Sağlık Bakanlığı müfettişlerinin atamaları iptal olmayacak

Daha önce sitemizde ele aldığımız üzere, Ankara 9. İdare Mahkemesi açılan bir dava üzerine, 2005 yılında Sağlık Bakanlığına naklen yapılan müfettiş ve başmüfettiş atamalarının iptaline karar vermişti. Bu karar sonrasında 40'a yakın müfettiş eski kurumlarına geri gönderilmiştir. Ancak, Sağlık Bakanlığı, kararı temyiz etmiş olup, Danıştay Ankara İdare Mahkemesinin kararının bozulması gerektiğine karar vermiştir. Detaylar için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 22 Mart 2010 21:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

OLAY NEDİR?

- 2005 yılında, diğer kamu kurumlarına ait sağlık birimleri 5283 sayılı Kanun ile Sağlık Bakanlığına devredilmiş ve tüm sağlık hizmetleri tek bir elden yürütülmeye çalışılmıştır. Bu kanunda yer alan bir hüküm gereğince Sağlık Bakanlığı naklen müfettiş ve başmüfettiş almıştır.

- Ancak, Vakıflar Genel Müdürlüğünde çalışan ve Sağlık Bakanlığına naklen geçmek isteyen bir müfettiş, naklen müfettiş atamasının yapılması yönündeki talebinin reddi üzerine, hem bu red hem de yapılan tüm müfettiş atamalarının iptalini istemiştir. İstemi görüşen Ankara 9. İdare mahkemesi, Sağlık Bakanlığına naklen müfettiş atamasında bir kritere yer verilmediğinden, atamaların iptaline karar vermiştir.

- Sağlık Bakanlığı bu kararı temyiz etmiştir.Temyiz istemini görüşen Danıştay Beşinci Dairesi, zamanaşımından dolayı, Ankara 9. İdare mahkemesi kararının bozulmasına karar vermiştir.

DANIŞTAY KARARINDA ZAMANAŞIMINA YÖNELİK ÖNEMLİ TESPİTLER

Yönetsel yargılama yönteminde, davanın belli bir süre içinde açılması, davanın önemli bir koşulu ve yönetsel yargı yönteminin kuralı olup, dava açma sürelerinin kurumsallaşmasında, kamu yararıyla ilgili etkenler öne gelmektedir. Yönetsel dava açma sürelerinin, kamu düzenine ilişkin bulunduğu yolundaki genel kabulün temelinde de bu etkenler yatmaktadır.

Yönsetsel bir işlemin ve bunun sonuçlarının uzun bir süre dava tehdidi altında kalmasının ve ucu açık bir denetim sürecine sokulmasının, süre konusundaki genel kabule aykırılık oluşturacağında da bir duraksama bulunmamaktadır.

Yönetsel dava açma süresinin "kural olarak" yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlatılması ilkesi, 1961 Anayasamızla beraber işlerlik kazanmış ve 114. maddesinin gerekçesinde, bu uygulamanın birel işlemler alanında uygulanacağı açıklanmıştır. 1982 Anayasası ile de sürdürülen bu uygulamanın dışında kalan olaylarda, yönsetsel dava açma süresinin belirlenmesi konusunda, yasal düzenlemeler ve yargısal içtihatlar belirleyici olmuştur.

İÇERİĞE İLİŞKİN TESPİT

Danıştay kararında, atamaların iptalini isteyen davacının, Bakanlığa yapmış olduğu müracaatlarda, Sağlık Bakanlığına naklen atanan müfettişlerin atamalarının iptali istemediğine dikkat çekilmiştir. Karar bu yönüyle zımni olarak, davanın sadece idareye yapılan müracaat konusuyla sınırlı olabileceğini göstermektedir.

YASA İLE BELİRLENEN 1 YILLIK BAŞVURU HAKKI DURUMUNDA ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN TESPİTİ

5371 sayılı Kanunun geçici 10. maddesi 5.7.2005 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Kanun hükmü, başvurmak isteyen adaylara 1 yıllık süre tanımıştır. Buna göre zamanaşımı süresi 5.7.2006 tarihinde sona erecektir. Danıştay kararında, son başvuru tarihi esas alınarak zaman aşımı süresi (idareye başvurduktan sonra) (son gün tatile rastladığı için) 11.9.2006 tarihi olduğu belirtilmiş, davacı kişi ise 20.10.2006 tarihinde dava açtığından dolayı da, davanının zamanaşımından dolayı reddedilmesi gerektiğine karar verilmiştir.

BİR ÜYEDEN EK GEREKÇE

Danıştay kararında bir üye, davanın farklı gerekçelerden dolayı reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Üye Günay Erden'in görüşü: Davacı 1/3 derecede görev yaptığından ve memurlar en çok üç derece alta atanabildiğinde, davacının 1-4 derece dışında yer alan kadrolara atama talebinin reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber