Öğretmen adaylarının açlık grevi sona erdi

- KPSS puanlarının yetersizliği nedeniyle atanamayan bir grup öğretmen adayının Sıhhiye Abdi İpekçi Parkı'nda çadır kurarak başlattıkları 3 günlük açlık grevi sona erdi.

Çeşitli illerden gelen öğretmen adayları 5 Ağustosta başlattıkları açlık grevini sona erdirerek Abdi İpekçi Parkı'ndan Milli Eğitim Bakanlığına doğru yürüyüşe geçti.

Ellerinde "Ömrümüzü yedin KPSS", "Ana kız okuldayız. Öğretmenimiz nerede?", "Eleme sınavına hayır" yazılı dövizler taşıyan öğretmen adayları yürüyüş sırasında, "Atama hakkımız engellenemez", "KPSS'ye, ÖSYM'ye hayır", "200 bin atama istiyoruz", "Kadrolu atama istiyoruz" sloganları attı.

Güvenlik güçleri Yüksel Caddesi'nde grubu durdurarak, seçilecek 15 kişinin bakanlık binası önüne gidebileceğini söyledi.

Öğretmen adaylarının ve destek için yürüyüşte bulunan Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç'ın ısrarı üzerine, yetkililer grubun pankartları indirerek bakanlığa yürümesine izin verdi.

Bakanlık binası bahçesine gelen grup adına burada basın açıklaması yapıldı.

Grup adına iki öğretmen adayının Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile 10 Ağustos Pazartesi günü görüşeceği bildirildi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Kılıç da yaptığı açıklamada, öğretmen adaylarının yaptığı açlık grevinin görmezden gelinemeyeceğini belirterek, taleplerin insani ve tüm eğitim sistemini ilgilendiren talepler olduğunu söyledi.

Türkçe öğretmenliği mezunu olan ve yaklaşık 4 yıldır atanmayı bekleyen kanser hastası Şafak Bay, atanmadıkları için eylemde olan öğretmen adaylarıyla açlık grevine katıldı.

Bay, 4 yıldır Kamu Personel Seçme Sınavı'na girdiğini ve iyi puan almasına rağmen yeterli kadro açılmadığı için bir türlü atanamadığını söyledi.

Öğretmen adayları arasında 10 yıldır atanamayanlar bulunduğunu dile getiren Bay, bazı arkadaşlarının evli ve çocuk sahibi olduğunu anlattı. Bay, atanamayan öğretmen adaylarının içinde bulundukları sıkıntı nedeniyle ''cinnet'' noktasına geldiğini savundu.

Bay, açlık grevi için öğretmen adaylarının Ankara'da bir araya gelmesinin, atamalardaki sıkıntılar ve yıllardır işsizlikle boğuşulmasından kaynaklandığını ifade etti. Bay, ''Arkadaşlarımız işsiz. Çay içecek paraları bile yok. Artık yeter, bıçak kemiğe dayandı diyoruz'' dedi.

Okulu bitireceği yıl kemik kanserine yakalandığını anlatan Bay, 1 sene tedavi görüp hastalığı yendikten sonra öğretmen olacağı umuduyla sınava girdiğini söyledi. Bay, şöyle konuştu:

''Dışarıda beni iyi şeyler beklemiyordu. Aldığım puan bir işe yaramadı. Bu beni çok hırpaladı. Bir işimin olmaması, plan yapamamam, umutlarımın olmaması, ileriye dönük hayal kuramamam sağlığımı da hırpaladı. Hastalığımın belli sebepleri var. İyi beslenememe, en önemlisi de stres. Atanamadıktan sonra müthiş stresli 1 yıl geçirdim ve 1 yılı tamamlamadan tekrar hastalandım. Ders çalışmak için sabahlamaktan ve stresten hastalığımın tekrarladığını düşünüyorum.

Hastalığım şu anda iyi bir noktada değil. Bunun birebir nedeni olduğunu söylemiyorum ama yaşadığım durum bu. Atanamamak, ev kuramamak, evlenememek, geleceğe dönük hiçbir plan yapamamak, yaşadığım stresin nedenleri bunlar ve hastalığımın nedeni de stres.''

''İÇİMDE İDEALİST BİR RUH VARDI...''

''Arkadaşlarımızın her birinin hayatı trajik bir film olabilir'' diyen Bay, abisinin yaşadıklarını örnek gösterdi.

Abisinin yaklaşık 9 yıldır atanamadığını, evli ve 2 çocuk sahibi olduğunu anlatan Bay, şunları kaydetti:

''Abim 9 senedir inşaatlarda çalışıyor, garsonluk yapıyor. 2 çocuğuna günde 20 TL ile bakmak durumunda. Onun dışında kamyonculuk yapan arkadaşlarımız var. Bir öğretmen kamyoncu olmamalı, çöp toplayıcısı olmamalı, inşaatta çalışmamalı.

İçimde idealist bir ruh vardı, eğitim olmayan yerlere eğitim götürmek gibi. Bir çok arkadaşımız böyleydi. Ama bir çoğunun bu idealleri kırıldı, bir çoğunun kırılmak üzere. Yeniden umutlarını tazelemek, yeşertmek için bunların eğitime katkı sunmaları gerekiyor. Sıkıntı çok fazla ve benzer nedenlerle 6 kişi intihar etti. Bir insan atanamadığı için niye intihar eder? 10 sene beklerseniz, oturursanız, birilerinin sizden beklentisi olursa o noktaya gelirsiniz.''

''HASTALIĞIMA RAĞMEN AÇ KALIYORUM''

Kendi kendine, ''Birilerinin yüreği sızlıyor mu?'' diye sorduğunu belirten Bay, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ben rahatsız olmama rağmen geldim buraya. Ben onurum için geldim, çünkü beni hiçe saydılar. Hastalığıma rağmen burada aç kalıyorum. Birilerinin yüreği sızlasın artık. Durum ortada, gerçekler var ve insanlar intihar ediyor. Birileri artık yatağında rahat uyumasın.''

Bay, son günlerde ''Kürt sorunu'', ''demokrasi sorunu'' gibi tartışmalar yapıldığına işaret ederek, eğitim sorununun de en az bu sorunlar kadar önemli olduğunu ve tartışılması gerektiğini vurguladı. Bay, demokrasi sorununun eğitim sorunu halledilemediği için varlığını sürdürdüğünü ifade etti.

Açlık greviyle atamalarda yaşanan sorunlara dikkat çekmek istediklerini söyleyen Bay, Şubat ayına kadar 200 bin öğretmen adayının atamasının gerçekleştirilmesini ve 300-600 TL'ye çalışmak zorunda bırakılan ''ücretli öğretmenlerin' mağduriyetinin giderilmesini talep ettiklerini kaydetti.