hizmetleri ilgi (a) Yönetmelik kapsamındaki emsali yöneticiler gibi değerlendirilecektir.

Bu maddeye açıklık getirilmelidir. Örneğin ?. Sağlık Meslek Lisesi Müdürü iken devir sonrasında görevinden alınan (eğitim öğretim hizmetleri sınıfına geçtiklerinden) bir yönetici alındığı göreve asil olarak atanacak mıdır? Yoksa bu değerlendirme 5450 sayılı kanundan önceki yöneticilik hizmetlerinin puan olarak değerlendirilmesi ile mi sınırlı kalacaktır?

Burada aslolan bu kişilerin asaleten atamalarının yapılması yani devirden önceki görevlerine devam etmelerinin sağlanması şeklindeki bir uygulamadır. Bilindiği gibi bu konuda yargının verdiği bazı kararlar neticesinde bu kurumların açık ilan edilmesi bakanlıkça durdurulmuştu.

3.Husus
"26/03/2005 tarihinde müdür yardımcılığı için yapılan seçme sınavına girenlerden 2008 yılı itibariyle yapılan son değerlendirme sonucunda başarılı sayılanların başvuruları sınavın geçerlik süresi ile sınırlı olmak kaydıyla ilgi (a) Yönetmeliğin Geçici 2 inci madde kapsamındaki hükümler çerçevesinde değerlendirilecektir." Hükmü
.

Burada kullanılan tabir çok şaşırtıcıdır. "2008 yılı itibariyle yapılan son değerlendirme" yazmak yerine son değerlendirmenin yapıldığı tarih açıklanmalı "sınavın geçerlik süresi ile sınırlı olmak kaydıyla" ibaresi yerine de bu öğretmenlerin sınav geçerlilik sürelerinin ne olduğu ilan edilmelidir.

Kaldı ki bu konu ile ilgili olarak;
1- 26/03/2005 tarihli sınava girip ilk değerlendirmede başarılı olanlardan ataması bir şekilde yapılmayan (atanacağı kuruma puanı yetmediği için, yönetmelikler iptal edilip atamalar durduğu için, askerde olduğu için vs?) fakat son değerlendirme de de doğal olarak puanı değişen adaylara bu hakkın verilmemesi de doğru değildir.

2- Bir örnekle bu hususa değinelim: 26/03/2005 tarihli sınava girip 70 puan alan bir aday o dönemde müracaat etmiş fakat değerlendirme kriterleri (o dönemdeki ek-2) ye göre yeterli puana sahip olmadığı için atanamamıştır. Çünkü o dönemde sadece sınav puanına göre değil ek-2 değerlendirme puanına sınav puanının %10'u eklenerek oluşan puanla atama yapılmakta idi. Bu adayın puanı 11 sorunun iptali sonucunda 75 olmuştur. Eğer o dönemde 75 puana sahip olsaydı belki de istediği kuruma atanabilecekti. Bu nedenle bu adayların yeniden başvuramaması yanlıştır.

3- 26/03/2005 tarihli sınavı ilk değerlendirmede kazanıp son değerlendirmede kaybeden ve şu anda da yöneticiliğe devam etmekte olanlarla ilgili bir açıklama neden ısrarla yapılmamaktadır?

4- 30/06/2006 tarihli sınavı kazananlar ise tamamen mağdur olmuşlardır. Çünkü onlara sadece 2008 yılında başvuru hakkı verilebilmiştir. Başvuru hakkı verilmiş fakat bazı iller sınav kazananların atamalarını yapmamışlardır. Bu durum nasıl çözümlenecektir?

5- 26/03/2005 tarihli sınavı son değerlendirmede kazananların atamalarının öncelikli yapılması hususuna gelince; daha önce yöneticilik yapmış ya da yıllardır yapmakta olan yöneticiler sınav kazananın başvurduğu kuruma müracaat ettiğinde sınav kazanan öncelikli atanacaktır. Bu durumu hukuken izah etmek mümkün olmadığı gibi bu konuda açılan davaların derdest olduğunu da hatırlatmakta fayda vardır. Yani A okuluna 15 yıllık bir müdür yardımcısı ile sınavı son değerlendirmede kazanan bir öğretmen başvurduğunda bu kuruma sınav kazanan aday atanacaktır.

4.Husus
"Bu uygulamada her kademe yöneticilik için ayrı ayrı duyuru yapılabileceği gibi, topluca duyuru yapılabilmesi de mümkün olabilecektir."
Hükmüdür.
Bu hükmün tüm kademeleri aynı anda duyurup başvuru almak sakıncalıdır çünkü;

B okulunda Müdür Yardımcısı olan Oğuzhan Öğretmen ve A tipi okul müdürlüğü için 3 yıl yöneticilik şartını doldurmuş bir kişi olarak müdür yardımcılığı yer değiştirmesi, müdür başyardımcılığı ve okul müdürlüğü isteme hakkına yönetmelik gereği sahiptir. Bu durumda duyuruya tüm kademeler için çıkılacak olursa valilikler yine farklı uygulamalara gidebileceklerdir.

C ili valiliği müdürlüğe başvuran müdür yardımcılığı yer değiştirmesine başvuramaz diyebilecek , D valiliği ise her kademeye başvurabilirsin diyebilecektir.

Başka bir sorun Oğuzhan öğretmen şu anda müdür yardımcısı olduğuna göre hem müdürlük, hem müdür yardımcılığı ve hem de müdür başyardımcılığı istediğinde ve üçüne de puanı yettiğinde hangisine atanacaktır. Diyeceksiniz ki tabii ki Müdürlüğe atanmalıdır. Peki Oğuzhan öğretmen Y okuluna müdür olmaktansa Z okulunda müdür baş yardımcısı olmayı tercih ederim derse ne olacaktır? Bunun çözümü keyfiyetlere yol açmayacak mıdır?

Bu konunun çözümü öncelikle Müdür atamalarının, ardından müdür başyardımcısı ve son olarak müdür yardımcısı atamalarının yapılmasında geçmektedir. Böylece şu anda vekil olan okul müdürlerinin büyük bir çoğunluğu da müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı kadrolarını işgal ettiklerinden bu kadrolar da boşalacak bu kadroların tamamının duyurulması sonucunda kadrolar daha sağlıklı bir şekilde doldurulmuş olacaktır.

Bu yapılmazsa dahi en azından uygulama birliği açısından bu hususta izlenecek yöntemi açıklayan bir emir yayımlanmalıdır.

Son söz olarak; Asalaten atama yapılmalıdır hem de en hızlı ve adaletli şekilde yapılmalıdır fakat yapılacak işlemlerden yeniden dönüş olması eğitime daha çok zarar vereceğinden keyfiyetten, kayırmacılıktan uzak, devlet ciddiyetine yakışır şekilde işlemlerin yapılması gerekmektedir.

Bir eğitimci olarak Asalaten atama yapılmamasını savunmam mümkün olmamakla beraber, hak, hukuk, kariyer liyakat, hizmetin gereği ve kamu yararı ilkelerine uygun olmayan atamaları ya da uygulamaları (bazı sendikaların yaklaşımında olduğu gibi) sineye çekerek aman asaleten atama yapılsın da nasıl olursa olsun mantığını kabul etmekte mümkün değildir.

Daha düne kadar kaymakamlık makamlarınca verilen teşekkür, takdir belgesi furyalarının yaşandığını bu hususun Danıştay kararı gereği yönetmelikle bertaraf edilmesi (sınırlandırılması) sonucunda aynı furyanın bakanlığa kadar ulaşma riskiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatmak isterim.

Hatta ve hatta 2008 yılı aylıkla ödüllendirme tekliflerinin gözden geçirilmesi gerektiği konusunda da çok büyük bilgiler ulaşmaktadır. Bu nedenle 2009 yılına girilmeden başvuruları almak ve bir an önce işlemleri gerçekleştirmek eğitim adına yararlı olacaktır.

Saygılarımla?
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber