Toplu görüşmeler sonrası yapılan açıklamalar

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Ağustos 2009 12:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

KESK: Masada bizim irademiz yok

KESK Genel Başkanı Sami Evren, ''Son sözün Başbakanda olduğu, bizlerin iradesinin hiçbir anlam taşımadığı bir platform toplu görüşme masası'' dedi.

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın konuşmasının ardından söz alan KESK Genel Başkanı Evren, toplu görüşme sürecinin, 2 milyondan fazla kamu çalışanı ve ailelerinin içinde yer aldığı milyonlarca insanı ilgilendirdiğini belirtti.

Toplu görüşme masasından 7 yıldır hiçbir sonuç alınamadığını savunan Evren, ''Hükümet mali disiplin programı uyguluyor. Ayrıca IMF ile stand-by anlaşmaları yapılıyor. Yani kamu çalışanlarına verilecek zam oranı önceden belli'' diye konuştu.

Toplu görüşme uygulamasının hukuken tartışmalı olduğunu öne süren Evren şöyle konuştu:

''Bu masa meşru değildir. Sayın Bakan da dahil burada hiç kimsenin inisiyatifi yok. Son söz burada söylenmiyor. Hatta Uzlaştırma Kurulu'nun kararları bile dikkate alınmıyor. Son sözün Başbakanda olduğu, bizlerin iradesinin hiçbir anlam taşımadığı bir platform toplu görüşme masası. Ben irademizi bu nedenle bu masaya teslim etmek istemiyorum. Bu toplantı bu nedenlerden ötürü bir şey ifade etmiyor.

Tekrarlıyorum hukuken meşru değil. ILO'da Türkiye'nin kara listeye girmesinin nedenlerinden biri de bu toplu görüşme masasıdır. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu kadük olmuştur. Grev ve toplu sözleşme hakkı olmayan bir yasayla emekçilerin hakları korunamaz.''

Ekonominin demokratikleştirilmesi talebinde bulunan Evren, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması uygulamasının hayata geçirilmesini istedi. Evren, biran önce vergi reformunun yapılması gerektiğini belirterek, ''Biz bu toplu görüşmelerin süreceği 15 gün boyunca her yerde konuşacağız. Bu süreçte toplu iş sözleşmesi masası oluşturulmazsa 30 Ağustosta grev kararını açıklayacağız'' diye konuştu.

KESK Genel Başkanı Evren'in ardından söz alan Devlet Bakanı Yazıcı, bu tip toplantılarda kişilerin ifadelerinin ve davranışlarının önemli olduğunu vurguladı. Yazıcı, ''Öyle bir söz kullanılır ki olayı kilitler. Öyle bir söz kullanılır ki olayı açar. 'Meşru değil', gayrimeşru demektir. Bu bir sürçülisan, öyle sanıyorum'' dedi.

AKYILDIZ'IN KONUŞMASI

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız da bundan önceki 7 toplu görüşme masasında uzlaşma arayan, fedakarlık yapan, sınırları ve sabrı zorlananın hep kamu çalışanları ve Türkiye Kamu-Sen olduğunu söyledi.

''Gayretimiz ve iyi niyetimiz ne yazık ki içerideki heyet tarafından aynı samimiyetle karşılık bulmamıştır'' diyen Akyıldız, şöyle devam etti:

''Bizler kamu görevlilerinin hak ve menfaatlerini korumak ve ilerletmek için mücadele ettikçe, karşımızdaki irade buna karşı kanunların eksikliğinden kaynaklanan gücü kullanma yolunu seçmiştir. Bizler sorunları çözmeye çalıştıkça karşımızdaki irade sorunları çözümsüz hale getirmek için uğraş vermiştir.

Geçen yıl imzaladığımız mutabakat metni Türkiye Kamu-Sen'in iyi niyetinin ve toplu görüşme masasında sonuç alma arzusunun bir tezahürü olarak ortaya çıkmıştır ancak bu yaklaşımımız dahi aramızdaki görünmez duvarları kaldırmaya yetmemiştir. Mutabakat metni hükümlerinin bir çoğunun halen hayata geçirilmemesi yetkililerin inandırıcılığını kaybetmesine neden olmaktadır.''

Akyıldız, son dönemlerde kamu görevlileri ve sendikalar arasında bir ayrışmaya gidildiğinin herkesin malumu olduğunu söyledi. Bürokratların da sendikal ayrımcılıkta önemli roller oynadığını ileri süren Akyıldız, ''Bürokratların kamu çalışanlarının arasında ayrıştırma politikaları uyguladığı gözden kaçmamaktadır.

Baskı, ayrımcılık, sürgün, kadrolaşma ve adam kayırmanın had safhaya ulaştığı bir yılı geride bırakarak toplu görüşme dönemine girdik. Türkiye Kamu-Sen olarak yapılan baskı, ayrımcılık ve yıldırma politikalarını şiddetle kınıyor, hukuksuz uygulamaları ve uygulayanları not ettiğimizi bildiriyoruz'' diye konuştu.

Akyıldız'ın sözleri üzerine tekrar konuşan Devlet Bakanı Yazıcı, ayrımcılığın önemli bir itham olduğunu söyledi. Akyıldız da ellerinde bilgi, belge olmadan konuşmadıklarını ifade etti.

GÜNDOĞDU'NUN KONUŞMASI

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise ''4688 yasa çıkarılırken grevli ve toplu sözleşmeli çıkarılsaydı çok iyi olacaktı'' dedi. Hükümetin bir ay önce kamuda çalışan işçiler ile toplu sözleşme imzaladığını anımsatan Gündoğdu, ''İşçi ve memur çalışırken üretirken eşit ama hak aramaya geldiğinde işçiler paydaş olarak kabul ediliyor. Biz ise rica etmek zorunda kalıyoruz'' dedi.

İlgili yasa sorunlu olduğu için toplu görüşme masasının da işlevini yitirdiğini savunan Gündoğdu, geçen yıl hükümetle konfederasyonlar arasında imzalanan mutabakatta verilen yer alanların hiçbirinin yerine getirilmediğini söyledi.

Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası'nın kadük hale getirildiğini öne süren Gündoğdu, ''Uluslararası Çalışma Örgütü'nün ilgili sözleşmesi ve imza atılan diğer uluslararası sözleşmelere uygun bir yasamız yok. Yasanın çalışanların haklarının iade edilecek şekilde yeniden düzenlenmesini istiyoruz. Diğer konfederasyon başkanları ile bir araya geldik. Toplu iş sözleşmesi masası ve grev hakkı konularında görüş birliğine vardık. Bu bizim ortak isteğimiz'' diye konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Yazıcı, toplu görüşme süreci hakkında bilgi verdi.


Toplu görüşmelerde Türkiye Kamu-Sen ile Memur-Sen yöneticileri arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. İlgili Haberler

Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleştirilen toplu görüşmelerin ilk oturuma saat 13.30'a kadar ara verildi.

Ara için salonun dışına çıkılırken Türkiye Kamu-Sen ile Memur-Sen yöneticileri arasında gerginlik yaşandı. İtişmeler ve sözlü atışmaların yaşandığı gerginlik, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ile Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun araya girmesiyle yatıştırıldı.

Her iki sendikanın yöneticileri gerginlikle ilgili olarak karşı tarafı suçladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber