Gereksiz yapılan tomografi çekimi, meme kanseri riskini artırıyor

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 23 Aralık 2009 15:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Doruk Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Serap Ket Alkan, radyasyonun insan genetiğini doğrudan etkileyerek biyolojik problemlerin ortaya çıkmasına sebep olabildiğini söyledi.

Toraksta (Göğüs boşluğu) tanı amacıyla sık kullanılan tekniklerden özellikle bilgisayarlı tomografide maruz kalınan radyasyon dozların en yüksek oran olduğunu belirten Dr. Alkan, "Tomografi işlemi sırasında çekim alanı içine giren ve yüksek oranda ışına maruz kalan meme, kalp ve yemek borusu gibi akciğer dışı organlardan özellikle memede kanserleşme riskinin belirgin olarak arttığı görülmektedir." dedi.

"GEREKSİZ YERE TOMOGRAFİ ÇEKTİRMEYİN"

Meme kanseri oluşumunda, radyasyona maruz kalma yaşı ve maruz kalınan sürenin önemli olduğunu vurgulayan Alkan, "Özellikle genetik yatkınlığı olan kadınlarda kanser riski artmaktadır. Ergenlik dönemi ve gebelik dönemlerinde hormonlara bağlı olarak memenin radyasyona duyarlılığı artar, 35 yaş ve üstünde ise duyarlılık azalmaktadır." diye konuştu.

Hastalıkların tanısında kullanılan ve radyasyon açısından en düşük risk yaratan incelemenin standart Akciğer grafisi olup tanısal algoritmada ilk sırada yer aldığını ifade eden Dr. Alkan, "Belirgin yüksek risk yaratan inceleme ise tomografi metodu olup, yaydığı radyasyon düz akciğer filminin yaydığı radyasyonun 100-150 katı civarındadır. Bu bilgiler ışığında özellikle çocuk-ergen yaş grubu ve 35 yaşın altındaki kadınlarda inceleme istenirken gerekçelerin net olarak belirlenmesi önemli olup gereksiz tomografi çekiminden kaçınılmalıdır." şeklinde konuştu.

Alkan, özellikle hastaların hekimlere gereksiz tetkik taleplerinde bulunmaması ve ileri tetkik kararını hekimlerine bırakması gerektiğinin önemini vurguladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber