Yönetici atama yönetmelik taslağındaki 31. madde sorunu

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 13 Temmuz 2009 09:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sendikaların görüşlerinin de yansımasıyla Milli Eğitim Bakanlığınca düzenlenen " Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Seçimi, Ataması Ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelik" taslağında en dikkat çekici hüküm 31.maddenin 2.fıkrasıdır.

Diğer birçok madde konusunda da itirazlarını ileten sendikaların diğer konularda ortak bir mutabakat oluşturmaları hatta ve hatta bakanlığın kullanacağı idari tasarrufu sineye çekmeleri belki mümkün olabilir.

Kaldı ki bir çok maddede görüş birliği zaten sağlanmıştır. Bazı maddelerde irili ufaklı öneriler ortaya konulmuş ve bakanlığa gönderilmiştir.

Yönetmeliğe son şeklinin verilmesi için acele bir toplantı isteğinde bulunan sendikalar bu taleplerine cevap beklemektedirler.

Yalnız gelişmeler dikkatlice izlendiğinde sendikaların bir an önce bu işin sonlandırılması talepleri net ve kesindir. Tüm sendikaların ortak kaygısı yeniden yargı yoluna gidilmemesi noktasındadır.

Bu noktada Türk Eğitim Sen, Eğitim Sen ve Eğitim İş Sendikaları ortak bir tavırla 31.maddenin 2.fıkrasına önerilerinde dikkat çekmişlerdir.

Toplantıda da dile geldiği gibi bence de hukuka uygun düşmeyecek ve mutlak suretle yargıya taşınacak madde 31.maddenin 2.fıkrasıdır.

İçeriğine bir bakacak olursak;

Madde 31? (2) Bu Yönetmeliğin 22nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sıralama esas alınarak yapılan duyurulara rağmen, başvuruda bulunan aday bulunmayan eğitim kurumu yöneticilikleri için bu eğitim kurumları ile sınırlı olmak kaydıyla bir duyuru daha yapılır. Bu duyuru sonucunda da aday bulunamaması halinde bu eğitim kurumlarına bu Yönetmeliğin 7inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile 2 nci, 3 üncü ve 4 üncü fıkrası hükümleri hariç diğer genel şartları taşıyanlardan atamaya yetkili makamca uygun görülen bir adayın ataması yapılır.

Bu maddeye göre idareye sınırsız takdir yetkisi verilmektedir. Toplantıda bu konu gündeme geldiğinde açık bulunan kadro sayısı çok olduğundan bu maddeye göre tüm kadrolar sınav, Ek-2 ya da başka bir kıstas aranmadan valiliklerce doldurulabilecektir. Şeklindeki cümleye ?Bu hükmün ikinci duyurudan sonra gerçekleşecek bir durum olduğu, burada amacın bazı il ve ilçelerde yönetici bulmakta zorlanıldığı için konulduğu? ifade edilmiştir.

Burada ifade edilen altını çizdiğimiz Bu duyuru sonucunda da başvuruda bulunan aday bulunamaması ibaresi idare tarafından 2.duyuru sonucunda da bu kadronun boş kalması, hiçbir adayın atanamaması anlamında kullanılmaktadır. İdarenin ifadeleri bu yöndedir.

Bu maddenin anlamı şudur;

22.maddenin 2.fıkrası yani;

Atama ve yer değiştirme dönemleri

MADDE 22-

(2) Atama ve yer değiştirme işlemleri aşağıdaki sıralama esas alınarak gerçekleştirilir.

a) Seçme sınavı sonucuna göre eğitim kurumu müdür yardımcılığı ile eğitim kurumu müdürlüğüne yapılacak atamalar.

b) Yer değiştirmeler, yeniden atama ve diğer görevlerde bulunmuş olanların ataması.

?

Tüm okul ve kadrolar ilk kez duyuruya çıkarılacaktır. Bu duyuru sonucunda atamalar gerçekleştirilecektir. Bu duyurular sonucunda atama yapılmayan kurumlar için yeniden duyuruya çıkılacaktır. Bu duyurudan sonra da atama yapılmazsa (ilgili kadro boş kalırsa) idare istediği kişiyi atayabilecektir.

Bu atanacak kişide 7.maddede bulunan;

MADDE 7- (1)Yöneticilik görevlerine atanacaklarda aranılan genel şartlar şunlardır;?

f) Varsa atanacağı görev için öngörülen seçme sınavında başarılı olmak.

(2) Fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, güzel sanatlar ve spor liseleri ile her türdeki anadolu liseleri yöneticiliklerine bu eğitim kurumları her biri kendi içinde olmak üzere, ilgili mevzuatına göre seçilerek öğretmen olarak atanıp, görev yapan ya da bu eğitim kurumlarında görev yaptıktan sonra herhangi bir nedenle ayrılmış olmakla birlikte tekrar bu eğitim kurumlarına sınavsız atanabilecek nitelikte olanlar arasından atama yapılır.

(3) Anadolu statülü mesleki ve teknik eğitim kurumları yöneticiliklerine atanacak meslek dersleri, atölye ve laboratuar öğretmenleri bakımından bu statüdeki kurumlarda görev yapma veya yapmış olma şartı aranmaz.

(4) Bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyan aday bulunamaması durumunda bu fıkrada sayılanlar da dahil olmak üzere diğer eğitim kurumlarında görev yapan adaylar arasından da atama yapılabilir. Bu şekilde ataması yapılanlar atanmış oldukları eğitim kurumu yöneticiliğinden ayrılmaları halinde durumlarına uygun eğitim kurumlarına öğretmen olarak atanırlar. Bu şekilde atanmış olanlar başka bir yönetim kademesine atanmak istemeleri halinde Bu Yönetmelikle belirlenmiş olan genel şartları taşımaları gerekir.

Şartları aranmayacaktır.

Bu durum neden sakıncalıdır?

Bir kadroya 2. duyuru sonucunda da atama yapılamaması o kadroya kimsenin atanmak istememesinden kaynaklanmayabilir.

Şöyle ki; 1 ve 2. duyurularda bu kurumlar tercih edildiği halde boş kadro sayısının fazla olması nedeniyle adayların tercih ettikleri diğer kurumlara atanmaları sonucunda boş kalmış olabilir.

Sınav kazanmış adaylar sınav kazanmış olmasının verdiği rahatlıkla daha zor atanacağı kurumları tercih ettiğinden bu kurumlar boş kalmış olabilir. Ki bu durumda sınav dahi kazanmayan bir adayı 2.duyurudan sonra idare atama yapacaktır.

2.duyurudan sonra boş kalan kadrolara valiliğin res'en atama yapması durumunda o kuruma atanmak isteyip idarece atanan kişiden daha iyi kariyer ve liyakate sahip bir kişinin atanamaması söz konusu olabilecektir.

Sınavda başarılı olan kişi sayısı boş kadro sayısından az olduğu taktirde boş kadroların kalması doğaldır. Bu kadroların idarece hiçbir kıstasa bağlı kalınmaksızın keyfi olarak doldurulması ne kadar doğru olacaktır?

Daha da önemlisi eğer bir kuruma idare re'sen atama yapacağı birini bulabiliyorsa bu kadro için aday var demektir. Yani duyuru yapılsa idarenin elinde daha çok alternatif bulunabilecek ve yönetmelikte bağlanacak bir kurala göre atama yapılabilecektir.

Bu nedenle bu maddeye yapılan itiraz idare tarafından çok sağlıklı değerlendirilmelidir. Bu konuda; sendikaların önerdiği gibi, sınav puanının başarılı olmasa da kullanılması, sınavların çoğaltılarak sınav kazanan kişi sayısının arttırılması, bu durumdaki kadrolara Ek-2 ye göre atama yapılması şeklinde gelen önerileri idare mutlaka önemsemelidir. Aksi halde yine yargı süreciyle karşı karşıya kalınabilecektir. Bu asla ve asla bir tehdit değil sendikaların hukuka, yargı kararlarına, hizmetin gereği, kamu yararı ,kariyer ve liyakat ilkelerine olan hassasiyetlerinin gereğidir.

Toplantıda bende de oluşan genel kanaat ?Eğitim Kurumları yöneticiliklerinin işin ehline teslim edilmesi? yönündeki yaklaşımlarıdır.

Bu noktada bakanlığın sabıkası mevcut yöneticilerinin kendi tasarrufları ya da siyasi tasarrufların neticesinde son yıllarda gerçekleşen yanlış atamalar ve atama yönetmelikleri nedeniyle kabarıktır.

Bunun en bariz örnekleri yıllarca dikiş tutmayan yönetici atama yönetmelikleri ve özellikle 13.04.2007 tarihli yönetmelik ile 76.madde kapsamındaki atamalardır.

31.maddenin 2.fıkrası konusunda idare kendini;

Son yönetmelik olan 24.04.2008 tarihli yönetmeliğin 9.maddesinde de aynı hüküm mevcuttur. Hatta ve hatta 04.03.2006 tarihinde yapılan yönetmelik değişikliğinde dahi bu madde vardır. Yaptığım incelemede sendikalar bu maddeleri yargıya taşımamışlardır. Açıklamasına, düne kadar yargıya taşınmayan bu madde şimdi neden gündemde tutulmaktadır? Sorusunu kullanarak savunabilir.

Evet konuya bu yönden bakıldığına idare haklı gibi görünse de işin iç yüzü öyle değildir.

Çünkü;

04.03.2006 tarihli mevzuat incelendiğinde örneğin müdürlük için sınav söz konusu olduğundan ve sınavda (Şu öğretmenlerin sınav ücretini yatırıp ter döktükleri fakat hiç kullanılmayan ?Müdürlük İçin Düzey Belirleme Sınavı?) kazanmayı gerektiren bir sınav değildi. Yani o sınavda 100 de alsanız 50 de alsınız başarılıydınız. Kazanmak yoktu fakat atanma sırasında sınav puanının %50 si size katkı sağladığından puan önemli olmaktaydı. Kazanmak olmadığından elinizdeki aday sayısı 2.duyuruda da mevcut olduğundan itiraz edilmemesi doğal karşılanabilir.

24.04.2008 tarihli yönetmelikte ise hiç sınav kıstası olmadığından potansiyel aday sayısı yine had safhadadır. Bu nedenle 2.duyuru sonucunda da aday bulunamaması ihtimali çok azdır.

Oysaki mevcut taslak sınav esasına dayalı olduğundan kazanan kişi sayısının az olması durumunda kadrolar keyfi olarak doldurulabilecektir.

Bu nedenlerle bakanlık yönetmeliği çıkarırken sendikaların uyarılarını göz önüne almalıdır.

Ve her platformda da dile geldiği gibi yönetmeliğe son şekli verildikten sonra ivedilikle yayımlanmalı yönetmeliğe koyulacak geçici bir madde ile Eylül başında yapılacak ilk sınavla beraber ilk grup atamalar öğretim yılı başında gerçekleştirilmelidir.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber