'YÖK'ten vazgeç Başbakan ol'

Haber Giriş : 14 Mart 2005 07:43, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AKP'nin şu anda içinde bulunduğu siyasi konjonktürü analiz eden Mumcu, bundan sonraki siyasi hayatını ve hedeflerini anlattı. Bu arada Mumcu, yakın tarihte gizli kalan siyasi bir sırrı da açıkladı. Tartışma yaratacak sır şöyle: Erdoğan ve Baykal, Erdoğan'ın siyasi yasağının kaldırılmasına destek karşılığında türbanın yolunu açan YÖK reformundan vazgeçilmesi konusunda anlaşma yaptı. Tamamını Pazartesi Röportajı'nda okuyacağınız söyleşinin ilgili bölümü şöyle:

* Sizin Milli Eğitim Bakanı olduğunuz dönemde ısrar ettiğiniz "Üniversite Reformu" türban sorununu nasıl çözüyordu?
Bizim getirdiğimiz reform, Bolonya Deklarasyonu ve Barcelona Sözleşmesi'ndeki ilkeler doğrultusunda hazırlanmış; üniversiteyi bilimsel açıdan özgür, idari ve mali açıdan özerk bir kurum haline getiriyordu. Bu bütün dünyada böyledir. Bunun böyle olmadığı yerde üniversiteden söz etmek doğru değildir. Bizdeki türban sorunu da sadece YÖK'ün bir yönetmeliğinden kaynaklanmaktadır. Bu yönetmelik aslında Anayasa'ya da aykırıdır. Eğer YÖK'ü kaldırıp daha çok akreditasyon ve planlamadan sorumlu bir "Yüksek Öğretim Eşgüdüm Kurulu" (YEK) kurabilseydik o yönetmelik maddesi kendiliğinden geçerliliğini yitirmiş olacaktı.

* Yani sizin reformunuz türbanlı öğrencinin üniversitede okuyabilmesini öngörüyor?
Tabii. Aslında herkes bunu istiyor zaten. Biz bu reform paketini hazırladığımızda 25 binden fazla görüş aldık, akademik çevrenin en saygın isimlerini bir araya getirdik, Cumhurbaşkanı dahil onay aldık. Ve noktasından virgülüne kadar herkesin mutabık kaldığı bir paket hazırladık.

* Gerçekten Cumhurbaşkanı Sezer'in ağzından böyle bir sözü duydunuz mu?
Biz Sayın Cumhurbaşkanı'yla bunun başörtüsüyle ilgili boyutunu konuşmadık.

* Peki biliyor muydu içinde böyle bir düzenleme olduğunu?
Hayır, Cumhurbaşkanı'nın bildiği şey böyle bir reformun yapılmasının gerekliliği ve önceliği, Avrupa Birliği reformlarının bunu gerektirdiğidir. Zaten benim de yaptığım buydu.

* Askerden nasıl bir tepki almıştınız; en azından YÖK'ün asker üyeleriyle görüşmüşsünüzdür?
Görüşmedim çünkü o dönem Kemal Gürüz'ün provokasyonu nedeniyle YÖK bizimle iletişimi tamamen koparmıştı. Statükodaki kendi seçkin yerlerine dokunulsun istemiyorlardı.

* Bu çevrelerden onay aldınız mı, diye şunun için soruyorum; bir yoklama yaptığınız da nasıl tepki aldınız? Böyle bir değişime en azından o dönem iklim uygun muydu?
Son derece uygundu.

* Yani bu bir fantezi değil?
Nesi fantezi bunun?

* Şunu demek istiyorum: İstifanıza neden olan, "Öğrenci Affı"nın tartışıldığı o Bakanlar Kurulu toplantısında da olduğu gibi siz "kökten çözelim" diye ısrar ettiğinizde Başbakan bunu fantezi olarak görmüş olabilir mi? "Asker türbana karşıyken, Cumhurbaşkanı türbana karşıyken nasıl yapacaksın" dedi mi size?
Hayır, hayır bunun çözümü son derece yakındı. O çözumun geciktirilmesi, CHP'ye, Siirt seçimleri öncesinde Sayın Erdoğan'ın siyasete girmesini sağlayan birtakım değişikliklerin tavizi olarak verildi.

* Siz ciddi misiniz?
Evet.

* O zaman biraz daha açalım lütfen.
CHP, Siirt seçimleri öncesinde yapılan Anayasa ve yasa değişiklikleri konusunda AK Parti'ye destek vereceğini taahhüt etti ve bunun karşılığında YÖK reformu konusundaki Bakanlık girişiminin ertelenmesini talep etti.

* Erdoğan Başbakan olur olmaz sizin Milli Eğitim Bakanlığı görevinden alınmanızda bu taahhüdün de etkisi var mıdır?
Tabii, bu fikir Baykal-Erdoğan görüşmesinde benimsendi ve Erdoğan benim bütün koşulların hazır olduğu konusundaki ısrarıma rağmen Baykal'a bu konuda söz verdiğini belirterek, erteledi. Görevden almak da sonradan gerçekleştirildi.

* Bu bilgi kesin mi?
Bu benim zannettiğim bir şey değil. Bizzat Sayın Erdoğan'ın bana beyanıdır. Başbakan bana bunu "ertelemek durumundayız" diye söyledi ama anladığım kadarıyla vardıkları mutabakat vazgeçmekti.

* Ne zaman olmuş bu görüşme?
Seçimlerden sonra bana beyan edildi ama sözlerinden bu mutabakata seçimlerden önce vardıklarını anlıyorum.

* Bu durumda Başbakan tabanının çok beklediği YÖK Reformu'ndan vazgeçiyor. Sizin "kökten çözelim" önerinize de "Peruk taksınlar" demişti. Erdoğan tanıdığımızdan daha mı fazla sisteme bağlı, sistemi koruyan biri?
Bence bu soru Sayın Başbakan'a sorulmalı. Ben benzer bir soruyu aynı şekilde bir TV programında da yanıtladım ama Başbakan'ın Basın Müşaviri'nin müdahalesiyle röportajım yayından kaldırıldı. Çünkü Sayın Başbakan bu soruya muhatap olmak istemiyor.

vatan

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber