Adli Tıp'ın Sağlık Bakanlığı'na devrini istedi
Adli Tıp Kurumu eski Başkanı Prof. Dr. Oğuz Polat, Adli Tıp'ın, Adalet Bakanlığı yerine Sağlık Bakanlığına bağlı çalışması gerektiğini söyledi.
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalında öğretim üyesi de olan Polat, kayıp çocuklar için kurulan Meclis Araştırma Komisyonuna bilgi verdi.
Türkiye'nin, adli tıp çalışmalarında zorlanılan bir ülke olduğunu, merkeziyetçi bir yapısının bulunduğunu ifade eden Polat, bunun da ''bütün olgular İstanbul'a gelmeli, burada bakılmalı'' sonucunu doğurduğunu belirtti.
Polat, 250-300 olan adli tıp uzman sayısının yetersizliğine dikkati çekerek, ''Otopsiyi pratisyen hekim yapıyor. Bu, pratisyen hekimin ameliyat yapması gibi. Bir pratisyen, 5. sınıfta adli tıp dersi alıyor. Onun hazırladığı rapor doğrultusunda savcı karar veriyor. Adalet mekanizması bu şekilde çalışıyor. Bütün dosyaları İstanbul'a yollarsanız, o zaman kuyruklar başlıyor. Adli Tıp'ın üniversitelerle çalışması halinde sonuçlar daha iyi olacaktır. Mahkemelerin, üniversitelerin raporlarını kabul etmesi lazım'' diye konuştu.
Cinsel istismara maruz kalan bir çocuğun ruhsal travma yaşadığını vurgulayan Prof. Dr. Polat, ruhsal travmayı iyileştirmenin, fiziksel travmayı iyileştirmeden daha zor olduğunu anlattı.
Adli Tıp Kurumunun, Adalet Bakanlığı yerine Sağlık Bakanlığına bağlı çalışması gerektiğini dile getiren Polat, ''Çünkü bu kurum, doktorların çalıştığı bir yerdir. Dünyadaki örneklerinde ise bu kurum, bir yere bağlı değildir'' dedi.
Polat, kriminal olaylarda zamanın, en önemli kriter olduğuna işaret ederek, 24 saatin, kayıp çocuğun bulunması için iyi bir zaman olduğunu dile getirdi.
Dünyada çocuk kaçırma nedenlerini, çocuk seks turizmi, iş gücü sömürüsü, yasadışı evlat edinme, dilendiricilik, evlilikler, fidye ve organ ticareti olarak sıralayan Polat, dünyada her yıl kaçırma vakalarında artış görüldüğünü belirtti.
Polat, ABD'de yaklaşık günde ortalama 2 bin çocuğun kaçırıldığını ifade ederek, anne, bananın ayrı olduğu durumlarda çocuğun diğer ebeveyn tarafından kaçırılmasının da görüldüğünü kaydetti.
Bu arada, Gaziantep'ten gelen bir kayıp ailesi, çalışmalarına başlamadan önce komisyona başvuruda bulundu. Aile, Mart 2008'de 10 yaşındayken kaybolan kızlarının bulunmasını istedi.