Doğu ve Güneydoğu'nun kene haritası çıkarılıyor

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 08 Temmuz 2009 12:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Veteriner Fakültesi Dekanı ve Parazitoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Serdar Değer, Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'nin kene haritasını çıkarmak için çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Prof. Dr. Mustafa Serdar Değer, Doğu ve Güneydoğu Bölgesi illerinde evcil hayvanlarda ve evcil hayvanların yaşadığı ortamlarda kene fanusunu (türlerini) belirlemek amacıyla hazırladıkları projelerini üniversitenin araştırma fonu desteğiyle geçen yıl başlattıklarını belirtti. Proje kapsamında şimdiye kadar bölgede 11 ili 2'şer kez gezdiklerini dile getiren Prof. Dr. Değer, bu illerden topladıkları keneleri fakültenin laboravutarında incelediklerini kaydetti. Değer, yapılan incelemelerde şimdiye kadar Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsü taşıyan Hyalomma marginatum türüne sadece Erzincan yöresinden topladıkları kenelerde rastladıklarını söyledi. Bunun dışında bu yıl Erciş ilçesinde hasta bir çocuk üzerinde çıkarılan kenenin KKKA virüsünü taşıyan türe benzer olduğunu belirlediklerini anlatan Değer, gelecek yıl sonuna kadar çalışmayı tamamlayarak, bölgenin kene haritasını çıkarmayı planladıklarını vurguladı.

Geçmiş yıllara göre kene sayısında bir azalmanın göze çarptığını ifade eden Değer, geçen yıllarda kendilerine çok sayıda kene geldiği gibi kendilerinin de hayvanlar üzerinde daha fazla kene toplayabildiklerini söyledi. Küresel iklim değişikliğiyle beraber bu yıl bölgedeki iklim değişikliğinin kene sayısının azalmasında önemli bir faktör olarak gören Değer, bölgede mevsim normallerinin altında seyreden sıcaklıklar kene popülasyonunu önemli derecede etkilediğini vurguladı.

Şimdiye kadar 11 ilden topladıkları kenelerin 6 soydan 11 tür olarak belirlediklerini anımsatan Değer, "Bu çalışmayla bir anlamda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kene haritası çıkarıyoruz. Kene ile düzgün mücadelede yapılabilmesi için kenelerin tür haritasının çıkarılması gerekir. Hangi şartlarda hangi sıcaklıklarda ortaya çıktığını, üreme dönemlerinin ne zaman olduğu, türlerin ömürlerini belirleyeceğiz. Hangi kene türünün nerede olduğu, hangi aylarda aktif olduğunu belirlemek gerekiyor. Yapılacak çalışmanın sonucuyla kene ile mücadelede ilaçlamanın daha doğru zamanda yapılmasını sağlamak istiyoruz" dedi.

Kuş gribiyle birlikte kümes hayvanlarının itlaf edilmesinin kene sayısının artmasında etkili olup olmadığı yönündeki soruya Değer, bugüne kadar bir çok değerlendirme yapılmasına rağmen objektif bir çalışma yapılmadığını söyledi. Kişisel gözleminin bu durumun önemli bir etken olduğunun altını çizen Değer, tavuk ve kaz gibi kümes hayvanlarının çevrelerinde kene larvaları ve liflerini yemeleri kene popülasyonun azalmasına ya da tehlikeli bir biçimde çoğalmasına etken olduklarını belirtti.

"KKKA virüsü taşıyan kenelerin İç Anadolu Bölgesi aynı hat üzerinde olmasının sebebi ne olabilir?" sorusuna Değer, şunları söyledi: "Buranın ekolojik yapısıyla ilgili bir olduğunu düşünüyorum. Bunun iyi araştırılması lazım. Ölüm vakalarının aynı hat üzerinde olması hepimizin dikkatini çekiyor."

Değer, kenelerin gelişimleri açısından enteresan canlılar olduğunu belirterek, bir kenenin binlerce yumurta yapabildiği, her yumurtadan bir kene çıktığını vurguladı. Kenelerin besin kaynağının sadece kan olduğu için gelişimlerinin her aşamasından kan emmek zorunda olduklarını anımsatan Değer, KKKA virüsünü taşıyan kenelerin evcil hayvanlar arasında en çok sığır kanını sevdikleri, diğer kene türlerinin ise daha çok koyun ve keçileri tercih ettiklerini sözlerine ekledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber