Öğretmenler yüksek lisans yapmıyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 30 Nisan 2010 10:26, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

- OECD tarafından yapılan ''Uluslararası Öğretme ve Öğrenme Araştırması''nın (TALIS) Türkiye Ulusal Raporu'nda, ''Yüksek düzeyde eğitimli öğretmen oranının Avusturya'da yüzde 59, Belçika'da yüzde 84, Polonya'da yüzde 94, Slovakya'da yüzde 96 olduğu'' belirtilerek, ''Türkiye'deki öğretmenlerin ise yaklaşık yüzde 7'sinin yüksek lisans mezunu olduğu'' kaydedildi.

Avrupa Komisyonu tarafından desteklenerek, Türkiye dahil 23 ülkenin katılımıyla Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) Eğitim Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen TALIS'in Türkiye Ulusal Raporu yayımlandı.

Araştırma süresince Türkiye'den 200 okul müdürüne ve her okuldan 20 öğretmene anketler uygulandı.

-TÜRKİYE'DE ÖĞRETMENLER GENÇ-

Türkiye'nin genç bir öğretmen nüfusuna sahip olduğu belirtilerek, öğretmenlerin dörtte üçünün 40 yaşın altında olduğu, yüzde 17'sinin sözleşmeli ve geçici görevle çalıştığı, öğretmenlerin yüzde 83'ünün, yöneticilerin de yüzde 74.1'inin devlet sektöründe görev yaptığı tespiti yapıldı.

Türkiye'de her 24 öğrenciye bir öğretmen, her 25 öğretmene bir pedagojik destek personeli ve her 10 öğretmene bir yönetici düştüğü ifade edildi.

Okullarda en fazla nitelikli öğretmen eksikliğine vurgu yapıldığının belirtildiği raporda, yöneticilerin yüzde 78.5'inin, öğretmenlerin ise yüzde 26.9'unun 40 yaşın üzerinde olduğu belirtilerek, yöneticilerin yüzde 91.1'inin erkek, öğretmenlerin ise yüzde 45'inin erkek olduğu kaydedildi.

Okul müdürlerinin sadece yüzde 8.9'unun kadın olduğu belirtilerek, bu oranın TALIS ülkelerinde yüzde 44.6 olduğu kaydedildi.

Yöneticilerin yüzde 66.1'inin, öğretmenlerin ise yüzde 84.2'sinin lisans mezunu olduğu ifade edilerek, ''Okul müdürlerinin eğitim düzeyleri öğretmenlerin eğitim düzeylerinin altında olduğu görülmektedir. Yöneticilik görevi özel eğitim gerektiren uzmanlık alanıdır. Dolayısıyla, okul yöneticilerinin daha nitelikli olması ve nitelikli hizmet sunması için ölçütler belirlenerek yetiştirilmesi ve atanması gerekmektedir'' denildi.

TALIS'e katılan öğretmenlerin üçte birinden daha azının yüksek lisans derecesine sahip olduğu vurgulanarak, yüksek düzeyde eğitimli öğretmen oranının Avusturya'da yüzde 59, Belçika'da yüzde 84, Polonya'da yüzde 94, Slovakya'da yüzde 96 olduğu kaydedilerek, Türkiye'deki öğretmenlerin ise yaklaşık yüzde 7'sinin yüksek lisans mezunu olduğu belirtildi.

Raporda, ''Türkiye'de lisansüstü eğitim derecesine sahip öğretmenlerin oranının oldukça düşük olduğu dikkati çekmektedir'' ifadesine yer verildi.

Türkiye'de öğretmenlerin ortalama 12 gün mesleki gelişim etkinliğine katıldığının belirtildiği raporda, mesleki gelişim etkinliklerinin yüzde 72'isini konferanslar/seminerler, yüzde 64'ünü ise çalıştayların oluşturduğu kaydedildi.

Rapora göre, öğretmenlerin yüzde 75'inin bu etkinliklerin mesleki gelişimleri üzerinde çok etkili olmadığını belirtirken, yüzde 56'sının bireysel ve grupla yapılan mesleki araştırma etkinliğinin çok etkili olduğunu bildirdi.

Öğretmenlerin yüzde 55'i ise daha fazla mesleki gelişim etkinliğine katılmak istemediklerini dile getirdi. Daha fazla mesleki gelişim etkinliğine katılmama gerekçelerinin başında ''uygun bir mesleki gelişim etkinliğinin bulunmaması'', ''ders saatleri ile çakışması'' ve ''ailevi sorumluluklarının geldiği'' gösterildi.

Öğretmenler en çok özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilere öğretim ve bilgi iletişim teknolojilerini kullanma konusunda mesleki gelişime ihtiyaç duyduklarını ifade etti. Öğretmenlerin sadece yüzde 15'i ''öğretim becerilerini geliştirmeye çok ihtiyaç duyduklarını'' belirtti.

Okul müdürlerince, okulların yüzde 48'inde okula yeni gelen öğretmenlere hazırlayıcı eğitim verildiği ifade edilirken, okulların yüzde 35'inde ise böyle bir eğitimin uygulanmadığı kaydedildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber