Uzman öğretmenlik ne derece doğru bir uygulama!

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 24 Mart 2009 17:16, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Öğretmenlik mesleği başlı başına akademik eğitim sonucu elde edilen bir meslek olduğundan bu meslekte Öğretmen-Uzman Öğretmen-Başöğretmen ayrımı yapılması yanlıştır.

Bu yanlışa girildiği taktirde örneğin konusunda uzman olan bir doktoru ücreti ödeyerek ya da belli hastalıklarda mecburiyetten tercih etme hakkınız vardır. Uzmana muayene olabilirsiniz. Peki veli ben uzman öğretmen isterim derse ne yapacaksınız?

Ayrıca Uzmanlık kavramı MEB tarafından düzenlenen bir sınav ile birkaç kriterin bir araya gelmesi sonucu gerçekleşebilecek bir durum olmadığını akademisyen kökene sahip sayın bakanımız da kabul edecektir.

Bakınız diğer alanlarda uzmanlık nedir?

Örneğin Türk Dil Kurumunun Güncel Sözlüğünde;
uzman
sf. 1. Belli bir işte, belli bir konuda bilgi, görüş ve becerisi çok olan (kimse), mütehassıs, kompetan 2. is. Belli bir bilim dalında lisansüstü öğrenim derecesine sahip kimse, spesiyalist. 3. is. Bilirkişi.
Belli bir işte, belli bir konuda bilgi, görüş ve becerisi çok olan kimse.
1- Bir bilim dalında, belli bir teknik alanda yoğun bir öğrenim görerek ya da türlü uygulamalara katılarak yüksek derecede yeterlik kazanmış olan kimse. 2- Üniversite ve yüksek okulların deney odası, kitaplık, enstitü, klinik ve işliklerinde, öğretimle doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak ilgili olan ve özel bilgi ya da yetişmeyi gerektiren bir görevde bulunan kimse.
Belli konularda üstün bilgisi, uzbilimi olan kişi.
anlamlarına geldiğini görürsünüz.

Başka bir alana Doktorluğa gidecek olursak;
uzman doktor
-Bir tıp dalında gerekli ihtisası görüp uzmanlık belgesini alan doktor, uzman hekim.

Askeriyede bakacak olursak;
uzman çavuş

Lise ve dengi okullardan mezun olduktan sonra özel bir eğitim sonunda başarılı olarak astsubaylıktan bir alt basamaktaki asker rütbesini alan kimse?

İşte günümüzde kullandığımız uzman kelimelerinde de gördüğümüz gibi Uzman olmak için belli bir eğitim şarttır. Ayarıca TIP'ta olduğu gibi belli bir alanda uzmanlık şarttır. Yani tüm doktorlar uzman değillerdir. Uzman olanlar da belli bir alanda uzmandırlar. Örneğin ortopedi, kadın doğum ya da KBB. Olması gereken de budur.
Oysa ki öğretmenlikte o alanda her hangi bir ekstra eğitim görmeden, MEB tarafından organize edilen bir sınava dayalı olarak ve bazı basit kıstaslara göre Uzmanlık unvanı verilmektedir.

Uzman doktor ile uzman olmayan doktorun tıp alanında konumları ayrı iken hatta reçete yazarken bile bazı ilaçları uzmanların dışındakiler yazamazken öğretmenlikte uzman ile uzman olmayan arasında hiçbir farklılığı görmeniz mümkün olmadığı gibi görmeniz de mümkün değildir.

Bu nedenle sadece kağıt üzerinde var olan bu kavramı öğretmenlerin üzerinden kaldırarak Uzman'lık sıfatını öğretmenlikte tarihe gömmek gerekmektedir.

Kaldı ki son Anayasa Mahkemesi kararına göre hiçbir kıstas koymaksızın (ki en çok sınav şartı ya da sicil koşulu getirilebilir kontenjan sınırı da kaldırıldığına göre başka bir kıstas mümkün değil) Uzmanlık unvanı vermek akıllıca da değildir.

Bu durumdan, bu ayrımdan öğretmenler de memnun değildirler.

Bugünkü şartlarda Uzman olan ile uzman olmayan arasında tek fark kalmıştır her ay uzman öğretmene verilen 80,00TL civarındaki tazminattır.

Öğretmenler 80,00TL için ayrıma tabi olmaktan rahatsızdırlar.

MEB'e Öneri;

Uzmanlık kavramını bırakalım bu ayrımı kaldıralım. Mevcut Uzman ya da Başöğretmenlerin almakta oldukları tazminatları iptal etmek ya da geri almak mümkün olmadığına göre bundan sonraki süreçte en azından mevcut öğretmenlerin de hak kaybına uğramamaları adına bir düzenleme yapılmalıdır.

Öncelikle kanunda yapılacak düzenleme ile Uzman Öğretmenlik kavramının Örneğin Mesleki Kariyerin 1.Basamağı olarak değiştirilmesini ya da başka bir isimle değiştirilmesini önermekteyim.

Ve mevcut Uzman ve Başöğretmenlere Mesleki Kariyerin 1.Basamağı tazminatı adı altında bu ödeme yapılmaya devam edilmelidir.

Mesleki Kariyerin 2.Basamağını da Başöğretmenlikle denk hale getirirsek bu durumda bu öğretmenlerin de tazminatlarının ödenmesine devam etmiş oluruz.
Hatta istenirse kanun maddesine 3.basamak ta konulabilir.

Mevcut öğretmenlerin haklarını koruduktan sonra;

Eğer sınavda ısrar edilecekse;

Birçok yönetmelikte ve görevde yükselmede de var olduğu gibi son üç yıllık sicil notu ortalaması iyi dereceden düşük olmamak şartıyla;
a- Adaylık hariç 7 yılını dolduranlar Mesleki Kariyerin 1.Basamağı
b- Mesleki Kariyerin 1.Basamağında 6 yıl bulunanlar Mesleki Kariyerin 2.Basamağı
c- Mesleki Kariyerin 2.Basamağında 6 yıl bulunanlar Mesleki Kariyerin 3.Basamağı sınavına girebilirler.

Sınavda başarılı olanlar bu tazminatları almaya hak kazanırlar. Sınav her yıl Eylül ayında ÖSYM'ce düzenlenir.

Alanında ya da Eğitim Yönetimi Denetimi Alanında Yüksek Lisans ya da Doktora eğitimi yapmış olanlar son üç yıllık sicil notu ortalaması iyi dereceden düşük olmamak şartıyla

a- Adaylık hariç 7 yılını dolduranlar Mesleki Kariyerin 1.Basamağı
b- Doktora yapanlardan Mesleki Kariyerin 1.Basamağında 6 yıl bulunanlar Mesleki Kariyerin 2.Basamağına sınav koşulu aranmaksızın alınırlar.
Şeklinde bir düzenlemeye gidilebilir.

Böylece;
1- Mevcut Uzman ve Başöğretmenlik kavramları kaldırılırken bu öğretmenlerin maddi hakları da korunmuş olur.
2- Konunun adına mesleki kariyer ibaresi getirildiğinden il- İlçe Milli Eğitim Müdürü, Şube Müdürü, Müfettiş gibi diğer eğitim çalışanlarının da yukarıdaki şartları yerine getirmeleri durumunda bu tazminata sahip olmalarına olanak sağlanmış olur.
3- Eğitim çalışanları kıdemleri arttıkça kendilerini de geliştirmelerine bağlı olarak madden azda olsa desteklenmiş olurlar. En azından farklılık yaratılmış olur.
4- 7 yıllık Öğretmen uzman oluyor ama 20 yıllık İlçe Milli Eğitim Müdürü uzman olamıyor tazminat alamıyor tartışmalarının da önüne geçilmiş olur.
5- Sınavda ısrar edilecekse açılacak sınavlarda temel eğitim bilgilerinin yanı sıra alanda yaşanan gelişme ve değişmeler bilgisine yönelik sorularda sorularak konu daha farklı boyutta da kullanılabilir. Hatta yönetim kademelerinde bulunan çalışanların yönetim alanı ile eğitimdeki gelişme ve değişimler alanlarında sınava tabii tutularak daha sağlıklı derecelendirme yapılabilir.
6- Eğitim çalışanları emekliliklerine yakın dönemlerde en üst basamağa yükselmeleri sağlanır ve bu noktada emekli edilmiş olurlar.
7- En önemlisi de öğretmenler arasında yaratılan ayrımcılık giderilmiş aslında hiçbir farklılık olmadığı halde veliler arasında da oluşmaya başlayan benim öğretmenim uzman öğretmen, senin öğretmenin uzman değil tartışmalarının da önüne geçilmiş olur.
8- Bu konu akademik çevrelerde de detaylı olarak tartışılmalı ve kısa sürede çözümlenmeli, yapılacak düzenlemede sadece bir kez düzenlenen sınavda başarılı olup kontenjan yetersizliğinden Uzman olamayan öğretmenlerin hakları teslim edilmelidir. Çünkü Anayasa mahkemesi kontenjan sınırlamasını kökten kaldırmıştır.

Sınav ısrarı olmayacaksa;

Adaylık dönemi hariç 7 yıl eğitim öğretim tazminatı alanlar Mesleki Kariyerin 1.Basamağı, 13 yıl eğitim öğretim tazminatı alanlar Mesleki Kariyerin 2.Basamağı, 19 yıl eğitim öğretim tazminatı alanlar Mesleki Kariyerin 3.Basamağı tazminatı almaya hak kazanırlar.

Şeklinde kısa bir düzenleme ile bu iş çözümlenebilir.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber